Amanda Ripley, 2137

465 17 9
                                    

-Ripley!

Ripley, her zamanki gibi gemideki işini yerine getiriyordu. Normalde bir Mühendisti, ancak gemideki küçük işleri o üstleniyordu.

-Ripley, anneni bulmaya bir adım daha yaklaştık.

Ripley, duymazdan gelerek işine devam etti.

-Şu an Sevastopol İstasyonu'na doğru ilerliyoruz. Annenin uçuş kaydı orada olabilir.

Ripley artık alışmıştı. Sürekli ona söylenen yalanlar bitmek bilmiyordu.
Ama Samuels farklıydı. O bir Android'di.
İnsanlardan daha iyi olduğuna, bir robot olsa da duygularının olabileceğine inanıyordu.

-Ripley, beni duyuyor musun?

Ripley bir an duraksadı. Ayağa kalktı ve Samuels'e doğru ilerledi. Derin bir nefes aldı;

-Peki sence bu sefer doğru mu?

Samuels'in yalan söyleme olasılığı yoktu.

-Evet. Bize Marshall Waits'den bir mesaj geldi. 1 hafta önce orada tuhaf olaylar olduğunu söyledi. İnsanlar kayboluyor, bazıları odalarında ölü bulunuyormuş. Bize yardım edebilecek insanlar var. Kayıt odasında biryerlerde uçuş kaydı var.

İşte bu durum cidden farklıydı.

-Waits'in dediğine göre gemide LV-349'da Koloni'nin bulduğu yaratıklardan var.

Kısa bir sessizlik oldu.

-Weyland-Yutani'de neden çalıştığının farkındayım. Hala onu arıyorsun, biliyorum.

Ripley kahve almaya gitti. Samuels ve kendine birer bardak doldurdu.

-Peki, bir bakalım. Umarım işler kötüye gitmez.

••••

Ripley, koridordan döndüğünde masada oturan Taylor'u gördü.

-Ihh! Bu hypersleep'e nasıl alışıyorsunuz?

Ripley,

-Pek hoş olmasada, uzun yolculuklarda iyi gidiyor.

Bir anda gemide Verlaine'nin sesi yankılandı.

-Tüm ekip! Kaptan Verlaine konuşuyor. Sevastopol'e yaklaştık. Herkes pilot kısmına.

Ripley derin bir nefes aldı.

-İşte başlıyoruz.

Samuels, Taylor ve Ripley pilot kısmın geldiklerinde Verlaine şaşkın bir şekilde geminin camından Sevastopol'e bakıyordu.

-Tanrım, bu gemi ne hale gelmiş böyle?

Verlaine cidden haklıydı. Geminin port kısmında ciddi bir hasar vardı. Geminin etrafında nereden çıktığı bilinmeyen tuhaf parçalar dolaşıyordu.

-Torrens Ticari gemisinden Sevastopol Trafik kontrolüne. Kayıt numarası MSV-7760. Weyland-Yutani'ye bağlı 3 yolcu taşıyoruz. Acilen yolcuları port kısmına yönlendirmemiz gerek. Tamam.

Sevastopol'den geri bildirim gecikmedi.

-...Marshall... Waits... Acil... Bozuk...

-Ah, harika. Tek bozulan port kısmı değil demekki.

Taylor bu durumdan hoşlanmamış gibiydi.

-Peki biz bu gemiye nereden bağlanacağız!?

Ripley,

-Her zaman bir yol vardır değil mi? Hadi, hava kilidine.

Üçlü hava kilidine doğru ilerledi.

Verlaine uçuş giysilerini düzeltti ve emin bir şekilde;

-İyi yolculuklar.

dedi.

••••

-Kendimi iyi hissetmiyorum.

-Sakin ol, Taylor! Sadece ipi sıkı tut. Az kaldı.

Ripley, Samuels ve Taylor, gemiye ip aracılığı ile ulaşmaya çalışıyorlardı.
Tek şansları buydu. Fakat aniden büyük bir gemi parçası belirdi.

-Çok iyi gidiyorsun Tayl...

Parça ipe çarptı ve büyük bir sarsıntıya sebep oldu. Ripley bir anda girişe uçtu.

Küçük bir umutla;

-Samuels! Taylor! Kimse yok mu!?

Şalteri indirdi ve hava kilidine girdi. Kısa bir dezenfektenin ardından içeri girdi. Uzay giysilerini çıkarttı. İlk göze çarpan kapıdan içeri girdi. Her tarafta "Lanet Marshallar!" , "Waits adi bir yalancı!" , "Ölüme terkedildik." , "Tanrı nerede?" tarzı umutsuz duvar yazıları vardı. İnsanlar yazacak başka bir yer bulamamışlardı.

Kısa bir gezintinin ardından "Giriş" e geldi.

Zorda olsa başarmıştı. Annesinin uçuş kaydının olduğu gemiye ulaşmıştı.

Sevastopol'un büyük yapısında, ince çığlıklar ve korkunç sesler duyuluyordu.

______________________________

Beğendiyseniz yorumlarda belirtin.
2. Bölümü ona göre yayınlayacağım.

Alien: SonrasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin