Öncelikle merhabalar!
Bu hikayeyi tamamen doğaçlama ve eğlencesine yazıyorum.
Böyle bir kurgu vs var mı hiç bir fikrim yok, ben araştırdım ama bulamadım.
Eğer varsa birisi bana yazsın en azından haberim olur.
Başlamadan önce bir 🧸 bırakalım mı?
...
Ayaklarımı yere sürte sürte yolun ortasında yürüyordum. Tek omzuma taktığım çantam aşırı ağırdı ve boşta kalan kolumda hırkamı taşıyordum. Sabah saat sekizde yola çıkıp okula gitmek cehennem gibiydi!
12. Sınıf öğrencisiydim ve şimdi, hangi akıl ve mantıkla yapılmış olduğunu anlamasamda, sevgili müdürümüzün ilk derse koyduğu matematik dersini işlemeye gidiyordum.
Yol üstü bakkallardan birine girip beş altı tane çikolata aldım. Çikolatalardan birini yerken diğerlerini çantama koyuyordum.
Okula geldiğimde hızlıca sınıfa gittim ve sırama oturdum. Elvan zaten gelmişti. Çantamdan iki tane çikolata çıkartıp birini Elvan'a verdim ve diğerini de ben yemeye başladım.
"Çikolata ne iş?"
Bir yandan yerken bir yandan da uyanık kalmaya çalışıyordu.
"İlk ders matematik, şimdiden motivasyon olsun istedim"
"Allah razı olsun Hifa"
Deyip iki kere sırtıma vurdu. O sırada içeri Matematik hocası girdi ve daha yoklama bile almadan konuşmaya başladı.
"Hemen kaldığımız sayfayı açalım çocuklar hemen, hemen, hemen."
...
Okul bittiğinde Elvan'la beraber AVM'ye doğru yola çıktık. Bu gün biraz gezecektik. Önce burgerking'den hamburger sipariş edip onları yemeye ve story atmaya başladık. Sonra birer dondurma alıp mağzalara doğru ilerledik.
AVM tek katlıydı fakat oldukça büyüktü. Bu yüzden hem istediğimiz mağazaları bulabiliyor, hemde merdiven çıkma derdinden kurtuluyorduk.
Her zamanki gibi yine öncelikle miniso'ya gittik. Orda gezmek bile ayrı zevkliydi. Miniso'dan çıktığımızda gözüme ilk ilişen mağza oyuncakçı oldu. Elvan'ın elinden tutup koştura koştura onu oyuncakçıya götürdüm.
İçeri girmeden önce hafif toparlanıp soluklandık. Sonra da içeri girdik.
Ben oyuncakçıyı küçük çaplı tararken yanımıza bir çalışan gelip nasıl yardım edebilirim tarzında bir şey sordu. Bende etrafı incelemeye devam ederken yanıtladım.
"Büyük peluş ayılar nerede acaba?"
"Gelin hemen göstereyim"
O arkasını dönüp ilerlerken Elvan ve ben onu takip ettik. Peluş ayıların yanına vardığımda üzülerek yüzüm düştü.
"Teşekkür ederim ama burada panda yok?"
Çalışana dönüp ilk defa yüzüne baktığımda bir an dondum kaldım. Çocuğun aşırı tatlı bir tipi vardı.
Gülümseyip bana baktı, sonra da bakışlarını oyuncaklara çevirdi.
"Ayıcık var, olmaz mı?"
Kendimi toparladım ve bende ayıcıklara baktım.
"Peki madem, ayıcık olsun"
Ayıcıkları inceledim, büyük ve çok yumuşak bir ayıcık bulduğumda kasaya doğru ilerledim.
Ödeme işlemlerini yaptıktan sonra çıkmak için yöneldiğimde aklıma gelen fikirle yeniden çalışanın yanına gittim.
"Bakar mısınız?"
Diye seslendiğimde, dağılan ayıcıkları toparlamayı bırakıp bana döndü.
"Buyrun?"
"Ya ben size telefon numaramı versem, sizde panda geldiği zaman bana haber verseniz olmaz mı?"
Çalışan yine gülümsedi.
"Kusura bakmayın, ama müşterilerimizden telefon numaralarını almamız patronumuz tarafından yasaklandı."
"Neden ki?"
Diye sorduğumda cevabını çok merak ediyordum.
"Olası bir durumda her hangi bir çalışanın, bir müşteriyi rahatsız etmemesi için. Fakat eğer çok isterseniz Instagram hesabımı verebilirim."
"Fark etmez benim için, size ulaşabilmem yeterli."
Telefonumdan instagramın arama kısmına girip çalışana uzattım, o da kendi kullanıcı adını yazıp istek yolladı. Sonra da kendi telefonunda isteği kabul edip, geri takip yaptı ve bende onun isteğini kabul ettim.
"Kolay gelsin iyi günler"
Deyip veda ettiğimde, o sadece 'sizede' demişti.
Oyuncakçıdan çıkıp uzaklaştığımızda Elvan'a sıkıca sarılıp çığlık attım.
"Noluyo kız?"
Dediğinde şaşkınca yüzüme baktığını fark ettim.
"Az önce dünyanın en tatlı çocuğuyla takipleştim"
Diye bağırdığımda herkesin yüzü bana döndü ve utandım. Ama çokta kafaya takmadım. Az önce dünyanın en tatlı çocuğuyla takipleşmiştim!
...
Bölüm sonu.
İlk bölüm nasıl olmuş?
Bu arada baş karakterimizin adı Hifa, lütfen bu ismi çalmayınız kendisi bir buçuk ay sonra doğacak kuzenimin çocuğunun adıdır!
Votelemeyi ve yorum yapmayı unutmayın!
30.06.2020
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙋 𝙖 𝙣 𝙙 𝙖
Teen Fiction"Büyük peluş ayılar nerede acaba?" "Gelin hemen göstereyim" "Teşekkür ederim ama burada panda yok?" "Ayıcık var efendim olmaz mı?" "Peki madem, ayıcık olsun"
