Part - 14

88 5 0
                                    

Bu sefer notu baştan bırakıyorum çünkü Şarkıyı burada açın diye not bıraktığım yerden sonrasını +18 yazdığım için italik yazdım. Okumak istemeyen olur diye. 

Vote ve yorumlarınızı unutmayın!!!

Önceki bölümden;

 Miley, bize dönerek bağırdı.

''Kaçın!''

Şimdi;

Mia'dan;

Hemen Niall ile odağıma koştuk. Sanırım Paul'a bir şeyler oluyordu. Üzerimizi geri giyindik ve beklemeye başladık. Aşağıdan kükreme sesleri geliyordu. Kurt ve jaguarın savaşı. Bir süre bekledikten sonra Miley, kapıyı tıklattı ve kapıyı yavaşça açtı. Her tarafında çizik izleri vardı. Üzerindekilerde yırtılmıştı. Kapıyı açık bırakıp yanımıza geldi ve konuşmaya başladı.

''Sana ihtiyacım var, Mia!'' Dediğinde şaşırmışça ona baktım. Bana neden ihtiyacı olabilirdi ki? Ayağa kalktı ve onu takip etmemiz için bize işaret verdi. Aşağıya indiğimizde Paul yerde yatıyordu. Bayılmış olmalıydı. Miley'e dönerek konuştum.

''Bana neden ihtiyacın var?'' Tekli koltuğa oturdu ve konuşmaya başladı.

''Yaptığın şeyi yeniden yap. Ona dokun ve gücünü kendine çek.'' 

''Geçen sefer yaptığımda ne olduğunu gördün. Kontrolden çıktım ve seninle kavga ettim. Bir daha olsun istemiyorum.'' Diyerek teklifini reddettim. Ardından yanıma geldi ve güven verici bir ses ile konuşmaya başladı.

''Merak etme, kontrol etmende yardım edeceğim.'' Dediğinde ilk başta ikna olmamıştım ama Niall'a baktığımda başını salladığını gördüm. Sanırım yapmamı oda istiyordu.

''Tamam, yapacağım.'' Dedim ve kollarımı gevşemesi için hafifçe salladım. Ardından Paul'a yaklaştım, ardından sağ ve sol ellerimin baş parmaklarını anlına koydum ve gözlerimi kapattım. Gücün geçişini hissedebiliyordum. Paul, bir anda gözlerini açtı ve bileklerimden yakaladı. Miley, gelip ellerini iki yandan tuttu ve Niall'a Paul'un bacaklarından tutmasını söyledi. Niall'da söylediğini yaptı ve Paul'u bacaklarından yakaladı. Paul, kurtulmak için direniyordu. Paul'un gücünü  iyice emdiğimde Paul, yeniden bayılmıştı. Yüzümün Paul'unki gibi olduğunu hissediyordum. Mavi ve göz altları damarlı. Gücünü iyice çektiğim için bu sefer alt ve üst çenemdeki köpek dişlerimde sivrileşmişti ve tırnaklarım uzayıp siyahımsı olmuştu. Şuan, güçlüydüm. Miley, yanıma geldi ve bana beni sakinleştirecek bir şeyler düşünmemi söyledi. Aklıma ilk ne/kim geldi tahmin edin. Tabi ki Niall. İlk başta geriye dönmek pek de kolay olmamıştı. Sonradan yavaş yavaş kendime gelmiştim. Eski halime döndüğümde, gülerek Niall'a koştum ve sıkıca sarıldım. Kendimi kontrol edebilmiştim. Bu benim için büyük bir gelişme sayılırdı. Miley'e baktığımda gülümsediğini gördüm. Ardından aklına bir şey gelmişçesine konuştu.

''Hey, hadi bunu kutlayalım. Yarın dışarıya çıkalım ve dördümüz eğlenelim.'' Deyip ellerini hızlıca birbirine çırptı. Niall ile ikimiz onaylarcasına başımızı salladığımızda Paul, kendine geliyordu. Paul'u görünce aklıma geldi ve konuşmaya başladım.

''Hey Miley, Paul neden kendini kontrol edemiyor?'' Dediğimde ikiside bir anda susup kalmıştı. Niall'a baktığımda oda şaşırmışçasına ikisine bakıyordu. Ardından Niall konuşmuştu.

''Hey çocuklar, sorun ne?'' Miley, kafasını kaldırdı ve üzerine bir kaç kırık eşya olan koltuğa oturmamızı söyledi. Niall ile üzerindekileri kaldırdık ve oturduk. Evimizi dağıtmışlardı. Bunun hesabını daha sonra onlara soracağım. Miley ve Paul'da ikili koltuğa oturduklarından Miley, Paul'a döndü ve ondan olanları anlatmak için izin istedi. Paul izin verdiğinde Miley, anlatmaya başladı.

UmutHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin