beş

1.5K 112 66
                                    

İyi okumalar, vote ve yorum bekliyorum.♡

Barış: Doktor bey 4 gün geçti

Barış: Ama hâlâ randevu vermediniz

Doktor: Konuşmaya dalmışız desenize:d

Barış: Evet ne zaman gelebilirim?

Doktor: Dediğiniz gibi gizli yapacağım yani bilgisayardan girişinizi yapmayacağım

Doktor: Yarın yani salı günü randevu kabul etmem

Doktor: Küçük işlerimi veya özel müşteriler için ayırırım

Doktor: Yarın istediğiniz saatte gelebilirsiniz

Doktor: Zaten hastaneyi biliyorsunuz

Barış: Geleceğim.

Barış, eşini öptükten sonra evden çıktı ve hastaneye gitmek için yola koyuldu. Çok trafik vardı. Doktor istediği zaman gelmesini istemişti ama o yine de zamanında gitmek istiyordu. Fazlasıyla dakikti. İşyerinde de öyleydi. Ne erken ne de geç giderdi. Neyse konumuz bu değil.

Barış o İstanbul trafiği içinde kalakalmış bir hâlde kornaya  basıp duruyordu. Harbi maldı bu çocuk. Kornaya bassa sanki arabalar hızlanacaktı.

"Kornaya basman bi şey değiştirmeyecek. Sadece gürültü kirliliği" dedi yabancı bi ses.

Barış merakla sol tarafına döndü. Yüzünde kask olan bi genç motorda oturup ona bakıyordu. Bu kimdi ki? Onu tanımıyordu bile. Ona neydi kornaya basması.

Barış hemen adamdan gıcık kaptı.
" Sanane." dedi ciddi bir ses tonuyla.
"Hem o kadar insan kornaya basıyor bana hesap soruyorsunuz? Dedi sert sesi ile.

Adam güldü ve yüzündeki kaskı çıkarttı. Barış ona sebepsizce karışan kişinin bu kadar yakışıklı olduğunu beklemiyordu. Adeta büyülendi ve 10 saniye kendine gelemedi.  Adam yakışıklıydı... çok fena... ama konumuz bu değil.

"Çünkü dikkatimi siz çektiniz." Dedi adam gülerek.
Barış sert bi tavırla konuştu yine.
"Peki umurumda değilsiniz."dedi.
Adam:" Yaptığınız şeyin doğru olduğunu sanmıyorum tam bir gürültü kirliliği hani yaptığınız işe yarasa-" Barış adam'ın sözünü kesti. " Bence benim çaldığım kornadan ne kadar gürültü çıkar ki? " dedi.

Adam:" Öyle düşünmeyin herkes biraz biraz çalsa zaten çok olur böylelikle gürültü kirliliği çıkar hemde boş yere. Örneğin çöp atmakta öyle değil midir?  Herkes bi şey olmaz diyerek sakız kutusunu bile atsa ne kadar çok çöp birikiyo" dedi.

Barış güldü. "Sanırım haklısınız, teşekkür ederim. Beni uyardınız."

Adam güldü. "Teşekkür etmenize gerek yok efendim."diyerek kaskını takıp oradan gitti.

Barış hafif tebessüm etti ve yol açılınca oradan uzaklaştı. Hastaneye geldiğinde Sekreterin yanına gitti. Doktorun yerini öğrendiğinde odasına gitmek için adım attı. Kapıyı çaldı.

"Girebilirsin"dedi. Sesi tanıdık gelmişti. Kapıyı açtı. Doktor ve Barış birbirlerine şaşkın şaşkın baktıklar. Aslında bu ilk görüşleri değildi. Az önceki Barış'a nasihat veren motorlu yakışıklı çocuk doktor'un ta kendisiydi.

Yoruldum ya umarım iyi yapmışımdır:)

çocuğum olmuyor: bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin