~SİMURG~

Operasyon: Bahar

Ertesi gün harekat merkezi

" Eylem ve Fethi... Bu 4 aracın plaka ve sahiplerinin kimlik tespitleri yapıldı. Konumlarından nerede oldukları da tespit edildi. Kimliğinizi tamamen açık etmeyeceksiniz."
"Erdem albayım siz merak etmeyin. Biz hallederiz. Adresleri aldık birazdan yola çıkıyoruz"
"Size güveniyorum çocuklar. Bizden aldıkları canın hesabını en kısa zamanda soracağız"
(Eylem ve Fethi araca binerler.)
"Neden bu kadar sessizsin Fethi ? Neden konuşmuyorsun ?"
"Hastaneden kaçtın Eylem. Daha yaran çok taze dikişlerin bile duruyor. Her şeyi geçtim karnında bebeğimizi taşıyorsun. Size zarar gelecek diye çok korkuyorum anlıyor musun ? Şu an burada benimle göreve geliyor olman canımı çok yakıyor anlıyor musun ?"
"Hayatım, sen bizim yanımızda oldukça bize hiçbir şey olmaz bilmiyor musun ? Hem ayrıca görev bu. Yapmak zorundaydım. Bahar'ın bebeği için..., Yavuz için.... Onların yerinde biz de olabilirdik."
(Fethi üzgün bir şekilde başını sallayarak önüne döner. İlk adrese geldiklerinde boş bir arazide tek bir baraka ile karşılaşırlar. )
"Aracı görüyor musun ?"
"Sanırım yanlış bir zamanda geld- A Fethi bak işte şurada bir garaj kapısı var. Araç içinde olabilir. Hadi barakada birileri var mı bakalım."
( İçeride tek bir yatak bir soba ve bir de kırık tabak,bardak bulunuyordu belli ki karşılarındaki ihtiyar adam tek başına yaşıyordu)
"Merhaba biz emniyetten geliyoruz. Buralarda geçen gün bir olay olmuş. Bir araca saldırı düzenlenmiş. İşte şuna benzer bir araç(o sırada aracın fotoğrafını gösterir) Gördünüz mü hiç buralarda ?"
(Yaşlı adam fotoğrafa baktıktan sonra garajın olduğu yeri işaret eder)
"Bu araç burada durur aylardır. Sanmam öyle bir şey olsun. Anahtarı bende,kilitli garaj kapısı. Nasıl açarlar ? "
Eylem gülümseyerek söze dahil olur
"Bakın, bu aracın aynısından birkaç tane daha var zaten biz de o yüzden arıyoruz. Yalnız garajda duran sizin aracınız mı ? "
" Benim aracım. Kimim kimsem yok. Şans yüzüme güldü piyangodan tutturdum parayı. Ne var ne yoksa verdim bu araca ama duruyor öyle köşede. Aylardır kullanmıyorum."
Fethi eylemin kuşağına fısıldayarak
"Aradığımız adam o olsaydı aracı kendi elleriyle göstermezdi. Ayrıca da durumu belli böyle bir adamın planı olamaz tüm bunlar."
Eylem kafasını sallayarak haklı olduğuna destek verdi.
"Peki bize müsaade o zaman teşekkür ederiz. Bir şeyler duyarsanız biz yine geliriz."

-Hastane-
Bebeğini yeni kaybetmiş Bahar hâlâ üstünden atamamıştı bu şoku.

"Canım benim,biliyorum duyuyorsun sesimi. Belki tanışamadık seninle. Oynayacak oyunlarımız Gezecek yerlerimiz,görecek güzel günlerimiz vardı daha . Hepsini aldılar bizden. Benim minik bebeğim. Ben hep senin annen olarak, sende hep benim doğmamış minik yavrum olarak kalacaksın ve Biliyorum bir gün buluşacağız seninle.

Bahar bu sözleri söylerken göz yaşlarına hakim olamadı. Bir eli karnında diğer eliyle gözlerini silerken odaya Yavuz girdi.

" Hayatım yine mi ağlıyorsun sen ?"
" Kabullenemiyorum Yavuz. Olmuyor canım çok yanıyor. "
" Birtanem, biliyorum. Bunu bize yaşatan herkesten tek tek soracağım hesabını"
"Sorsan ne olur Yavuz ? Bebeğimizi geri getirir mi bize? Yaşatabilir misin tekrar onu ?"
Yavuz gözlerinde kederli bir ifadeyle Bahar'a sarıldı
"Geçecek sevgilim, atlatacağız"

-Harekat Merkezi-
"Komutanım 30 yaşlarında bir adam geldi. Sizinle görüşmek istiyor. Olay hakkında çok önemli şeyler bildiğini söylüyor."
"Öyle mi ? Alın hemen içeri"

Adam Erdem Albay'ın gözlerine bakmadan odaya girdi. Başını kaldırdığında çekingenliği gözlerinden okunuyordu.

" Elinde önemli bilgiler varmış. Anlat bakalım "
" Ben- Ben sadece size yardım etmek istiyorum"
" Bunu neden yapıyorsun ? Sana neden güvenelim ?"
" Aradığınız adam benim de canımı çok yaktı. Ailemi dağıttı. Annemi öldürdü.Aslında hiç istemesem de onun yanındaymış gibi davranıyorum. İçlerindeyim. Aracın nerede olduğunu kime ait olduğunu hatta kimin bu işin içinde olduğunu da kısacası her şeyi biliyorum. O arabanın sahibi aradığınız kişi değil. Aracın özel şoförü var. Yani sandığınız gibi şahsi araç değil. Bildiğim kadarıyla şöförün sakladığı bir şeyler var ve bu adamlarda şöförü o sakladığı şeyler yüzünden tehdit edip kullanıyor belli zamanlar aracı söylediği yere getirmesini istiyorlar onun harici hiçbir bilgiyi vermiyorlar yani Araba şöförünün hiçbir suçu yok. O sadece getir götür işlerine bakıyor. Suçun ona kalmasını istedikleri için zaten onu kullanıyorlar. Sizin aradığınız adamın adıysa Doran .
Asıl adı Demir. Ama ona herkes Doran der. Büyük bir terör örgütü ile çalışıyor. Kendi ekibinin lideri. Yavuz'u öldürmek içindi tüm bu plan. Arabanın nerede olduğunu biliyorum. Ama o arabaya ulaşmaya çalışırlarsa yanlış kişiye gidecekler. O şoförün hiçbir suçu yok"
"Peki. Seni burada biraz misafir edelim."
"Tabii o şerefsizin adalete teslim olması için her şeyi yaparım"
(Erdem aldığı bu bilgilerle hemen Fethiye telefon açar)
"Fethi,Eylem'i de al ve hemen merkeze gel. Önemli gelişmeler var"
"Emredersiniz."
"Ne olmuş Fethi ?"
"Bilmiyorum güzelim Erdem komutanım hemen merkeze gelin diyor. Önemli gelişmeler varmış"
"Ay lütfen bu kez güzel bir şey olsun. Adamı bulmuş olalım"

-Merkez-
(Eylem adamı bir kez daha sorgular)
"Erdem komutanım, adam haklı olabilir. Verdiği adresi teyit etmek için biraz zamana ihtiyacımız var. Yarın sabah tespit eder gerekli desteği sağlarız. "
"Teşekkürler Eylem. Bu iş sandığımızdan daha kolay olacak gibi"
(Eylem ve Fethi eve geçer)
"Bugün fazlasıyla yordu beni. Bebeğimizi de öyle"
"Bebeğimiz mi ? Bir daha söylesene "
Eylem gülerek tekrar eder
"Bebeğimiz"
Fethi, Eylem'in dudaklarına masum bir öpücük kondurur.
" Hayatım, biliyorum bu senin işin. Ama ikiniz için de çok endişeliyim. Lütfen dikkatli ol. İkinizi de kaybetmeye dayanamam"
"Fethi, böyle söyleyerek ikimizi de üzdüğünün farkındasındır umarım. Hem bebeğimiz babasının ellerinden şöyle güzel bir kahve içse fena olmaz sanki"
" Babası feda olsun ona. Hemen getiriyorum"
-Ertesi sabah-
"Arkadaşlar adamımızın adresi tespit edildi. Yola çıkıyoruz. Yavuz, görev dağılımı sende. Planı anlatıyorum"
"Bu adamın çok fazla koruması var. Dün ifadeye gelen tanık. İsmi Cenk. Cenk te onun korumalarından biri. O zaten orada olacak. Tüm korumaları oyalayacak ve adamımızın yalnız kalmasını sağlayacak. Görüşeceği bir kadın var. Tahmin edersiniz ki kadın da işbirlikçimiz. O onu oyalarken siz de adamı alacaksınız"
"Emredersiniz komutanım"
Keşanlı yolda giderken huzursuzdu.
"Aga bakın baştan söylüyorum o adamı benim elime vermeyecekseniz ben boşuna yormayayım kendimi. Direk sıkın kafasına"
Çaylak keşanlının ağzını kapatır
"Abi napıyorsun ya ? Yavuz komutanım burada. Onun acısı hepimizden büyük. Bir ceza kesilecekse o kesecek."
"Tamam.. konuşmayı bırakın ve operasyona odaklanın"

Tim kısa bir yolculuk sonunda eve varmıştı yapılan plan doğrultusunda herkes yerini almış başlamak için Yavuz'un onayını bekliyordu

"Avcı başla"

Avcı aldığı emirle adamları tek tek indirmeye başlamıştı Cenk içerideki çoğu adamı etkisiz hale getirmişti bile Tim kalan adamları tek tek indirerek içeriye doğru ilerledi yolladıkları kadın da silahını çekmiş Demir'in karşısında duruyordu adam ne olduğunu anlayamadan büyük bir sesle kapı kırıldı
"Yavuz Karasu"
"Ta kendisi."