Eda kaşlarını çatıp Işık'a baktı. "N'oluyor lan?"
Işık korkuyla 'bilmem.' anlamında dudaklarını büzdü. Eda pencereye doğru ilerleyerek göz ucuyla aşağı baktı. Tam o sırada gördüğü manzarayla kahkahalara boğulması bir oldu. "Bizimkiler gelmiş kızım!"
Işık da yanına gelip pencereden aşağı bakınca tebessüm etti.
Osman, Kerem ve Sinan yan yana durmuş; Kerem pencereye doğru el kol yaparak bağırıyordu. Hallerime gülmemek mümkün değildi.
Ama Işık'ın yüzündeki tebessüm, Sinan'ın yanındaki Hazal'ı görünce sönüverdi hemen.
Gülmeyi nihayet bırakan Eda Işık'ı omuzlarından tutup dikleşmesini sağladı. "Boşver şunu ya. Sana da başka birini buluruz, ne dersin?"
"Of Eda, benim istediğim şey sevgili değil ki, Sinan'ın beni sevmesi!"
"O da hallolur. Hadi çıkalım. Bak Kerem aşağı gelelim diye götünü yırttı."
Kızlar beraber aşağı inince Işık Sinan'a bakmamaya çalıştı ama Sinan onu görünce gözlerini alamamıştı. Hatta gözlerinin kontrolünü kaybetmişti, takılı kalmışlardı kızda. Evet, normalde de güzeldi fakat kendine özenince ayrı bir güzel olmuştu.
"E hadi gitmiyor muyuz?" Osman'ın söylediğini herkes başını sallayarak onayladı.
Kerem sürücü koltuğunda, Osman yan tarafında oturuyordu. Işık kenarda sıkışmıştı, Eda da başını arabanın üst camından çıkarmış bağırıyordu. Hazal Sinan'a yapışmıştı. Işık o tarafa baktıkça sinirleri bozuluyordu, akıl sağlığı için bakmıyordu. Sinan ise kızdan bir saniye bile gözlerini ayırmıyordu.
Bara vardıklarında Işık sordu: "Bir dakika ya, biz yemek yemeyecek miydik? Bar ne alâka?"
"Ben de öyle sanıyordum Işıkcığım ama bazıları aç olmadığı için yemek yemeyecekmişiz." Osman sinirle Eda'ya baktı.
"Aman neyse canım, dönüşte yeriz olmaz mı?" dedi Hazal Osman'a bakarak, Osman da kafasını salladı.
Grup barda otururken Işık 5 saniyede bir ofluyor, Eda Kerem ile deli gibi eğleniyordu. Hazal da Sinan'ın yanında otururken Osman'a döndü. "Ee, Osman? Neler yapıyorsun?"
Osman gülümsedi. "Rutin işler işte. Kantin yönetimi, ödev ticareti, bahis meseleleri, para sayımları falan."
Sinan "Maşallah..." deyince Hazal güldü.
"Ne kadar güzel rutinlermiş bunlar.. Belki bir ara beraber yaparız bu rutinleri?"
Osman Hazal'a döndü. "Sen ilgileniyor musun böyle şeylerle?"
"Yani, biz de yaptık bir şeyler diyebilirim."
Osman sırıttı. "Olur, tabii."
Sinan ikisine bakıp gülümseyince Işık'a baktı tekrar. Yanına kaydı biraz. "Canın mı sıkkın?"
Işık kollarını göğsünde birleştirmiş, yüzüne düşen birkaç saç tutamını üflüyordu. Sinan'ın onunla konuştuğunu görünce hafifçe sıçradı. "Yoo, neden sıkkın olsun?"
"Hislerini gizleyemiyorsun da ondan."
"Nasıl? Anlıyor musun sen?" dedi Işık telaşla.
Kızın bu tepkisi Sinan'ın hoşuna gittiği için bunu sürdürmeye karar verdi. "Tabii ki. Yüzünden okunuyor."
"Bakma o zaman yüzüme! Ben bakıyor muyum seninkine?" dedi Işık kafasını çevirerek.
"Evet ya, neden bakmıyorsun hiç bana? Çok mu çirkinim?"
Işık birden Sinan'a dönüp gözlerinin içine baktı. "Ya ne çirkini Sinan, salak mısın?"
Sinan da aynı şekilde sırıtarak ona baktı. "Salaksam da kimin salağıyım peki?"
Kız yine kafasını çevirdi. "Bilmem, Hazal'ın mı?"
Sinan Işık'ın söylediklerine anlam veremezken kaşları çatıldı. "Gelsene sen bi' dışarı Işık."
"Neden—" Işık bir şey diyemeden Sinan kızın elinden tutup kaldırdı ve beraber dışarı çıktılar. Tabii ki bu süre içinde Işık söylenmeyi de unutmadı.
Sinan ve Işık dışarıdaki çiçek bahçesine varınca oğlan kıza döndü. "Ne demek istedin sen?"
Işık gözlerini kapattı ve derin bir nefes aldı. "Bak Sinan, benden bir şey saklamana gerek yok. Sevgilin varsa söyleyebilirsin. Tamam madem belli ediyorum, bunu yine de yüzüme vurma. Acımasaydın bana, en azından önceden söyleseydin hazırlıklı olurdum. Kız böyle pat diye çıkınca daha çok yıkıldım..."
Sinan kocaman açılmış gözlerle Işık'a bakarken kızın şaka yapmadığını fark etti. Işık'ın sarhoşken söylediklerinin doğru olduğunu anlamanın verdiği sevinçle 32 diş sırıttı.
Işık dolu gözlerle Sinan'a bakarken Sinan aynı sevinçle kızın yüzünün iki yanından tutup kendine çekti ve uzun uzun öpmeye başladı. Neye uğradığını şaşıran Işık Sinan'ı öpmenin verdiği mutlulukla öpücüğe karşılık verdi. Çiçeklerin güzel kokusu etraflarını sarmalarken, birbirlerine doya doya öptüler dudaklarını.
•O soğuk gecede... şaka şaka eheehhe
•Kısa ama hoş bir bölüm
•LAN BUNLAR AKLI BAŞINDAYKEN ÖPÜŞTÜ YA AZ ÖNCE
•olm 621 kelime ne lan
•ilham olmadığı için kısa bölüm yazmak + bu saatte yayınlamak 🤝🏼 ben
•neyse hadi bay bayyy