Apfelsine |Jackbum

(◉ω◉)

-Dört ay sonra-

Resmen grup oluşmuştu ve ben elimde kağıtlarla kayıt odasına gidiyorum. Grupta şey Jinyoung, Yugyeom, Bambam, Jaebum, Mark, Youngjae ve ben... Nasıl bir araya geldiğimizi kısaca açıklayım.

Jinyoung Mark hyung'un ısrarlarıyla seçmelere girip seçilmişti. Yugyeom ve Bambam ise tamamen gruba sürpriz olmuşlardı. Şirketteki çalışanlardan biri Yugiyi dans ederken denk gelmiş. Sonra da olanlar olmuştu.

Bu salakta ben Bambamdan ayrı kalmam diye tutturup gruptan çıkmayı denediğinde o da seçmelere girip seçilmişti. Kısaca bizim süper dörtlü hayatımızdan yedi kişilik bir gruba dönmüştük. Bu süreç boyunca Jaebum'dan olabildiğince uzak duruyordum. O da bana bir o kadar yakındı.

Jinyoung ve Mark hyung gözümün önünde cilveleşirken önümdeki kahvemden içip geriye doğru yaslandım. Elimdeki kağıda bir süre göz attım. Söyleyeceğimiz şarkıyı Jaebum yazmıştı. Yanımda hissettiğim sıcaklıkla kafamı yana çevirmiştim ki enseme değen ellerle durdum.

"Kokunu çok özledim Apfelsina. Seni çok özledim. Lütfen bana bir şans ver." Buğulu sesine içim gitmiş olsa da yerimden kalkmaya çalıştığımda kolunu karnımın üzerinden belime sarıp kafasını boyun girintime koyup kelebek busesi bırakıp uyumaya başladı.

(Böyle uyuduklarını farz edebilirsiniz)

Onu rahatsız etmemek için hareket etmemeye çalışıyordum. Yugyeom'un getirdiği kahveyi alırken bize attığı bakışları görmezden gelmeye çalışıyordum. Sıra bana geldiğinde onu uyandırmamaya çalışıp yerimden kalktım.

₩

Onu odasına getirmiş yatağına yatırmış saatlerdir izliyordum belkide. Esmer parmaklarımı beyaz teninde gezdirip kendimce onu hissediyordum. Gözünün üstüdeki ikiz benlerde durdum. Yüzüme yayılan gülümsemeyle eğilip iki güzelliği öpüp geri çekildim.

Çok güzeldi. Ona bakmak beni rahatlatırken, hep beni öptüğünü hayal ederken buluyordum kendimi. Yanından kalkarken bileğimi tutmasıyla geri yattım. "Beni affettin mi Apfelsina?"

Uykulu sesiyle sorduğunda yüzüne biraz daha yaklaşıp cevap verdim. "Seni affettim hyung." Güzel gülüşünü bana bahşetmişti. Ani bir hareketle üzerime çıktığında kalbim son hızda atıyordu. Yüzüme daha da yaklaştığında nefes alamıyordum. "Şimdi bir şey yapıcam ve sen beni engellemiyceksin." Ne olduğunu anlamaya çalışırken soluk pembeliklerini dudaklarıma bastırdı.

Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Ağzımı araladığımda alt dudağımı emmeye başlamıştı. Çok geçmeden ben de ona uyum sağladım. Ellerimi ensesine çıkartıp üst dudağını emiyordum.

Nefes almak için ayrıldığımızda ikimizin de göğüsleri hızla inip kalkıyordu. Yüzüme gülümseyerek baktığında ben de gülümsedim. Gülmeye hatta kahkaha atmaya başladı. İkimizde deli gibi gülüyorduk. Daha fazla ayrı kalmayarak ensesinden tutup dudaklarımı dudaklarına bastırdım.

Gülümsediğini dudaklarının gerilmesiyle anladım.O da bana eşlik ettiğinde ikimizde derin bir öpüşmeye başlamıştık. Yıllardır hayalini kurduğum şey gerçekleşmişti.