Sabah olmuştu ve sevgiliniz sizi favori kafenize çağırıyor ve siz hemen en güzel kıyafetlerinizi giyiniyorsunuz ve makyajınızı yapıp hemen o kafeye gidiyorsunuz.
Kafenin içindesiniz ve sevgiliniz karşınızda... sevgiliniz "(Adınız), ben artık senle yapamıyorum..." diyor ve siz şaşkın bir yüzle "A-Alex... (Sevgilinizin adı) sen ne diyorsun?" dedin ve o ayağa kalkıp "Olmuyor (Adınız)... lütfen, anla beni." diyor ve çekip gidiyor. Kaç aylık ilişkiniz bitti ve sen sadece ağlayabiliyorsun, göz yaşların geldikçe geliyordu ve bütün insanlar sana bakıyordu.
Hemen oradan çıktın ve kafenin arkasındaki ıssız yere gittin ve ağlamana devam ettin ve bir yandan ise "Niye yaptı bunu?! Neden?!" diye haykırıyordun ama ses soluk yoktu. Birden önüne kağıttan bir uçak geldi ve sen hemen alıp okudun içinde;
" Saat 20:00'da burda ol...
-Toby"
Yazıyordu ve sen içinden "Toby mi? Hangi Toby? Yoksa amcamın oğlunun, oğlunun kızı Mary'nin çocuğu Toby mi?" dedin ama o olamazdı çünkü yurtdışındaydı. Sonra siz evinize gittiniz ve saatler sonra...
Elinize bir bıçak aldınız ve çantanıza koyup oraya gittiniz fakat kimse yoktu ve siz içinizden "Bunun bir şaka olduğunu nasıl tahmin edemedim?" dediniz ve arkanızdan soluk bir ses "(Adınız)..." dedi ve siz arkanızı dönünce Ticci Toby ile karşılaştın ve sadece aranızda bir adım vardı. Elinde kanlı bir torba vardı ve diğer elinde bir balta, siz korktunuz ve çantanızdaki bıçağı aradınız ama sonra Toby yere baltayı attı ve cebinden sizin bıçağınızı çıkartıp "Bunu mu arıyorsun (Adınız)?" dedi ve bıçağını sana uzattı. Siz hemen elinden aldınız ve Toby diğer elindeki kanlı torbayı sizin önünüze attı ve siz açtınız.
Açtığınız an geriye düştünüz çünkü içinde sizi bırakan eski sevgilinizin kellesi vardı ve Toby "Aynısını ben yaşadım, senin yaşmanıda istemem" dedi ve seni kanlı eliyle kaldırdı. Siz korkudan bayılacak gibiydiniz, ona korkmuş gözlerle bakıyordunuz ve o size "Bu gece benimle waffle yemeye kalır mıydın?" dedi ve seninde karnın açtı. Onun koluna girdin ve "Yolu göster dostum!" dedin. Hemen ona ısınmıştın, ne de olsa dünyayı bir pislikten temizlemişti.
Biraz yürüdünüz ve bir evin içine girdiniz, evin dışı eski gibi görünsede içi yaşanabilir bir yerdi. Bir masaya oturdun ve Toby "Beni bekle..." dedi ve birkaç dakika sonra iki tabak waffle ile geldi ve birini sana verdi. İkinizde aç olduğunuzdan hemen bitirdiniz ve masayı kaldırınca Toby sana bir film cd'si gösterdi ve "Benimle film izler misin? Merak etme fazla korkunç bir film değil, hem patlamış mısırda yaparız." dedi ve sen "Hmm... saat geç oldu... yani belki başka sefere Toby" dedin ama o seni salmadı ve "Hadi ama! Yoksa korkuyor musun?" dedi ve sen "Hayır! Ben korku filminden korkmam!" deyince sonuç; bir battaniyenin altına girdiniz ve filmi izlemeye başladınız ama sen battaniyenin altına girdin ve kulaklarını kapattın çünkü film feci korkunçtu.
Sonra Toby kolunu senin omzuna koydu ve seni kendine çekerek "Hey! Bu kadar korkma! Film o kadar korkunç değil." dedi ama o bir katildi ve böyle şeylere alışkındı.
Uzun süreler geçti ve film bitti. Sonra Toby "Seni bırakmamı ister misin?" dedi ve sen saate bakıp "Olur." dedin. Toby ilr bir motora bindiniz ve yolda giderken sen "Sen motor kullanmayı nereden biliyorsun?" diye sorunca Toby "Eheheh! Şeyy... bilmiyorum." dedi ve sen "Nasıl sürüyorsun ya?!" dediniz ve Toby "Hmm... bilmem ki, atıyom tutuyo..." diyor ve sen iyice paniğe kapılıyorsun ama sağ sağlim seni evine bıraktı ve vedalaşıp evin içine girdin.
Bütün gecen onu düşünmekle geçti ve en sonunda uyudun.
Nasıl tanışma? Bence güzel, Toby'i seviyom ya! İyi çocuk... ❤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Toby ve Sen (Creepypasta)
FanfictionBu da Toby fanlarına gelsin! Gerçi Toby'i bende çok seviyommm... çok şeker yaaaa! Neyse iyi okumalar...