Kamptaki olaylar

1K 78 55
                                    

Evet sıra kamp için hazırlıklardaydı ve siz hemen hazırlandınız. Toby'nin birinden arakladığı ve kullanmayı bilmediği motora bindiniz ve Toby'nin omuzlarına ellerinizi koydunuz ama Toby "Sıkı tutun çünkü hızlı gideceğiz" dedi ve sen içinden "Hem doğru süremiyo, hem hızlı gitçez diyo... kendimi garantiye almam gerekir." dediniz ve Toby'nin beline sıkıca sarıldınız.

Toby son gaz hızlıca gitti ve erkenden gideceğiniz yere hemen vardınız. Çadırınızı güzel bir yere kurdunuz ve Toby "Bak ben ne getirdiiim!" dedi ve çantasından bir paket marşmelov(Umarım böyle yazılıyordur) çıkarttı. Sen parlamış gözlerle marşmelova baktın ve "Bu akşamımız güzel geçicek çünkü bende bir şey getirdim" dediniz ve çantanızdan korku hikayeleri çıkartıp ona gösterdiniz.

Akşam oldu ve siz iki saattir bir ateşi yakamdınız, siz çubukla yakmak isterken o, çakmakla yakıp işi halletmek istiyordu. En sonunda yakmayı başardınız ve bir çubuğa marşvelov yerleştirip ateşte en güzel kıvama geleş kadar ısıttınız. En sonunda ise her kampta yapılması gereken korku hikayelerine sıra gelmişti. İlk Toby anlattı ama siz korkmadınız, sıra sizdeydi ve siz uydurmaya karar verdiniz "... bir zamanlar bir avcı varmış ve... ve bütün yani dünyadaki bütün wafflelları yemiş!" dediniz ve Toby "İmdaaat! Burda bir waffle piskopatı vaar!" diye bağırmasın mı? Sonra siz onun ağzını kapadınız ve "Şşşt...! Sessiz olsana..." dediniz ve o sustu.

Gece olmuştu ve siz çadırlarınıza geçecekken en kurt sesi duydun ve Toby'le aynı çadırda yattın. Sabah uyandınız ama üstünüzde bir yılanla, biraz ağır bir yılandı ve her an ısırabilirdi. Toby ise çadırda yoktu, sonra yılan suratınıza kadar yaklaştı ve tıslamaya başladı. Siz korkudan yılanı elinize atıp attınız ve çadırı delip geçtiniz. Korkudan nereye gittiğinizi bilmiyordunuz ve gidebildiğiniz kadar gittiniz. En sonunda bir köy gördünüz ve "Hmm... bu bir köy mü? Yoksa Toby kamp diye, bizi köye mi getirdi? En iyisi bir bakmak." dediniz ve yavaşça oraya ilerlediniz. İnsanlara bir baktınız ki bu bir köy değil, kabile... ilkten kaçacaktınız ama onların yemeklerinden bir kere olsun yemek istiyordunuz.

Hemen içeri girdiniz ama onlar sizden ilkten kaçsada sonra geri gelip önünüzde eğildiler ve garip garip şeyler söylediler, sonra siz içinizden "Kesin beni kraliçeleri yapacaklar" diye geçirdiniz ve arkanızdan biri kafanıza odun kabuğundan yapılma bir taç taktı. Sonra ise bir tahta oturuldunuz ve ateşin etrafında sizi birkaç tur döndürdüler. Biraz yemek verdiler ve sizin karnınız doydu, acaba sizi pişirmek için mi böyle yapıyolar? Yoksa gerçekten bir kraliçe mi oldunuz? Sonra sizi güzel bir çadırın içine soktular ve siz onlara bakıp "Hmm... bu kadar yeter, beni sevgilim bekliyo yani gitmem gerek..." dedi ama onlar sizi salmadı ve siz bağırarak "Uzak durun benden! Toby!" dedin ve onlar sizden korkularına kaçtılar ve sizde oradan kaçtınız ama onlar peşinizdeydi.

Hemen Toby'i gördünüz ve "Koş Toby! Koş!" dediniz. Sonra ikiniz hızlıca motora atladınız ve kaçtınız. Fakat yağmurdan kaçarken, doluya tutuldunuz ve bir uçurumdan aşağı düştünüz. En azından suya düştünüz ve ikinizde karaya çıktınız ve bir yol bulmaya çalıştınız. Sonra zaten otostop çekerek eve geldiniz. Üstlerinizi değiştirmek için biriniz yatak odasını, biriniz lavobayı kullandınız. Sonra bir tabak waffle yediniz ve uyumaya karar verdiniz.

UwU...

Devam etsin mi?

Sizleri seviyorum tatlışlar... ❤

Toby ve Sen (Creepypasta)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin