BÖLÜM 13~ANILAR YAVAŞÇA GERİ GELİYOR

455 50 74
                                    

Tuhaf ama +18'li sahnelerin çok bulunduğu hikayelerim daha çok okunuyor nedense.

Neyse...

***

Tony gözlerini açtığında etkileyici mavileri kendisini izlerken bulmayı beklememişti. Yine de bu hoşuna gitmişti ve yüzünde bir gülümseme oluşmuştu. Onun gülümseyişini gören Grant aynı şekilde karşılık verdi.

"Bütün gün, hatta bir ömür böyle kalmayı isterim Tony ama yapmamız gereken önemli şeyler var ve bunları erteleyemeyiz. Güçlü müttefikleri savaşa ikna ettikten sonra vampir krallığına gideceğiz. Onları savaş için hazırlamalıyım."

Tony onun çoktan üzerini giyinmiş olduğunu fark etti. Yavaşça doğrulup ayağa kalktı ve kıyafetlerinin olduğu kısma gelip üzerini giyinmeye başladı.

Bu sırada Grant tam anlamıyla bir göz ziyafeti çekiyordu. Onunla ilgili her bir detay ölümsüz hayatı için çok değerli anılardı. Tony kesinlikle ona iyi geliyordu. Anıları küçük parçalar halinde zihnine yavaşça sızıyordu.

Dün uyurken birkaç küçük anıyı hatırladı.

Sarayın çiçeklerle dolu bahçesinde annesiyle dolaşmayı çok severdi. Prenslik eğitimi için olan dersler biter bitmez annesinin bahçede olduğunu tahmin ederek oraya gelirdi ve onu çiçeklerin arasında güneşin altında şarkı söylerken bulurdu.

Uzun sarı saçları gün ışığında altın gibi parlar, teninin beyazı sanki şeffaflaşır gibi bir görüntü verirdi. Ve Grant bu görüntüyle büyülenirdi. Annesi ona göre Eldar'daki en büyüleyici güzelliğe sahip olan kadındı.

Babasıyla kılıç talimi yapmayı severdi. Ona göre her yiğit savaşçının özel yapım bir kılıcı olmalıydı. Öyle ki savaşçıya ait bir uzuv gibi hareket etsin ve düşmanlarını mağlup ederek zafere taşısın.

Sert bir yapısı olan babası aslında güçlü bir kral olarak görünmek zorundaydı. Yumuşak bir kalbi olsa da bunu gizlemek ve ulu orta sevgi gösterilerinde bulunmaması gerekirdi. Yine de çocukken bazı geceler babasının kendisine hikaye okuduğunu ve annesinin mutlu bir şekilde ikisini izlediğini hatırlıyordu.

Babasının ve annesinin birbirlerine bakışı ölümsüz sevginin bir kanıtıydı. Ve Grant her zaman böyle bir sevgiye sahip olmak istemişti.

Bunları hatırlarken gülümsedi. Sahip olmak istediği sevgi tam karşısındaydı. O Tony'di. Ona her baktığında bunu hissediyordu ve biliyordu ki Tony'de aynı hisleri beslemekteydi.

Tony tamamen toparlandıktan sonra Grant'a döndü. "Ben hazırım. Diğerleri nerede?"

Grant güldü. "Dışarıdalar. Dün geceyi dışarıda geçirmek birinin pek hoşuna gitmemiş."

Tony sırıttı. "O kişi Bucky mi?"

Grant "Evet, senin tüylü arkadaşın. Pire sorunu var mı diye sormak lazım."dedi.

HEART STEALİNG BLUE EYES (STONY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin