~8~

1.4K 105 75
                                    

🧸

Yaklaşık 1 saat boyunca ile koca çınar ağacının altında dertleşip konuşan ikili bir susup bir konuşurken Miray aklına gelen şeyle merakla adama döndü.

"Tony.. Bana ilk andan beri "Meleğim" diyorsun.. Bunu bana annem de söylerdi..?"

Kız üstü kapalı sorduğu sorunun cevabını merakla beklerken Tony biraz düşündü ve daha sonra kendinden bir cevap bekleyen kıza doğru konuştu.

"Annenle birlikteyken, senden önce, bir bebeğimiz daha olacaktı ve.. O bir gece annenin söylediğine göre.. Melek oldu. Meleğimiz dediğimiz kişi aslında sadece sen olabilirsin.. Sen bizim meleğimizsin Miray."

Adam duygulu bir şekilde kollarını kıza sarıp onun başını boynuna yaslamasını sağladığında Miray da hüzünlenmişti.

"O kar küresi.. İçinde melek olan.. Onu o yüzden anneme aldın, değil mi? Bebeğiniz düşüp melek olduğu için.."

Tony aklına gelen kar küresiyle gülümseyip kızı onayladığında ikisi de birbirlerinin koyu renkli gözlerine bakıp aynı anda konuştu.

"Benim meleğim sensin ve sen benim yanımdasın. Hep yanımda olduğun ve olacağın için teşekkür ederim meleğim."

"Benim meleğim sensin ve sen benim yanımdasın. Hep yanımda olduğun ve olacağın için teşekkür ederim meleğim."

Tony kızın söylediği şeyle gülüp burnunu burnuna sürttüğünde Miray küçük bir kız gibi gülüp adamın kollarından ayrıldı.

O sırada Tony de keyifle ayağı kalktığında kıza da kalkması için elini uzattı.

"Hadi gel! Seni bir yere götüreceğim."

"Nereye?"

"Sadece takip et!"

Miray oldukça heyecanlı gözüken Tony'nin elini tutup ve ayağı kalktığında hafifçe kaşlarını çattı. Tony onu nereye götürebilirdi ki? Aklına ne gelmiş olabilirdi?

Kızın birkaç adım önünden yürüyüp arkasından kızı sürükleyen adam onu arabaya yerine boş arazide ileriye doğru sürüklerken Miray merakla konuşmaya başladı.

"Nereye gidiyoruz?! Araba burada!"

"Hadi! Beğeneceksin!"

Tony kendinden oldukça emin ve heyecanlı bir şekilde yaklaşık 10 dakika boyunca kızı arkasından sürükledikten sonra çok eskiden kaldığı belli olan tahtadan bir evin önünde durup keyifle kıza baktı.

"Burası kimin? Ve.. Buraya neden geldik?"

Miray hiçbir şey anlamamış şekilde uçurumun kenarındaki eve bakıp bir süre süzdükten sonra Tony hiçbir şey demeden tahta evin merdivenlerinden çıktı. Tahta ve büyük ihtimalle içten çürümüş kapının yanından geçip tozdan gözükmeyen pencerenin önünde duran bir saksıyı kaldırdı.

Eline aldığı eski bir anahtarla gülüp heyecanla kıza gösterirken Miray şaşırmıştı.

"Hey, ne yapıyorsun?! Burası eğer senin değilse, ki olmadığını var sayıyorum, bu çok yanlış! Ayrıca anahtarın nerde olduğunu nasıl buldun? Tony!!"

Daughter of Stark || DüzenleniyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin