Gideceksin yani?

1.3K 98 32
                                    

Jung Jaehyun elindeki su bardağı ile başını ovarak mutfağa inerken saplanan ağrıyla yüzünü buruşturdu. "Günaydın. Neden o kadar içtiğini sorabilir miyim?"

Mineun oğlunun avucunu açıp akşamdan kalma hapını koydu. "İyice kötü bir çocuk olmaya başladın. Dövme yaptırdın geldin bir gün pat diye, bir şey demedik ama bu içki olayların hoşuma gitmemeye başladı."

Jaehyun kızarık ve kısık gözlerle annesini dinlerken hapı diline koyup suyunu içti. "Artık kahvaltı edebilir miyim?"

Bıkkınca annesine bakarken Areum elindeki salatalıktan ısırık alıp onun yorgun haline baktı. Bu halde okula gidip dersleri nasıl dinleyecekti,merak ediyordu. En çok merak ettiği şey ise 'dün dediklerini ve yaptıklarını hatırlıyor mu?'ydu.

Beklenti ve merak içerisinde ona bakarken Jaehyun ona bakmadan sandalyeye oturdu. "Areum dün gece mutfaktan sesler duydum. Sen miydin?"

Mineun ekmekleri doğrarken sorduğu soruyla Jaehyun ile göz göze geldi. "Hayır,ben erken uyudum." Eğer Jaehyun hiçbir şey hatırlamıyorsa,dün ona yardım ettiğini hatırlatmaya gerek yoktu. Jaehyun hafifçe sırıttı. "Erken uyumuş..."

Sessizce mırıldandığında Areum saçını kulağının arkasına sıkıştırdı. "Sesi Jaehyun yapmış olmalı."

"Ondan önceki günde mutfaktan ses duydum. Neler karıştırıyorsunuz siz?" Areum kaşlarını çatarken hafızasını zorladı. "Bir şey karıştırdığım yok. Jaehyun'a sormalı."

Mineun kalçasını tezgaha yaslayarak kollarını göğsünde bağladı. Bu çocuklar iki gündür eve geç saatler geliyorlardı ve tahminen ayık değillerdi. Ve anlaşamamalarına rağmen birbirlerine yardım ediyorlardı. "Emin misin Areum? Mingyu'dan ayrılmamak için yalvardın resmen."

"Ne?" Areum'un yavaşça gözler açıldı. O gün Mingyu'ya gittiğini ve birkaç bardak içtiğini hatırlıyordu. Sonrası ise kesit halindeydi onlarda rüya mıydı yoksa gerçek mi bilmiyordu.

"Beni eve sen mi getirdin!?" Heyecan barındıran sesi ile konuştuğunda Jaehyun omzunu silkti. "Bilmem,hatırlamak için biraz daha zorla balık hafızanı."

Areum ona göz devirirken elindeki bademi ağzına attı. Sabah gözlerini Mingyu'nun yatağında değilde kendi yatağında bulması Jaehyun sayesinde miydi yani? Kesik kesik hatırlıyordu. Mutfak kapısından girdiklerini hatırlıyordu,onu da rüya sanıp dün gece sarhoş Jaehyun'a yardımcı olması gerektiğinin bir işaret olduğunu sanmıştı. İyiliği tutmuştu. Sonucunda da yardım etmişti. Rüyalara inanan biriyseniz,hiçbir sebep yokken bazı şeyleri yapabilirdiniz.

"Areum,Mingyu ile tek miydin?" Mineun ona kızgın gözlerle bakarken Areum tedirginlikle teyzesine baktı. "Gerçekten bilmiyordum tek olacağımızı!"

'Lütfen bana inan!' Bakışları atarken Jaehyun bir kolunu sandalyeye atarak arkasındaki annesine baktı. "Yalan söylüyor,Mingyu ile sevgili kendisi anne."

"Ayrıldım ondan bir kere! Senin arkadaşlarından hayır gelmez." Yüzüne badem atıp hıncını almaya çalışırken Jaehyun kucağına düşen bademi ağzına attı. Onun ağzından 'Mingyu'dan ayrıldım.' Lafını duymak bir başka oluyordu.

Keyfi yerinde tek kişi o olabilirdi.

"O çocukça kavganıza bir son verin. Herneyse,küçük hanım bir daha yalnız başına bir erkeğin partisine gitmek yok. Küçük bey sizin ise uzun bir süre içki içtiğinizi görmeyeyim!" İkisi ona 'ciddi misin?' Bakışları atarken Mineun kafalarına ufak bir şaplak geçirdi.
"Jaehyun kravatını doğru bağla. Areum'u görmüyor musun,güzelce bağlamış."

Oğlunun düğmelerini ilikleyip kravatını sıkılaştırırken Areum ona gıcık bir gülümsemeyle baktı. "Sen birde onu okulda gör." Areum ona dil çıkardığında meyve suyunu içtikten sonra çantasını kucağına aldı. "Doğum günü partinizi hazırlamaya başladım."

𝘽𝙤𝙤𝙢 ❦ 𝙅𝙪𝙣𝙜 𝙅𝙖𝙚𝙝𝙮𝙪𝙣  ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin