Affetmek

1K 80 25
                                    

Chung Areum,tüm sinirini bedeninden çıkarmak istermiş gibi parmak uçlarına çıkıp geri alçalıyor esneme haraketleri yapıyordu. "Lanet,pislik." Bir hafta peri masalı gibiydi ancak Jung Jaehyun'un büyük bir kıskançlık krizi tutmuştu, çünkü Mingyu asla elindeki şeyin ondan alınmasına yedirmemişti ve Areum'a yaklaşmaya çalışmıştı,bundan yararlanan Haeun ise yüzsüz gibi evlerinin kapısına girmişti.

Jaehyun ile bahçede bir şeyler konuştuğunu gören Areum ise çıldırmıştı. "Akıllanmayacak. Ama ben bilirim seni adam etmesini." Hırsla konuştuğunda dağılan saçlarını topuz yaparak arkasında topladı. Sol bacağını demire uzatarak gövdesinide üstüne yatırdığında sağ bacağına da haraketin aynısını yaptı.

Jung Jaehyun,sevgilisinin eski sevgilisinin sevgilisine yaklaşmasından hiç hoşnut değildi. Bir metre alanına girse bile kızgın boğaya dönüşmekten kendini alamıyordu ne yazık ki. Eskiden onu öpen,sarılan birini etrafında görmek tüm öfkesini orataya çıkarıyordu. Ancak Kim Mingyu'nun bir şeyden haberi yoktu; Jung Jaehyun asla sevgilisini başkalarının kolunda görmeye niyetli değildi. Areum'u asla tek başına bırakmazdı onu her daim tutardı,destek olurdu,derdini dinlerdi. Mingyu bunların hiçbirini yapamazdı Areum'u ağlatırdı. "Piç." Kendi kendine söylenirken asansörün kapısının açılması ile içeri girdi.

Areum'un bale eğitimi gördüğü kurstaydı. Yapacak bir şey yoktu. Özür dilemesi gerekiyordu yoksa Areum yüzüne bakmazdı. Jaehyun'da bunu kaldıramazdı. Köpekler gibi özür dilemeliydi.

1
2
3
Ding!

Asansörden inerken aynı zamanda pratik odalarının camından Areum'u bulmaya çalışıyordu. "Areum,Areum,Areum nerede? Areum..." Sonunda omu görmesi ile zaferle güldü. "Hah buldum."

Kapının izin alınmadan açılması ile arkası dönük olan Areum çatık olan kaşları daha da çatılırmış gibi hoşnutsuzluk çatıldı. "Naziklik diye bir şey-" ve o çok sevdiği yüzü görmesi ile ne kadar umursamaz gözükmeye çalıştı. Sadece çalıştı. Boğazını temizledi. "Sende yok gerçi."

Gözlerini devirip esneme haraketlerine yeniden başladığında Jaehyun derin bir iç çekti. O kısacık tütsü eteği ve üstüne yapışan mayosu ile çok zarif görünüyordu. "Yapma böyle..." Areum karnının üstündeki büyük ellere baktıktan sonra kafasını hafifçe çevirip ona arkadan sarılan ve yalvarır gözlerle bakan sevgilisine baktı. "İşimi bölüyorsun. Çık şuradan."

"Hayır,senin işin benim." Tatlı tatlı haraketler yapıp yerinde tepindiğinde Areum'da onunla birlikte sarsıldı. "Napıyorsun? Tamam tamam sensin işim."

Daha fazla bir oraya bir buraya sallanmayı çekecek hali yoktu. Jaehyun ensesine ve boynuna öpücükler koyup sırnaşmaya başladığında Areum gümbür gümbür atan kalbinin üzerine elini koydu. Bu çok haksızlıktı bir kere! Birine kızarken aynı zamanda onun yüzünden heyecanlanmak çok aykırıydı. "Affettin mi beni? Hm,doğru söyle affettin yani."

"Hayır. Çık." Kapıyı gösterdiğinde Jaehyun yüzünü onun sırtına yasladı. "Hayır. Çıkmam."

"Seni affetmem için yapma bunları." Onu kenetleyen ellerden kurtulmak için uğraşsada Jaehyun buna izin vermeyip onun sırtını göğsüne yaslayacak kadar kendine çekti. "Seni sevdiğimden yapıyorum,sen benim kalbimsin Areum." Bu romantik sözler gerçekten Areum'a yan etki yapıyordu. Areum cevap vermeyeyi seçti,eğer cevap verirse 'affettim!' Diyip boynuna atlamaktan korkuyordu.

"O piçe katlanamıyorum. Sevmiyorum sana yaklaşmasını. Yaklaşmasın neden yaklaşıyor? Piç."

Sinirle homurdandığında Areum gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı. "Sende Haeun'un bana yaklaşmasını sevmiyorsun,aynı şey işte. Onunla zaten aramızda öyle sandığın gibi bir konuşma geçmedi. Kibar bir dille sevgimin başkasına ait olduğunu anlattım." Çenesini iyice boyun girintisine yerleştirdi. "Affettin mi? Affetmediysen atlarım bak-"

Ani bir şekilde yüzünün kavranıp dudaklarının üstüne kapanılması ile gözleri kapanıp kaşları çatılırken dudaklarını ileriye itip Areum üzerindeki hakimiyeti o sağladı. Eli varla yok arasında olan ince mayonun üzerinde haraket ederken yüzünde olan zarif parmaklarla başı dönüyordu adeta. Bir kadın bu kadar huzur verebilir miydi?

Areum kafasını geri çekip ona gülümserken Jaehyun'un havada kalmış büzüşmüş dudaklarına kıkırdadı. "Hocalarım bizi böyle görürse felaket olur."

"Aman,onlar kimmiş canım." Burnunu Areum'un burnuna sürterkem Areum onu kendinden uzaklaştırmaya çalışıyordu. "Böyle olmaz. Doğru düzgün sevemedim ben seni. Bir sen gelsene benimle şöyle."

"Ya Jaehyun!" Areum'un uyarılarına karşılık umursamaz bir tavır karşılarken yerde olan spor çantasına Areum'un eşyalarını yerleştirdi. "Sen bu aralar çok şapşallaştın,eskiden böyle değildin."

"Aşk sarhoşuyum kızım." Areum'un bileğini tutup üstüne montunu giydirirken Areum'un bundan pek bir şikayeti yoktu gerçi. "Çocuklar şu halini görse keşke. Mark ve Mina'nın dilinden düşmezsin."

"Belki ben hanımcıyım? Hem onlarda belli etmiyor ama birbirlerinden dört yıldır hoşlanıyorlar bir diyemediler. Mark'ın içi gidiyor kızdan ayrılacağım diye."

"Benden ne zaman hoşlanmaya başladın?" Areum merakla ona baktığında Jaehyun gözlerini kaçırdı. "Eve geldiğin ilk günden beri." Areum'un gözleri kocaman olurken şaşkınlığını gizleyemedi. "Onca sene... bana neden söylemedin?"

"Yedirmedim kendime. Hem beni sevmezdin ki sen. Yanında olmak yetiyordu,bir gülümsemen ise seneler boyunca yetiyordu."  Sesindeki üzgünlüğü gizleyemedi. Jaehyun geriye dönüp baktığında tüm yılları Areum ile doluydu. "Jaehyun..."

"Gece uyuyamadığımda senin yanına geldiğim gün ben korkmayayım diye bana sarılmıştın." Jaehyun o günü hatırlaması ile gülümsedi. "Kavgalı olmamıza rağmen..."

"O gün kalbim senin için atmaya başladı."

Jaehyun derin bir nefes çekme ihtiyacı duydu. Areum'u o kadar çok seviyordu ki onsuz asla yaşayamayacağını düşünüyordu. "Areum ben seni çok seviyorum."

Bu sevgi kanına öyle bir işlemişti ki asla çıkamayacak gibiydi. Areum kollarını onun boynuna sarıp sarılırken yüzünü boynuna gömdü. "Çok şanslıyım. Çok. Senin gibi biri var hayatımda."

Areum'un saçlarını okşarken aklına gelen şeyle yumduğu gözlerini açtı. "Mineun Teyzeye nasıl söyleyeceğiz?"

"Hallederiz sen merak etme."

"Peki. Sen öyle diyorsan." Areum omuzlarını silerken Jaehyun ondan ayrılıp kızın saçlarını düzeltti. "Gel bir şeyler içmeye gidelim."

"Tamam." Areum'un kalbi ilk rendavu yüzünden mutluluktan uçmak üzereydi.

Çok özür dilerim geç bölüm attığım için sınavlar yaklaşıyor malum telaş bastı umarım beni anlarsınız 💓💓

𝘽𝙤𝙤𝙢 ❦ 𝙅𝙪𝙣𝙜 𝙅𝙖𝙚𝙝𝙮𝙪𝙣  ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin