𝘽𝙤𝙤𝙢 ❦ 𝙅𝙪𝙣𝙜 𝙅𝙖𝙚𝙝𝙮𝙪𝙣 ✓

Sevgiyle Dolu Kalpler

✨ Herhangi Bir gün ✨

Dün kızlarla uzun bir süre boyunca vakit geçirdikten sonra sızıp kalmıştı. Jaehyun'a hiç vakit ayıramamıştı. Camına çarpan şeyler yüzünden huzursuzca kıpırdandı ancak uykusuna devam etti.

Bir süre daha bu sesler devam ederken sinirle camı açtı ve bahçeye çıktı. Odası bahçe katında bulunduğu için direk bahçeye çıkabiliyordu. Çıplak ayaklarını umursamadan çimene bakarken uykulu bir şekilde etrafı kontrol etmeye başladı.

Aniden arkasından tutulması ile irkilirken tanıdık ellerle kahkaha attı. Arkasını dönüp kollarını boynunun etrafında birkeştirirken cilveli bir ifade ile ona baktı. "Ne işin var senin burada deli?"

"Seni özledim."

"Bu saatte mi?"

"Evet,bir baktım seni görmeyeli on beş saat olmuş." Areum kıkırdarken oyuncu bir ifade ile ona baktı. "Böyle kaçak köcek girmek yerine başka şeyler var... aramak gibi?"

"Senden sonra kolay yolları unuttum. Aklım farklı çalışıyor."

"Sen çocuklarla fazla mı takıldın?" Her an gülmeye hazır gibi ona bakarken Jaehyun galiba dercesine dudağını büzdü. O da çocuklarlaydı,mezuniyetleri yaklaşıyordu. Ama kesinleşmeyen ve konuşulmayan bir konu vardı. Areum hala Londra'ya gitme fikrinde emin miydi? Onu burada tek başına mı bırakacaktı. Onsuz bir hayat istemiyordu. "Sanırım. Mark ve Doyoung biraz alkolü fazla kaçırdı." 

O gitmeden önce onu hatırlatacak hemde kendini onda hatırlatacak bir şey istiyordu. "Hadi gel,bir yere götüreceğim seni." Elinden tutup sürükleyeceği anda Areum onu engelledi. "Bu saate hiçbir şey açık olmaz!"

"Sen bana güven."

"İyi,üstümü değiştireyim bari." Areum koşarak üstünü değiştirmek için odasına giderken Jaehyun elini ceplerine koyarak onu bekledi. Hem içinde bir burukluk hemde huzur vardı. Tuhaf bir histi. Gökyüzünü aydınlatan yıldızlara bakıp bunu unutmak ister gibi derin bir nefes aldı.

10 dakika sonra Areum'un işi bitince Jaehyun'un elini tutarak ona baktı. Gizli gizli gidiyorlardı. Mineun Teyze gece vakti dışarıya çıktıklarını öğrenirse bir güzel azar yerlerdi. Areum arabaya yöneleceği sırada Jaehyun onu durdurdu. "Yürüyelim.... çok uzak değil zaten."

Giderken ona bol bol bakmak istiyordu,unutmayacak gibi bakmak. Areum anlamayarak ona baksada bunu kabul ederek kafasını salladı. Jaehyun onu soğuktan korumak ister gibi kolunu omzuna atıp kendine çektiğinde yokuş aşağı yolda savsak adımlarla liseli aşıklara yakışır bir şekilde ilerlediler.

Jaehyun ağlamak istiyordu. Gitsin istemiyordu.

Areum'un telefonu çalarken ekranda gördüğü isimle kaşlarını çattı. "Johnny?" Jaehyun'da ekrana baktı ve omzunu ben bilmiyorum dercesine silkti. "Açsana."

"Alo,John?"

"Neredesiniz? Bu sarhoşları kontrol etmek iyice zor olmaya başladı. Kızlarda buraya geldi bizde dövme yaptıracağız diye zaten."

"Ne? Dövme mi? Kızlar mı?" Jaehyun,Johnny'in boş boğazlığına sinirlenirken kulağını telefonun diğer tarfına dayadı. "Evet,evet. Mark,Mina ile konuşurken ağzından kaçırdı. AA sizi gördüm!"