6-Anlaşmazlıklar

120 21 6
                                    

ÖZET

   Arzu Toprak'ı kadınların iğneli laflarından korurken Esra 'da iç güdüsel olarak harekete geçmişti. Kötü bir kız olmadığını biliyordu ve Ateş evlendiyse ona karşı ne hissederse hissetsin karısına bu haksızlığı yapmayacağının bilincindeydi. "Yenge bu kız iyi bir kız." dediğinde Arzu onu onayladı ve elini kavradı. "Sen mükemmel bir kadınsın." dedi. Toprak olanları hayretle izliyordu. İki tane kız erotik danslar yapıyor erkekleri kendilerine çekmeye çalışıyorlardı. O bu dünyaya yabancıydı ve hayret verici bir hadiseyi izler gibi izliyordu. Bir ara gözleri içeriye giden Ateş'e ve ardından koşan kadına ilişti. Neden böyle bir şey olduğunu anlamaya çalışırken iç güdüsel olarak harekete geçti. "Arzu hanım ben bir lavaboya gideyim." dedi ve onların yanından ayrıldı. Yürürken kalbi çok hızlı atıyor, kadının ve Ateş'in neden gittiğini tahmin etmeye çalışıyordu. Zaten çok yürümesine gerek kalmadı. Kamaraların olduğu bölüme geldiği an kafasında ne düşünürse düşünsün gerçekler çıplak bir şekilde ortaya çıkmıştı.

Ateş ve kadın kamaranın duvarına yaslanmış öpüşüyorlardı.

Toprak'ın kalbinde acıyan bir yer vardı ve gözleri doluyordu. O Ateş'in eski karısına saygı duyarak evlenmeyi kabul etmişti, önüne gelen kadınlarla düşüp kalkması için değil.  Şimdi gördükleri ise yaptıklarına pişman olduğunu hissettiriyordu. Kalbinin kırıklığı daha fazla bakmasına engel oldu ve ardına döndü. Koşar adım içeriye gitti ve Arzu'yu buldu. "Arzu abla lütfen beni buradan götür." dediğinde Arzu sesindeki ağlayacak tondan korkmuştu. Onun kolundan tuttu ve eğildi. "Toprak ne oldu ?" dedi endişeyle. "Arzu abla lütfen anlatacağım. Çıkar beni buradan." diye sızlandığında Arzu etrafa bakındı. "Ateş?" Toprak bu adı duyduğunda gözlerinden yaşlar akmaya başladı. "Lütfen." dedi son bir kırıntıyla. Arzu onu kolunun altına aldı ve Semih'e işaret etti. Semih orada bir tuhaflık olduğunu anladı ve hızla oraya gitti. "Arzu ne oluyor? Toprak?" dedi endişeyle. Arzu "Sen misafirlere gelinin iyi hissetmediğini söyle.Esra sen de abine yardım et. Ben Toprak'la gidiyorum." dedi ama Semih onları bırakmak istemedi. "Hayatım?" dedi ama Arzu onu durdurdu. "Aşkım lütfen kız iyi hissetmiyor." dedi Toprak'ı da alıp yattan indiler. "Tamam haber verin o zaman ." dedi arkalarından. 

   Arzu Toprak'ın ne görüp de böyle olduğunu anlamaya çalışıyordu. "Eve gitmeyelim. Orada hala misafirler var." dediğinde Toprak onu hemen onayladı. Arzu arabaya onu dikkatle yerleştirdi ve o ağlarken sesini çıkarmadı. Toprak kırk beş dakika boyunca dizlerini kendine çekip ağladı. Arzu sessizce onu güvenli bir yere götürmeye çalışıyordu. Telefonları defalarca kez çalmıştı ama Toprak bakmaması için ona yalvarmıştı. Sessiz sakin bir  restoranın arka bahçesine  geldiklerinde Arzu sahibine döndü. "Arka bahçeye kimseyi almayın." dedi. "Tamam Arzu hanım keyfinize bakın." diyen adam Toprak'a acıyan gözlerle baktı. "Bize hemen iki çay ve bir küllük getirin." dedi ve onu arka bahçeye götürdü. Toprak masaya oturduğunda çaylar hemen geldi ve küllük koyuldu. Arzu ona sigara uzatınca Toprak aldı ve elleri titrerken yaktı. Arzu da ona eşlik ederken elini tuttu ve gözlerine baktı. "Şimdi bana baştan ne olduğunu anlat." dediğinde Toprak gözyaşlarını sildi. "Ben ben Ateş'in ardından giden kadına takıldım. Neden gittiğini merak ettim. Yani Ateş'in ardından koşar adım gitmesi dikkatimi çekti işte." Gözyaşları daha da akıyordu. "Arkalarından gittiğimde onları..." Hıçkırdı. "Onları öpüşürken gördüm." dediğinde gözyaşları kontrolden çıkmıştı. Arzu duyduklarına o kadar sinirlenmişti ki o kadınla Ateş'i dövmek istiyordu. İnsan düğün gününde böyle bir rezilliği nasıl yapabilirdi? Ateş bu kadına hiç mi üzülmemişti? Hiç kimse bunu hak etmezdi. Onun elini kavradı ve gözlerine baktı. "Toprak sen ne istersen yapmaya hazırım. Sana destek olacağım. Ateş'in yaptığı çok yanlış ve ben senin yanındayım kardeşim olabilir ama." 

GELİNCİKLER ÜLKESİNDEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin