No_31

389 26 26
                                    

Geçen bölüm çok gereksiz konuştum özür dilerim

Bir de buradan benim canım ciğerim, en sevdiğim  arkadaşım Taeminejk'in doğum günü bugün. Kendisi aramızda yok uzun zamandır ve çok özlüyorum onu:(
Doğum gününü kutlarım kalbi güzel kız...İyiki doğdun. İyiki varsın.

Evet kutlamam bitti akdjskk

İyi okumalar :)

...

Kahvaltıdan sonra Taehyung'la birlikte mutfağı toparlamış, ardından kahve yapıp salona geçmiştik.

Ben oturduktan sonra Taehyung yanıma oturmuş, elini dizime koymuştu. Diğer elinde de kahveyi tutuyordu. Yüzünü incelediğimde gözlerimi refleks olarak kapatmıştım. Kusursuzdu, tarif edilemezdi, hoştu, tatlıydı, çekiciydi, güzeldi, aşkının verdiği güzellikle gülüyordu bana. Bu da beni güvende hissettiriyordu. Kapalı gözlerim yavaşça aralanmadan önce burnumda küçük bir öpücük hissetmiş, her zamanki gibi huylanmış, ama gülümsemiştim verdiği hediyeyle. Gözlerimi açtığımda gözlerine baktığım an garip, ama huzurlu hissediyordum.

Çok garipti. İlişkilerde genellikle benim etrafımdakiler, sürekli temas halinde olup, cinsel ilişkilere adım atıyorlardı. Ancak ben ve Taehyung'un ilişkisi tamamile duygusaldı. Bunu o da, ben de biliyorduk. Aslında böylesi daha huzur vericiydi. Daha güvenliydi, daha fazla bağlıyordu bizi. Tanışmamız her ne kadar ani ve kaba olsa da, ona nasıl bağlandığımı, onu nasıl sevdiğimi unutur olmuştum. Ve onun beni nasıl, ne zaman sevdiğini...
Tabii ki, onu istiyordum. Ona ihtiyacım vardı. Ama bundan çok daha fazlasını veriyordu. 'Cinsel ilişki' olması gerekmiyordu bizim ilişkimizde. Koynunda uyuyup, tenine dokunuyordum. Öpüyordum, gözlerimle itiraf ediyordum aşkımı, gözlerinde görüyordum heyecanı, o parıltıyı. O parıltı, aşkımızdı aslında. Ama ikimizde bunu dilimize dökemiyorduk, etrafımıza belli edemiyorduk. Kendimize bile zor geliyordu. Ama gözlerimizde hissediyorduk. Gerçekten bir birimizi seviyorduk.

Elimi tutmuş, kahvenin sıcak kokusunun arasından gözlerime bakıyordu. Gülümsüyordu, gözleri gülüyordu, elleri titriyordu, ama anlıyordum. Bu hisleri gerçekten anlıyordum.

İlk günlerde, aslında, hayır, ben ona aşık olamam diyordum, ama görüyorum ki, aşık olduğum kişiyi kendim seçmişim. Kader, öyle bir şey ki, sana yazılmıştır sadece. Sadece senin kaderinde vardır. Ancak kaderinde eğer seçim şansı varsa, onu değiştiren de, o seçimi yapan da sensin. Kendi kaderine razı olmalı bir insan, ancak o kaderde olan seçim şansını kendin için düşünüp, kendin için değerlendirmelisin. Yani ilk başlarda aşık olmam dediğim adama şuanda deliler gibi bağlanıyorum. Demek ki, ben aşık olmayı seçmişim. Demek ki, o'nu seçmişim...Demek ki, kaderimde o varmış...Demek ki, kaderi gerçekten değişemeyiz.

...

Jungkook:

Hyung

Evin yedek anahtarı nerede ya

Hoseok:

Sende yok mu

Jungkook:

Vardı da

Nerede olduğunu unuttum

Galiba odamda kalmış

Hoseok:

Gerizekalı

you are so beautiful Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin