Hogwarts beni mutlu ediyordu. Ailemden uzak olmak kötüydü, evet, fakat arkadaşlarım beni buraya bağlıyorlardı.Bilmiyorum, gün içinde sürekli birbirimize kaçamak bakışlar attığımız Regulus etrafımda olmasa ya da Çapulcular... ne yapardım bilemiyordum. Sanki doğduğum andan beri beraberdik, onlarsız zaman nasıl geçerdi artık bilememeye başlamıştım.
Tamam, bu kadar duygusallık yeter yoksa iki hafta sonraki maça kadar gözyaşlarımı durduramayacağım. Kalemi bırakıp antremana gidiyorum
Bıraktım.
Simdi de gidiyorum,
gittim.(reg'i öpmek istiyorum ve bu istek nereden çıktı hiçbir fikrim yok asla gitmiyor)
(şuan gerçekten kendi günlüğüme parantez içinde yazarak gitmediğimi saklamaya çalıştığıma inanamıyorum)
(Not: üstte yazdığım şey aşırı karışık oldu ne demeye çalışmışım anlamadım)
Jamie de kafayi yedigine gore>>> regulus bi öpsün belki duzelir
bu arada aylar sonra (2ay 2hafta olmus oha) bölüm attim, inanin bana hayatim iyice boka sarmisti ama toparlaniyor sonunda✌🏻 hemen favorime ve ilk göz agrima bolum yazmaya basladimm
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DIARY OF THE DEER | jegulus
FanfictionJames Potter'ın günlüğünde saklı kalmış bir aşk hikayesi. Herkes Lily Evans'a aşık olduğumu düşünüyor ve bunu nasıl düzelteceğimi bilmiyorum. Bazen düşünmeden edemiyorum; belki de bu yalana inanmaları daha iyidir. james potter + regulus black a...