3.3

942 111 43
                                    


Pelerinle gizlice yanıma gelen Çapulcular ertesi gün çıktığımda gayet sakinlerdi, beni görmüş ve tüm enerjilerini atmışlardı.

Kahvaltımı yaparken alttan alttan Slytherin masasına bakmadan edemiyordum. Anında Regulusla göz göze gelirken dudaklarımı birbirine bastırarak yavaşça gülümsedim, burnundan verdiği nefesle yüzü gevşerken o da bana gülümsedi.

Gülümserken kalkan dudak kenarları ve gamzesi göz alıcı.

O düşüşten beri üzerimde bir durgunluk olduğunun farkındayım, hâlâ da var, ama yine de mutluyum. Burada arkadaşlarımla oturmak ve Regulus'a bakmak beni kendime getiriyor.

Gözlerini gözlerimden ayırmadan baktıktan sonra kafasıyla hafifçe kapıyı göstermesiyle gözlerimle onu onayladım. Sonunda konuşabilecektik.

OF İSTE KORKUNÇ KISIM GELİYOR

" Ben kalkıyorum. " Bunu söyleyip ayaklanmamla diğerleri sesini çıkarmazken Remus gözlerini üzerime dikti, yavaşça kısılmış gözleri saniyelik olarak kapıya kayarken ben de baktım, Regulus kapıya doğru hızla ilerliyordu. Gözlerinin içinde bir ışık yanıp sönerken olduğum yerde kasıldım, Remus ise bana garip bir ifadeyle baktıktan sonra gözlerini bana dikmiş Evans'a baktı ve tabağına geri döndü.

Yutkunarak hızla oradan ayrıldım, aniden Regulus tarafindan karanlık bir köşeye çekilene dek karnımdaki ağrıdan kurtulamadım.

Sonrası ise on bardak kaymak birası içmekle aynıydı...

Regulus tarafından nazikçe duvara yaslanmak, yüzüme bırakılan öpücükler ve bir daha böyle bir şey yaşanmayacağını söyleyen fısıltıları.

Sanırım artık patronus büyüsünü yapmaya hazırım.



arkadaşlar bölüm oy sayısı 10 olmadan diğerini atmamaya karar verdim çünkü okunma var, yorum var ama oy yok ve on oy yapabiliriz✊🏻

arklarım nasilsiniz iyi misiniz hayat nasil gidiyor (benimki gitmiyor sanirim hala cozemedim)

sizce james ne zaman patronus yapar? bence diger bolum

DIARY OF THE DEER | jegulusHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin