[▪︎LEVANTER▪︎] MinLix

[icônes de destin]

O öpücüklerin ardından 2 gün geçmişti ama minik beden sürekli büyük olanı öpmek istiyordu.Ona fazlasıyla alışmıştı minik olan. Ve kendinden büyük olan genç ona bir çok şey öğretmişti.Bu şeyler minik olanın daha fazla şirin olmasından başka bir şeye yaramıyordu.

Büyük olan miniğinin sıkıldığını gördüğünde belki bu gün dışarı çıkmak iyi olur diye düşündü.Ikisi içinde iyi olurdu aslında.

"Dışarıya çıkmak ister misin?"

Minik olan heyecanla başını olumlu mânâda salladı.Kollarını açarak yataktan kalktı ve sandalye de oturmuş ve onu izleyen büyüğüne koştu.Kollarını boynuna sarıp kucağına oturmuştu.Bu kendi için pek iyi bir şey değildi Minho kendini sıkarak gülümsedi.Minik bedeni belinden tutup yatağa oturttuğunda rahat bir nefes aldı iki Minho'da.

Minik olana dolabından bir kaç kıyafet çıkardı. En dar ve en küçük olanları seçmişti. Kıyafetleri yatağın üzerine bıraktı ve kendi için de siyah bir şeyler seçti.Kıyafetleri koluna atıp minik bedenin rahat giyinmesi için odasında ki banyoya ilerledi.Üzerine giydiği siyah ince tshirt üzerine yapışmıştı.Altında ki deri pantalonda üzerinde ki tshirt gibi bacaklarına yapıştığında kendini aynada süzdü.Yüzünü hafifçe yıkayıp az bir makyaj yapmıştı.

Kapıyı açıp içeriye girdiğinde ona boşboş bakan çıplak bedene baktı.

Minik bedeni bu haldeyken daha da minikti. Ama Minho artık eskisi kadar masum düşünmüyordu.Vücudunda ki tüm kan güneyine çekilirken minik beden karşısının altında beliren şişliğe bir anlam verememişti.O her ne ise kendinin ki diğerine göre fazlasıyla küçüktü.

Büyük olan bilinçsizce miniğin yanına gittiğine minik bedenin omuzundan yavaşça ittirip miniğin sırtını yumuşak yatakla buluşturdu.
Minik beden tekrar yanaklarının yandığını hissettiğinde bu duygu'nun utanma olduğunu anlamıştı.Bunu ona Minho söylemişti.Büyük olan miniğin boynuna ilerleyip bir kaç sulu öpücük bıraktı.Kulağına gelip yavaşça üfledi. Minik olan içinde ki bu hissi anlayamamıştı ama ona karşılık vermesi gerektiğini biliyordu.

Içinden geleni her şeyi yapmaya karar verdi minik olan.Ve kendinden büyük olana ayak uydurdu.
Büyük olan minik vücutta izleri bırakıyordu.Minik olan ise odaya tıpkı kendi gibi minik iniltiler bırakıyordu.Minho şu 2 günde Felixe çok şey öğretmişti.Felix'in bu dünyaya ait olmadığını anlamıştı çünkü o öpüşmeden sonra etrafa bir ışık yayılmış ve Felix o gün beyaz gözler ile gezinmişti.Irisleri bir gün sonra eski rengine dönmüştü.

Ama şuan tekrar bir ışık belirmişti fakat ışık kısa sürede sönmüştü.Minho başını o beyaz güzel vücuttan çektiğinde beyaz irislerle ona bakan çocuğu gördü.Tek sorun o da değildi.

Minik çocuğun köprücük kemiginde beyaz bir simge vardı.

Tıpkı Lee Minho'da olduğu gibi...

(Bu bölümde ki Felix ama saçı daha uzun)