Alinin Yaptıkları

58 12 0
                                    

Oğuz üzgün bir suratla konuştu.
"Fizikçi çabuk uyandı mevzuya."
Sinan da saatine bakıyordu.
"Vakit tamam."
Gökhan da telefonu kulağından çekerek konuştu.
"Telefonu hâlâ kapalı, bu sefer bitti abi."
Ali sinirliydi.
"Daha bitmedi."
Oğuz Aliyi sakinleştirmeye çalışıyordu.
"Abi sakin, şşştt Ali!"
Ali, yangın alarmına doğru ilerliyordu. Yaprak üçüncü kata çıktı ve Ali tüm şiddetiyle elini yangın alarmına vurdu, Yaprak da tam arkasında belirdi.
Onları kameralardan izleyen Ela hoca, yüzünü buruşturdu 'eyvah' der gibi. Okuldaki herkes bahçeye doğru koştu, yangın alarmı çalmıştı ve Ali'nin eli çok kötü olmuştu. Yaprağı Oğuz, Sinan, Gökhan ve Ali gördü. Çok şaşırmışlardı, Yaprak da öyle ve çete öylece birbirine bakıyordu. Ali müdürün odasındaydı, eli sarılıydı. Müdür konuşuyordu ve müdürün yanında Ela hoca da vardı. Müdür Aliyi azarlıyordu.
"Şu haline bak! Gömlek kalk gidelim diyor, kravat allasen otur kanka. Öğrenci misin soytarı mı?"
Müdürün bu söyledikleri Ela hocanın çok zoruna gidiyordu, Ali ise sessizdi. Müdür devam etti.
"Savunmayacak mısın kendini?"
Ali, 'hayır' der gibi başını salladı. Müdür çok itici konuşuyordu.
"Bak sicilin."
Ali başını kaldırıp siciline baktı, müdür yine devam etti.
"Kirli mahzen yani. Ali Tekelioğlu, iki uyarı, üç kınama, iki uzaklaştırma ve bir de tastikname verelim takım bozulmasın ha!"
Yaprak, Oğuz Gökhan ve Sinan müdürün kapısının önünde Ali bekliyordu. Yaprak başını Sinan'ın omuzuna yaslamıştı ve hepsi üzgündü.
Müdür Aliye yine aynı soruyu sordu.
"Savunmayacak mısın? Dua et kamera kayıtta değildi."
Ela hoca etrafa baktı. Çünkü bu Ela hocanın işiydi ve Ela hoca yine kurtarmıştı onları.
"Rehber hocan öyle diyor."
Ela hoca, Aliye bakarak konuştu.
"Sırf elin kesik diye her şeyden seni sorumlu tutmak olmaz."
Ali kaşlarını çattı.
"Nasıl yani hocam?"
Ela hoca cevap verdi.
"Yani delil yok, tanık yok, ceza yok."
Ali, alttan alttan sırıtıyordu, müdür ayağa kalktı.
"Hah, insan yüzü kamera olsaydı, 576 mp olurdu ve on milyar rengi ayırt edebildiği tahmin ediliyor. Kamera bugünü kaydetmedi ama bu gözler bugünü çok net kaydetti ve asla unutmayacak ama sen unutacaksın, sincap. Ali ile Ela hoca anlam veremeyerek kaşlarını çattı, Ali konuştu.
"Sincap?"
Müdür odasındaki sincap tablosunu gösterdi.
"Sincaplar toprağın altına gömdükleri meşe palamutlarını unuturlar, ve her sene binlerce ağacın çıkmasına sebep olurlar. Sende yaptıklarını unutuyorsun Ali Tekelioğlu ama çok yakında toprağın altından kocaman bir tastikname çıkacak, şimdi çıkabilirsin. Ela hoca ile Ali'nin bakışları ve tepkileri aynıydı. 'Ne saçmalıyor ya bu?' Der gibi bakıyorlardı. Ali tam çıkacakken Ela hoca Aliye seslendi.
"Ali!"
"Efendim hocam?"
"Seninle sonra konuşacağız!"
"Tamam hocam."

"

4N1K  İlk AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin