Kaptanlık

37 10 1
                                    

Barış gitti, ertesi sabah okulda basketbol sahasında basketbol oynarken Ali yanına geldi. Çünkü Ali takım kaptanıydı. Barış potaya topu geçirdikten sonra Ali elindeki paspasla konuştu.
"Öğrenmen gereken başka şeyler de var. Bir, yeni gelen öğrenciler önce paspas yapar. İki, takım kaptanı ne derse o. Üç, takım kaptanı benim. Dört, telafisi edilecek biri hiç değilim."
Barış konuştu.
"Neden ediyorsun o zaman?"
Ali devam etti.
"Biri yaprağın canını sıkacak ben de öyle duracağım işte öyle biri hiç değilim."
Barış Aliye baktı.
"Neyi öneriyorsun bana peki?"
Ali barışın cevabını verdi.
"Valla önerim, paspası kovaya daldırdıktan sonra paspasın suyunu iyice süz. İşte önerim bu."
Basketbol hocası Ali ile Barışın yanına geldi ve Ali'yle konuştu.
"Hop... sen bunları hangi sıfatla söylüyorsun Ali?"
Ali kaşları çatılı bir şekilde konuştu.
"Anlamadım hocam?"
Hoca devam etti.
"Sen bunları diyorum hangi sıfatla söylüyorsun Ali diyorum?"
Ali cevap verdi.
"Takım kaptanı olarak."
Hoca cevap verdi Ali'ye.
"Barış sana söylemedi anlaşılan daha."
Ali, hocaya baktı.
"Neyi?"
"Yeni kaptanımız Barış."
Ali çok sinirle konuştu.
"Nasıl yani hocam? Bugün gelen adama takım kaptanlığını mı verdiniz?"
Hoca Aliye baktı.
"Beş dakika önce verdim kaptanlığı, en yeni gelen adama kaptanlığı vereceğimi söylemiştim. Biraz canın yansın diye. Talihli adamım, en yeni gelen adamımız geçen senenin en değerli oyuncusu çıktı. Barış göster bakalım."
Barış basket topunu aldı ve potaya tersten geçirdi. Hoca Ali'yle konuşmaya devam etti.
"Ne o? Gene direkten dönmüşsün ha! Kaptan dediğin adam, biraz örnek olur örnek. Hiç!"
Ali itiraz etse de boştu.
"Ama hocam...!"
"Konuşma! Soyunma odasının anahtarlarını da ver Barışa, hadi bakalım yeni kaptanımız!"
Hoca gittiğinde Barış Ali'nin karşısına geçti.
"Sanki sen başlattın ha? Ali kaptan!"
Ali sinirle Barışa bakıyordu.
"Paspasla bakalım şimdi! Neydi ikinci kural? Kaptan ne derse o olur ve emirlerine karşı gelinmez. Şu anahtarları da ver bana!"
Ali konuştu ve çok sinirliydi.
"Yarın diyeceğim saatte, diyeceğim yerde ol! Anahtarları da alırsın!"
Barış atladı söze.
"Gelmezsem ne olur?
Ali cevap verdi.
"Gelir misin demedim! Gel dedim!"
Barış sırıtarak konuştu.
"Uzatma diyorsun yani!"
"Aynen."
Ali sinirle sahadan çıkarken, Barış arkasından seslendi.
"Paspası unuttun Ali!!!"
Seslendikten sonra tekrar sırıttı.

4N1K  İlk AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin