♧ SIR ♧

★ 6 ☆

-Doğruyu söylemek gerekirse zehra oldukça şaşırmıştı.

Yasin onu annesinin mezarına getirdiğinde evlenme teklifi edeceği aklının ucundan bile geçmiyordu.

Evet demeden önce birden durakladı. Aklından geçenler evet demesine engel oluyordu.

Kendi mutsuzluğunu yasinede yaşatır mı diye tereddütleri vardı.

Yasin seni ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun ama

- Aması ne zehram neden bizde diğer insanlar gibi birlikte bir ömür mutlu olmayalım ki diye karşılık vermişti.

-Malesef yasin 

Annem öylece mezarda yatarken ve daha bunu yapan o adi herifi cezalandırmadan evlenemem, mutlu olamam ben. 

Çünkü o katil benden geleceğimi ümitlerimi hayallerimi Annemi çaldı.

Şimdi anlıyor musun beni ?

Zehra'nın dediklerinden sonra yasin ağzını açıp bir şey diyemedi. O da üzülüyordu olanlara, en çokta Zehraya, zaten tek istediği onu mutlu edebilmekti.

Belki de zehra haklıydı  o katili birlikte bulacağız diye mırıldandı.

Zaman su gibi akıp geçiyordu fakat katilden hiç bir iz yoktu.

Tarih : 19 Aralık Çarşamba günü

-Yasin'in kız kardeşi hilali tren garından almaya gidiyorduk. Kendisi daha üniversite 1.sınıfta okuyordu. Tren garında oturmuş beklerken yasin sıcak bir şeyler içer misin diye sordu.

Hava oldukça soğuktu sıcak bir çayın içimi ısıtacağını söyleyerek gülümsedim. Kendisi çayları almaya giderken bende onu seyrediyordum.

kafamı hafifçe sağa doğru çevirdiğimde karşımda şapkalı uzun mantolu hafif kirli sakallı bir adamın gazete okuduğunu gördüm.

Ona baktığımı görünce birden tedirgin olmuştu.. Keskin bakışları karşısında doğruyu söylemek gerekirse ürkmüştüm.

Adamın elinden yere bir cisim düşmüştü.Yere düşen bir demir paraydı. Hemen elimi çantamın içine attım o gün Annemin öldüğü yerde bulduğum demir paranın aynısıydı.

Gözlerime inanamıyordum Bu bir tesadüf olamazdı. Adam yere düşürdüğü demir parayı alır almaz  ayağa kalktı ve hızlı adımlarla çıkış kapısı yöneldi.

Yasin ortalarda yoktu, onu beklersem adamı kaybederim diye düşündüm. Bu benim için son bir şans olabilirdi. Bunu riske atamazdım. Adamı takip etmeye başladım. Oldukça sessizce arkasından ilerliyordum.

Büyük bir binaya girdi. Sanırım evi bu binadaydı bende içeri girdim. Adam asansörü kullanarak 4.kata çıkmıştı.  Bende peşinden 4.kata çıktım fakat iki tane daire vardı.

Peki hangisi katilin eviydi?  Bunu anlamamın tek bir yolu vardı.

İlk olarak 5 numaralı dairenin ziline basıp saklandım. Kapıyı annesi ile birlikte küçük bir çocuk açmıştı burası olmadığı kesindi. 

Kapı kapandıktan sonra 6 numaralı kapının ziline bastım. Epeyce beklemiştim ama kapıyı kimse açmadı. Sanırım doğru kapıyı bulmuştum.

Şimdi ne yapmalıyım peki Polisi mi aramalıyım yoksa bu işi kendim mi halletmeliyim.

Bir an düşündükten sonra kararımı vermiştim. Kapıyı açmak için sağa sola bakındım duvarda asılı olan yangın söndürme tüpünü gördüm. Aldım elime ve sert bir şekilde kapıya defalarca vurdum. En sonunda kapı açılmıştı.

İçeri yavaş adımlarla girdim, acaba adam evde mi diye kendi kendime soruyordum. İçerisi oldukça sıradan bir ev gibi duruyordu.

Köşede ki odaya doğru ilerledim, kapıyı açtığımda kokudan bayılacaktım nerdeyse, Onlarca insandan alınmış kemik ve et parçaları. Bunu yapan bir insan olamazdı. Kavanozlara konulmuş insan dişleri kafa derisi inanılması güçtü ama görüyordum.

Masanın üstünde kesici aletler duruyordu korkmuştum. Hemen olay yerinden uzaklaşmalıydım koşar adımlarla kapıya doğru yöneldim. Birden kafama sert bir cisim değdi gözüm kararıp yere düştüm., 

Bana bakan bir çift göz vardı başıma aldığım darbeden dolayı pek ayırt edemiyordum. 

Gözlerimi açtığımda karanlık bir odada ellerim ve kollarım bağlıydı, ağzım kapalı bir şekilde duruyordum ve nerede olduğum konusunda hiç bir fikrim yoktu...

(Sizce bunu Zehraya yapan kim ve Ondan ne istiyor olabilir)

Kitabın okuyucu kitlesinin artması için Yorum atmayı ve oylamayı unutmayın Teşekkürler.