geçmiş, gelecek ve an evet yaşadıgın an

42 5 0
                                    

Haykırdı ağlayarak Else "o daha bir bebek hem bu bir ilk degil leydi Amunet de böyle doğmuştu sonrada bizim gibi olmuştu.. Benim kızımada bir sans verin bütün sorumluluğunu üstüme alacağıma ömrün üzerine yemin ediyorum.. "neler söylemişti böyle annem, sevgili annem Rubby saklandığı yerden cıkarak annesine koşarak sarılmıştı, annemi kaybetmek istemiyorum ne kadarda muhtesem, gercekce ağlıyordu... "Ah hayatım kardeşin daha önemli unutma o senin kanından, artık yalnız olmayacaksın Rubby lütfen üzülme... "Zarif elleriyle başını okşadı, soguk ama kan kırmızı dudaklarıyla boynundan öptü ve onu yavaşça kapanan odanın kapısına dogru itti "lütfen gidip biraz oyun oyna meleğim.. "arkamdan böyle seslenmişti annem, yürüyerek, koşarak kah anlamsızca durarak evden uzaklaştı Rubby, bir korkak gibi neden bu kadar güçsüzüm neden 14 yaşındayım...
Rubby Else ve Nişharın gercek ve ilk yeni dogan cocuklarıydı, Else vampir olmadan önce evli, üç cocuklu bir kadındı ama bir gece Nişharın ona saldırmasıyla hayatı değişmişti. O kanlı gecede her nasılsa ölmemişti Else, dönüşmüştü kendinde degildi, ailesini tanımıyordu tek bildigi sadece kan içmek önce yaşlı kocasının boynundan ısırmıştı, ama yetmiyordu dahada istiyordu ve kendi cocuklarına saldırmıştı Franco, Sharma ve liliyet hepsini yaralamıştı ısırmıştı ve Franco kaçmak isterken onu yüzünden yaralamıştı daha cok gözünden. Nişhar içindeki huzursuzlugu anlamamıştı ama onların kanunları vardı bir avı ya tam yersin yada yine yersin bundan kaçış yoktu. Deminki avı kadının kokusu daha ölmemişti o yaşıyordu onun gibi kokuyordu onlar gibi. Onları bulması fazla zamanını almadı Nişhar Else yi var gücüyle tutmaya calısıyordu, her taraf kandı duvarlar, yer,tabaklar, camlar,heryer kızıldı. Yerde dört ceset vardı belliki hersey yarım saatte olmuştu, adam ve bir cocuk ölmüştü peki şu inleyenler aman tanrım onlar daha yaşıyordu, bir yeni dogandan nasıl kurtulmuştular nasıl.... "lüt...fe..n..nnn bayım annemizi kur...tar.. "bana bakan kandan duvar olmuş yüzüyle, bedeniyle konuşmaya calışan cocuk, benden asıl canavardan yardım istiyordu ben..denn yutkundum ve sadece aşağılık başımı salladım...
Ama bu bir yeni dogan onu durdurmaya calışmak benim için bile zordu bir An önce Null un, James'in ve abim Hamill in beni bulması lazımdı. Onu var gücümle evin duvarından fırlattım, bu nasıl bir hız onu yakalamak o An benim için dünyadan aya ulaşmak kadar zordu. Yüzüme atılan pençeler, yumruklar galiba yüzüm çatlıyordu bedenim ilk defa ne kadar da çürümüş oldugunu bana gösteriyordu. Ah yine saldırmaya başlıyordu saldırırken cıkardıgı hırıltılar bir insanın beyin kanamasına sebeb olabilirdi, belliydi vücudu kaldıramıyordu ve kalbi hala tek tük atıyordu. Yemin edebilirim bunu o kargaşada duyabiliyordum,sadece biraz daha dayanmam lazım geliyorlar onları duyabiliyorum...."sakın onu öldürmeyinnnnnnnn "avazım çıktığı kadar bağırdım aileme, onu öldürmeyin ne olur kendi cezamı kendim cekmeliyim.. James ve null kadını iki kolundan zorda olsa tuttular, öfkeden dişlerini o kadar sıkmıştiki bütün insan dişleri kırıldı, inci gibi dişler etrafa uçarken ben onun gözlerine baktım ve dur diye emrettim.... Bu benim büyümdü aslında bir insanı kim dönüştürürse efendisi oluyordun, taki o seni öldürene kadar ama bu imkansızdı çünkü kanı benimdi, bedeni asla bana karşı gelemezdi....
"abi hemen gitmeliyiz Sisinin insanları yaklaşıyorlar bu kadar gürültü neden yaptınız ki, ah bu kadın onu hemen öldürmeliyiz hımmm "james sinirden köpürmüştü, dişlerinin arasından kelimeler kacarak, ağlayarak, haykırarak cıkıyorlardı. Bir An abimin illizyonuyla hersey eski halini aldı, ev normale dönüyor, yerler,tavanlar, camlar, duvarlar normale dönüyordu. Aslında abim sadece insan gözüne hüküm yapabilirdi, yoksa bu vahşet, igrenlik aynı yerdeydi Konstantinopel un Sisi köyü kızıldı, kan Kızılı kahrolası Sisinin Kızılıydı heryer....

Sisinin KızılıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin