BÖLÜM 6

932 69 298
                                    


Bucky her zaman ki gibi sabah efendisini uyandırmaya geldi ve kapıyı açıp odaya girdiğinde Steve'in beyaz teninin üstünde başka bir ten gördü. Bu gerçekten de sinirlerini bozdu ama bunun efendisinin bir planı olduğunu bildiği için sesini çıkarmadı.

Yatakta Steve'in yattığı tarafa geçip kısa bir süre onun yüzüne baktı ve sonra elini onun yanağına koyup usulca okşadı.

Steve hemen gözlerini açarak bileğe sertçe yapıştı. Yanağını okşayan kişinin Bucky olduğunu görünce tebessüm ederek elini çekti.

"Günaydın efendim, sizi bu saatte uyandırmamı söylemiştiniz."

Steve, Tony'i fazla rahatsız etmeden doğrularak oturdu. "Günaydın Bucky. Sevkiyatı yerine ulaştırdınız mı?"

"Evet efendim."

Steve bacaklarını yataktan aşağıya sarkıtıp kollarını oynattı. "Tamam, beni dışarıda bekle Bucky."

Bucky başıyla selam verip sessizce odadan çıktı.

Steve tam kalkmak üzereyken arkasından gövdesine sarılan kollarla yerinde kaldı. "Günaydın Tony."

Tony onun omzuna bir öpücük kondurdu ve teninde dilini dolaştırdı. "Günaydın..."

Steve bu duruma gülmeden edemedi. Tony gerçekten seks konusunda bir türlü doymak bilmeyen bir iştaha sahipti. "Sevkiyatın yerine ulaştı. Bunu duymak sanırım seni sevindirir."

Tony "Evet. Şimdi bizim çalışma programımızda ne olacak? Benim ne yapmamı istiyorsun?"dedi ve geri çekilerek onu serbest bıraktı.

Steve ona doğru döndü. "İş konuşalım diyorsun. Sen yatakta mı konuşursun işini?"

Tony sırıttı. Onun için nerede iş konuştuğunun bir önemi yoktu. "Benim için fark etmez Kaptan Hydra... Yoksa Kaptan Amerika mı desem? Kafam karıştı sanki."

Steve onun dalga geçtiğini anlayınca yüzü sert bir ifadeye büründü. "Birincisi bu konularda dalga geçme Tony. İkincisi bunu başkalarının yanında açık etmesen iyi olur."

Tony bir kaşını kaldırdı. "Yoksa ne yaparsın? Bana işkence mi edersin? Ya da beni öldürür müsün?"

Steve çenesini yukarıya doğru kaldırdı. "Seni arzu ettiğin şeyden mahrum bırakırım."

'Ölün işime yaramaz...' Bu düşünce aklından geçmişti.

Tony onun gözlerinin içine baktı ve meydan okumayı kabul etti. "Sence ben senden uzak durmadan yapamam mı yani?"

Steve'in dudağının bir kenarı yukarıya doğru kıvrıldı. "Bundan eminim Tony."

Tony onun koyulaşmış mavi bakışlarında esir oldu. İçten içe bunu kabul ediyordu ama tâbi ki dışından belli etmedi.

"Meydan okumanı kabul ediyorum Steve. Senden bir hafta uzak duracağım ve ne kadar güçlü olduğumu kanıtlayacağım."

Steve bir kahkaha attıktan hemen sonra "Öyle olsun Tony. Tenin tenime bir hafta boyunca değmeyecek."dedi.

Tony ona doğru bir hamle yaparken "Son bir öpücük..."dedi ve Steve'in bir anda ayağa kalkmasıyla boşluğa doğru sarılarak yatağa düştü.

Steve usta bir heykeltıraşın elinden çıkma bir sanat eseri gibi karşısında dikilerek "İddian şimdi başladı Tony. Bu arada senden yapmanı istediğim birkaç makina projesi var."dedi.

Tony yatakta oturup kollarını göğsünde kavuşturdu. "Bir hafta sona ermeden birşey yapmam."

Steve tehditkâr bir şekilde gülümsedi. "Bunu sen istedin Tony." Arkasını ona dönüp banyoya gitti. Bunun intikamını kötü alacaktı. Onun öyle fena bir arzu duymasını, kıskanmasını sağlayacaktı ki sinirden delirtecekti.

THİS WORLD İS MİNE! (STUCKY & STONY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin