EVRİM?!

1. Bölüm

Multimedya Melis' in giydikleri

Evet, okulun sürtüğü gibi gözükebilirim. Belki de öyle gözükmek istiyor olabilirim, bilmiyorum ama bu şekilde olmasının bir nedeni var. İşte bunu biliyorum.

Herkesten sakladığım üvey bir abim -üvey olduğu kadar da gıcık- annem ve babam ayrıldıktan sonra arada kalan bir kızım. Ayrıca okulun popüleriyle çıkan, tercihi kendisi gibi sürtük arkadaşlar olan, seksi olduğu kadar zeki olan -ama bunu ne yazık ki kullanamıyorum, ahh yapmayın ama okulun popüler kızı ASLA ÇALIŞKAN OLAMAZ!- herkesi ezen, ineklerden nefret eden, güzel mi güzel, tatlı mı tatlı egoistin teki. Kim? Ben.

Bunları sabah sabah düşünmekte ayrı bir saçmalık. Tanrı aşkına kim sabah uyandığında yatağında bunları düşünür? Cevap. Yine ben.

Telefonu elime aldığımda cevapsız aramaları es geçerek Anıl' ın attığı mesajı açtım.

Kimden: Sevgilim
Günaydın güzellik.

Ahy ben bu çocuğu yerim yaa, her gün mesaj atar bendede her mesajda ayrı bir heyecan. Gerçekten ona aşığım.

Kime: Sevgilim
Günaydın adamım nabıyosun?

Iphone' umu odamın içindeki banyonun tezgahına bıraktım. Yüzümü yıkayıp makyaj yaptım -please bitches sürtükler bol makyaj yapıp yüzünü boya tahtasına çevirir- İçeri girip yırtık bir kot pantolon, beyaz bol bir t- shirt giyip bağladım. Üstüne yeşil uzun bir hırka aldıktan sonra çantamıda alıp aşağıya indim. Salona girdiğimde Ahu -Efe' nin annesi- kahvaltı hazırlıyordu. Gözlerimi devirip masaya oturdum. ''Günaydın tatlım." dedi. Bu kadına sinir oluyordum, resmen ilgili üvey anne rollerini oynuyordu. Sanada dedim memnuniyetsizce. O sırada babam aşağıya indi. Aslında babamla o kadınla evlenene kadar aramız çok iyidi. Annem beni terk ettiğinden beri aramıza bir soğukluk girdi. Tabi bu soğukluğun tek sebebi bu değildi. Babam o kadınla evlenmden bir gün önce Efe' nin annesiyle birlikte olunca...

Neyse siz sonucunu biliyorsunuz zaten.

Babam sonunda masaya gelip yanımıza oturdu. Acelesi varmış gibiydi. Göz ucuyla bana bakıp "tatlım bugün acil bir toplantım var. Seni okula şoför bıraksa olur mu?" Sinirle "Beni Anıl almaya gelecek zaten." dedim. Babamın çenesi kasılıp " Anıl da kim?" diye sordu. Cevap olarak sandalyemi sertçe ittirip dışarı çıktım. Sanane ya Anıl' ın kim olduğundan çok ilgileniyo benle sanki.

Biraz ilerledikten sonra Anıl' ın arabasını görüp o tarafa hızlı adımlarla ilermlemeye başladım. Arabaya biner binmez dudaklarıma yapıştı. Bir an afallasamda hemen karşılık verdim. Beni kucağına çekip ellerini bacaklarımda gezdirmeye başladı. Bende ellerimi ensesine götürüp saçlarıyla oynamaya başladım. En sonunda nefes nefese geri çekildiğimde kendimi yan koltuğa attım." Keşke şort giyseymişsin." dedi sırıtarak. "Şansına küs" dedim bende gülerek.

Okula kadar haftasonunu nasıl geçirdiğimi anlattım ona. O da beni merakla dinledi tabii. -Dinlenezse ne olacağını biliyo çünkü- Arabayı parkedip okula girdiğimizde herkes bize döndü tabi doğal olarak. Eee okulun en güzel kızıyla en yakışıklı erkeği okula girince böyle oluyo. Her zaman oturduğumuz çardağa doğru ilerlerken Anıl' ın tayfası yanımıza geldi. Arda' yla Anıl konuşurken Ceyda ve Ceren' in yanıma geldiğini gördüm. Gözlerimi devirdim ve yürümeye devam ettim.

Bu kızlara gıcık oluyodum. Gerçek arkadaşlarım değillerdi. Aslında hiç gerçek arkadaşım yoktu. İnsanlar benle güzelliğim ve popülerliğim için konuşuyorlardı. Bir kişi hariç. Anıl benle bana gerçekten aşık olduğu için birlikteydi. Bunu hissediyordum. Gözlerine baktığımda bana nasıl aşkla baktığını görebiliyordum.

En sonunda çardağa vardığımda Ceren' le Ceyda' da karşıma oturdu. Ne söyleyeceklerini bildiğim için etrafa bakınmaya başladım. Her zaman ki sözlerdi işte. "Ayy bugün çok güzel olmuşsun tatlım." "Yine herkesin gözü senin üzerinde canım." falan filan. Ama bugün farklı olarak Ceyda başka bir konudan bahsedince şaşırıp kaldım. O Arda' ya nasıl aşık olduğundan falan mı bahsediyordu?! Hadi canım! Arda gibi yakışıklı çocuk -çünkü gerçekten çok yakışıklı- bu kendini bişey sanan sürtüğe mi bakacaktı? İki gün önce birlikte olmuşlarmış.

"Arda senle yatmışsa seni değersiz bir fahişe olarak görüyordur bebeğim. Boşuna ümitlenme."

Bunu söyledikten sonra Ceyda' nın yüz ifadesini zevkle izledim. İşte bunu seviyordum.

Şimdi biz bu hikayeyi 3 kişi olarak yazıyoruz. Bölümleri her birimiz sırayla yazıyo. İlk bölümler olduğu için bölümler düzensiz ve kısa olabilirler ama sayı arttıkça daha düzenli ve uzun yazmaya çalışıcaz. Umarım beğenmişsiniz.

-Küfürbaz