Bölüm 11

2.4K 177 3
                                    

Thomas:"Beyza çok acıktın herhalde bir kerede yuttun." Diyerek güldü.

Beyza:"Thomas doğru diyorsun çok acıktım. "

Ucuz yırttım. Çok korktum anlayacaklar diye. .. Anlasalardi Beyza bu durumdayken nasıl kanı içebildin derlerdi. Hele Thomas onun gözünde düşmek istemezdim. O hep beni sevsin. Ne saçmaliyorum tabikide kendi yoluna bakmak zorunda. Onunla olamayiz kala kala Darren'a kaldım.  Onun sesini duymak bile beni deli ediyordu. Ne yapacaktim bu konuda hiç bir fikrim yoktu. Thomas topladığı meyvelerin bir tanesini Beyza'ya verdi.

"Bunu ye içini bastırsın"

Beyza yedi. "Şimdi daha iyiyim hadi yola devam edelim. Böyle zaman harcarsak öleceğim. " Gözleri dolmuştu ama gülmeye çalışıyordu. Beyza'ya elimi uzattim.  "Hadi gel" elimden tutup ayağa kalktı üstünü başını temizledi. Beyza'nın koluna girdim. Yola devam ettik. Acaba saat kaçtı. Bu lanet Şato'ya ne zaman varacaktık çok merak ediyordum. Beyza için endişeleniyordum. Hemen gücünü kaybetmeye başlamıştı. Çok korkuyordum.... Aradan üç  gün geçti. Bugün içim bir huzursuz. Güneş tam üzerimizde yakıyor. Periler olmasa susuzluktan öleceğim.  Sihirle su yapıyorlar içiyoruz. Görültü koptu.  İleride bir topluluk var. Ağaçları işaret ettim. Tırmandık. İçlerinden biri başları olmalıydı.  Her halinden belliydi. Çok güçlü gözüküyordu. Kırmızı kirli yırtık elbisesi kıvırcık saçları vardı. Diğerleri ise yırtık pırtık mavi pantalon üstüne krem ceket giymislerdi. Konuştuklarını duymak için diğer ağaca geçtik. 

"Cadılar biliyorsunuz Cem burayı iyi koruyun dedi. Gözlerinizi dört açın yoksa benim küçük büyülerimden korkmaniz gerek." Olamaz Cem burayi korumaya almış.  Demekki orman bitimine geldik.  Bundan sonra Cadılar şehri var.

"Bu koruma kalkanina kim değerse kalkanin sesini duyarsınız ve buraya gelirsiniz. İyi saklanın. Durun bir dakika burada birileri var." Herkes etrafa bakmaya başladı. Olamaz bizi hissetti.

Thomas:" Atlayalim üstlerine"

Kadın parmağıyla bulmaya çalışıyordu. Evet anlamında başımı salladim. Thomas parmağıyla bir iki üç ve atladık. Cadılar büyü yapmaya başladı Thomas dışında herkes dönüştü.  Ateş bana gel... ateşi hissediyordum. Başta ki kadın kılıncı çıkardı. "Ölüm Kılıncının tadına bakın buraya gelemekle hata yaptınız. " Diyerek korkunç bir kahkaha attı. Hemen cadılar dan birinin boğazına yapıştım. Kül olup gitti. Bana büyü topu atıyordu ikisi havada takla attim ikisine ağaçtan bir dalı alev yapıp attim.  Bütün cadılar bitmişti ama sadece o kadın kalmıştı.  Beni işaret edip" seni istiyorum şu işi adetlice halledelim yoksa ölürken bile Cem'e haber yolarim bilirsiniz. "

Thomas:"Onun yerine ben geleyim beni al" Kadın"Hahaha ben onu istiyorum şimdi geri çekilin."

Kadın koruma çemberi kurdu." Evet başlasin" diyerek yine korkunç kahkahasını attı.  Hemen bıçağini boğazıma dayadi. Bizimkiler içeri girmeye çalışıyordu kalkan yüzünden giremiyorlardı. Onlar için Beyza için bu sürtüğü öldürmeliydim. Elini yaktim

Bağırarak elini çekti.  Geçen taşı alev yapıp attim kaçtı hızlı hızlı kosuyordu önümde yaklasip koluma bir bıçak vurdu. Seçemiyordum çok hızlıydi. Yakaladım alev alev yanmaya başladım o kadar ofkeliydim ki saçlarım alev alev olmuştu.  Ölüm Kılıncını boğazıma dayadı. "Hadi sürtük kessene hadiii!" Diye bağırdım. Elimle ativerdim.  Çığlık basip koşup yanima geldi.  Bıçağini elinden aldım.  Bıçağı kabine sapladim son gücünü kullanip kendini patlatti...

Gözlerimi açtığımda yerde yatiyordum. Kalmak istedim. Kalkamadım. "Su!" Sesim duyulmuş muydu acaba Thomas koşarak yanima geldi. "Su" Thomas"hemen getireyim"

Koşarak yanima geldi. Başımı eliyle kaldırıp.  Suyu içirdi. "İyi misin"

"Beyza nasıl?"

"İyi uyuyor yorgun düştü. "

"Diğerleri nerede?"

"Onlar yaralı"

"Ayağa kaldır beni"

"Hayır Elizabeth en çok senin durumun kötü su an kolun çok kötü kesilmiş. "

"Lütfen Thomas"

"Peki tamam" diyerek kucakladi beni

Koluma girdi.  "Uyuyorlar 1 gündür baygınsin Elizabeth"

"Sana bir şey olmamış.

"Sadece bacagim yaralı"

"Bakayım"

"Çok önemli değil"

"Thomas bakicam dedim"

"Peki tamam"

Yere oturdu. Yanina yavasca oturdum.  Pantalonunu sıyırdı. Ayağına sardigi bez kan içinde kalmıştı.  Kalkip yardım çantasını aldım. Yanina oturdum. Sargısını açtım.  Çok kötü olmuştu. Bunu dikmem gerekti.  Yarısını dikmeye başladım. Yüzünü buluşturdu. Yeni bandaj alıp yarasini sardim. Elimi tuttu.

"Elizabeth sana bir şey itiraf etmek istiyorum. "

Acaba ne söyleyecek....

Vampir ve PeriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin