Bir küçük Eylül masalı - ucamayancivciv

422 14 2
                                    

"Bi adam sahneye çıkıp Grup Mayıs' ı içeri çağırırken, gözüm sahneye kaydı. Ve o an Ataberk'i gördüm. Onun da gözleri beni bulduğunda bana gülümsemişti. Yok yok amacı tabiki beni heyecandan öldürmek değil canım. Mikrofonu eline alıp konuşmaya başladı:

"Herkese iyi akşamlar, burada henüz ikinci kez sahne alıyoruz ama enerjiniz muhteşem, her zaman bu işi yapıyor gibi hissettiriyor, mutlu ediyor bizi. Teşekkür ederiz. Ha.. Bu arada. Bu akşam burada, sakarlıklarıyla beni her zaman güldüren bi kız var. Arada bi gelen hüznümü dağıttığın için sana da teşekkür ederim Sakar Prenses..

Ataberk'in gözleri benim üzerimde olduğu için çoğu gözde bana çevrilmeye başlamıştı. Kızların gözlerinin içindeki kıskançlıkları görebiliyordum. Sakar prenses.. Bana Sakar Prenses dedi.. Sakarı görmezden gelirsek bana prenses dedi, hem de herkesin önünde. Bu mutluluk çikolata nehrinde yüzmek, şeker ağaçlarına tırmanmak gibi bi şeydi."

Eylül Aytekin. Hayata her zaman toz pembe bakan, insanlara her zaman yardıma koşan, duygularını ya çok belli eden, yada hiç belli edemeyen bir kız. Aynı zamanda kendi hayal dünyasında prenses.

Acaba bu modern kül kedisi masalında, yakışıklı prens, prensesi farkedicek mi? Yoksa farkedemeden başka bir masalın cadısı onu kurbağaya mı çevirecek?

Belki de prenses çoktan prensin sarayında kraliçe olmuştur kim bilir :)

                .

Kitap TanıtımlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin