Risk

2.1K 46 9
                                    

"hey bir planım var. Kapıya gelenlerin hafızalarını silebilir misin?"
sam cevap vermedi boylu boyunca düşünüyor gibiydi. "yapabilir miyim bilmiyorum tek kişide denemedim. İki kişiyle bile denememişken sen benden bütün okulun o anısını silmemi istiyorsun."

Haklıydı ama başka çarem yoktu. "lütfen en azından dene. Benim için." Sonradan bu sözleri söylediğime pişman oldum. Ne saçmalıyorum. 'benim için dene' beni yaklaşık on dakikadır tanıyordu. Benim için hiçbir şey yapmaya mecbur değildi onu buna zorlayamazdım. " pekala senin için yapacağım. En azından deneyeceğim." Şaşırmıştım cidden bunu benim için yapacak mıydı? Birden kapı kırıldı ve üstüme düştü. Öğrencilerin sabrı tükenmişti bütün okul ayağa kalkmıştı.

Yere yapıştım. sam elimden tutup beni ayağa kaldırdı. Kapı ağzına kadar dolu insanlarla kaynıyordu. Sam üstünü silkeleyip nefesini üfledi ve ağzından gri duman çıkardı. Gri duman git gide yayıldı her yeri sardı. Gri duman o kadar güçlüydü ki herkes donup kalmıştı. Başarmıştı sanırım sam herkesin benim çığlımı duyduğu anıları siliyordu. Sam yorgun gözükmeye başlamıştı. Dizlerinin üstüne düştü, gözleri kapandı ve ortalıkta gri dumandan eser kalmadı. Sam yere yığıldı herkesin bilinci yerine geldi.

Herkes ben ne zaman buraya geldim diye fısıldaşıyorlardı. Sam başarmıştı herkesin benim çığlık attığım zamanı silmişti. Silmişti ama ne pahasına? Kendini feda etmişti benim için.

"sam"
Adını fısıldarken gözümden yaş geldi.
"sam. Uyan lütfen."

Hocalar beni oradan uzaklaştırdılar. Sam ölmek üzereydi. Müdür ambulansı aradı.
Ambulans gelmişti. Sedyeye yatırıp apar topar götürdüler. Bende onlarla birlikte gittim. Giderken salağın biri. "justin'in hiç arkadaşı yok. Sam'i bile tanımıyor. Okuldan kaytarmak için arkadaş ayağına yatıyor."
Gözümden akan yaşlarla ona ters bir bakış attım. Nasıl bu kadar acımasız olabiliyordu? Gözümden akan yaşı görmüyor muydu?

Hemşire sam'e oksijen maskesi takıyordu. Hastaneye geldik doktorlar durumun ne olduğunu anlamaya çalışıyorlardı. Kalbi normalden daha hızlı bir şekilde attığı için ona bir serum hazırlayıp içine sakinleştirici eklediler. Sami'i sedyeyle odasına götürdüler. Yatağına yatırıp nabzının normal hıza düşmesini beklediler.
Sam'in nabzı normale düştü. Hemşire birkaç saate uyanır deyip odadan çıktı.

Samle odada yalnız kaldım onu izledim gözleri kapalıydı. Tatlı ve saf yüzünü inceledim. Benim için hayatını riske atmıştı daha adımı bile bilmiyordu. Elimi yanağına değdirip okşadım. Yanağını elimden çekip elini tuttum. Eli soğuktu elini ısıtmak için iki elimde kullandım. Sam yavaşça gözlerini açtı ellerimi hemen çektim.
"nasıl hissediyorsun benim kahramanım?" gülümsedi.
"hastanedeymişim gibi hissediyorum." Bende gülümsedim.

Sam: biraz su getirir misin?
tamam getiririm dedim ve koridora çıktım su otomatından su aldım. Odaya geri geldiğimde sam baygındı rengi atmıştı ve bir kız başında ışıklar saçarak bir şeyler yapıyordu.
Ne yapıyorsun! Dedim.

"Görmüyor musun arkadaşını kurtarmaya çalışıyorum."

Arkadaşlar lütfen oy verirseniz sevinirim.

Hikaye hakkındaki yorumlarınızı esirgemezseniz :*

YETENEKLİ boyxboyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin