Eve vardım kapıyı annem açtı hiçbir şey olmamış gibi gülümsedim ve hemen kendimi odaya atıp kapıyı kilitledim. Odamın banyosuna girdim oranın da kapısını kilitledim kendimi güvende hissetmek için bunu sık sık yaparım.
Sarıya kaçan kumral saçlarımı düzelttim. Savaşta yalpalanmışlardı hem de her bir teli elim saçlarımdan boğazıma indi. Boynum kemer izi gibi duruyordu bunu annemin fark etmediğini umdum. Beyaz tenliydim. Beyaz ve hassas bir cildim vardı bu yüzden hangi cisimle boğduysa artık çok belli oluyordu.
Kıyafetlerimi çıkardım önce kazağımı sonra kotumu. Sıcak suyu açıp altına girdim biraz yaktı ama sonra alıştım. Tenimi yakmasına izin verdim. Ancak o zaman bugün yaşadığım kötü anıyı hafifletebilirdim. Şimdilik suyun bedenimdeki ve ruhumdaki kirleri atmasına izin verdim. Ancak o zaman durgunluğa, duruluğa erişebilirdim. Suyu kapattım pijamalarımı giydim ve yattım.
Sabah beni uyandıran dijital saatimi susturmaya yeltendim ama başaramadım. Ayağa kalkıp alarmı kapattım. Normalde aç olurdum ama bu sabah canım hiçbir şey yemek istemiyor. Sanırım nedenini biliyorum. Üstümü giyinip okula gitsem iyi olacak okul modunda değilim ama en azından kafam dağılır. Yani umarım.
Ben üstümü giyerken size ailemden bahsedeyim. Ailem henüz özel gücümü bilmiyor bunu onlara söylemek istemedim. Beni ucube sanıp evden atmalarından korktum. Aynada kendime baktım hazırdım. Saçlarımı yapamayacağım için bere geçirdim. Altıma siyah dar kot ve üstüme sarı sweatshirt geçirdim. Çantamı sırtıma taktım gitmeye hazırdım.
Hiçbir şey olmamış gibi sadece dün geçtiğim caddeden geçmeyecektim o kadar. Okula varıp ikinci derse yetiştim. Ders biyolojiydi hocadan özür dileyip yerime oturdum. İnsan DNA'sını anlatıyordu ama ben daha ne kadar kaçarak yaşayabilirdim merak ediyordum. Benim gibi olan çocuklardan birini bulmayı umut ediyordum.
Düşünceler gelip giderken kafamı sıraya koyup uyudum. Bir süre sonra zilin sesine uyandım. Hayır bu okul zili değildi! Ve ben okulda değildim! Karşımda bir adam vardı tam emin değilim ama sanırım on sekiz yaşında öyle hissettim. " bir aksaklık oldu" dedi. "sen kimsin ve ben neredeyim?"
korkmuştum ama belli etmemeye çalıştım. " sakin ol seni bulup öldürdüğüm zaman bu soruların hiçbir gereği kalmayacak" göz bebeklerim büyüdü, beni öldürmek mi? Sağlam bir adım atıp korkumu belli etmemeye çaba sarf ettim. " ha ha sen benim kim olduğumu biliyor musun? Sen beni öldüremezsin" sesim titremişti umarım bunu fark etmemiştir. "konuşurken bile sesin titriyor. Acınası" siktir fark etmiş. "gücüne güveniyorsun ama aynısı bende de var. Üstelik senden daha güçlüyüm. Gücümün tam potansiyeline kavuşmak için seni öldürmem gerekecek" donup kaldım. " tam potansiyel mi? Peki ben seni öldürürsem nasıl olur?" bu adamdan korkuyordum ama benim gibi olan bir tek de o vardı. " o zaman senin potansiyelin artacak. Sahte ölüm iblisi!" n-ne "ö-ölüm iblisi mi? Ben mi?"
hayır beni korkutmaya çalışıyor buna izin vermemeliyim. İşte şimdi sinirlendim beni aptal yerine koyuyordu ve bana iblis deme cüretine giriyordu. Korkum sinire dönüşmüştü ve savaşmak istiyordu şimdi, burada ona kimin patron olduğunu kanıtlamak istiyordu. Bağırarak konuştum. " bana ölüm iblisi deme!" geri geri ayağı kaydı bana şaşırmış gibi bakıyordu.
Tahminimden kısa bir süre sonra şaşkınlığının yerini nefret dolu gözler aldı. Öfkesi yüzünden okunuyordu. Ellerini tıpkı benim yaptığım gibi öne doğru kaldırdı ve bağırmaya hazırlandı. Savaş istiyordu. Bende öyle! Aynını ben de yaptım ikimizde çığlık atmaya başladık. Ama ben saniyeler içinde arka arkaya uçtum ve ormanın içine doğru girdim. Bir ağaca tosladım.
Ve orada uyandım. Gözlerimi açtım tekrar okuldaydım. Terlemiştim, hızlı nefes alıp veriyordum. Gördüğüm şeyin bir rüyadan ibaret olmadığını biliyordum. Bu bir mesajdı peki ya o kimdi? Siyah saçlı, kahve gözlü ve esmer tenli. Bir kez daha geleceğini biliyordum. Beni öldürmek istediği açık ve netti ciddi olduğunu ispatlamış ve ben ona karşı savaşta yenilmiştim. Gerçek hayatta karşıma çıksa beni öldürürdü. Acaba beni yakalamaya çalışan adamlar, beni ölüm iblisine mi götürecekti? Bu benim bilinçaltım. Bilinçaltımı nasıl kontrol edebilirdi?
2. Bölüm daha mı heyecanlı oldu ne?
Hayır hayır sonraki bölüm daha heyecanlı ;)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YETENEKLİ boyxboy
خيال علميHerkes de olmayan olağanüstü güçler! Bu güçlerin peşinde olan adamlar! Unutulmayacak aşklar, büyük ihanetler. Sevdiklerini korumak için bu yolda ölenler! Hepsi ve daha fazlası bu hikayede!