Yok Artık

691 28 2
                                    

1 Hafta Sonra:

Ekinle kahve için buluşup üstüne sadece yayınlarda onunla oyuna girmiştik. Pek konuşmamıştık, tek diyaloğumuz takımdakilere sövmek olmuştu. Bugün Janset dönüyordu, havalimanından İzelle beraber onu almaya gidecektik. Aynada son kez kendime bakıp aşağı indim. 

"Günaydın hanfendi. Pek neşesizsiniz, Janset hanım geliyor. Şu yüzündeki sirkeci ifadesini bırak" diye hayıflandı İzel. Pufflayıp ayakkabı dolabını açtım. "Senin yakışıklıdan haber yok mu ?" diye sorduğunda hayır anlamında başımı salladım. "Yaa Gökçe konuşmayan haline alışkın değilim bir sesini duyayım ya ?" dediğinde Lilith yattığı yerden havladı. 

"Benim yerime konuştu ha ?" dedim tek kaşımı kaldırıp. 

"Ah bide bu deliyi alcaz dimi arabaya. Off. Lilith gel buraya, Janset'i almaya gidiyoruz" dediğinde İzel, Lilith kulaklarını dikip bize baktı. Koltuktan inip halının üstünde gerindikten sonra yanıma geldi.

"Hangisini giyeyim bugün kızım?" diye sorduğumda patisi bacağıma yapıştırdı. "Anlaşılan yine kendi kararımı kullanıp jordanları giyiyorum" diye kendi kendime konuşup ayakkabılarımı kapının önüne attım. Kapının yanındaki askılıktan tasmayı alıp Lilith'in boynuna geçirdim gerekli sıkılığı ayarlayıp uzatmasını da elime aldım. 

"Çantanı al Gökçe" diye yukardan bağıran İzel'e ofladım. 

"Ya yukardasın İzel. Getirsene uğraştırıyorsun" dediğimde güldü. Aşağı haldır haldır inip çantamı bana verdi. 

"Hadi giy ayakkabılarını. Ben vercem Lilith'i sana." dediğinde güldüm. İzel'in gerçekten bize annemiz gibi yaklaşması iyiydi. Derken telefonum çalmaya başladı. Aral..

'Efendim'

'Janset geliyor bugün. Buluşucaz mı ?' diye sorduğunda elimin içi ile alnıma vurup Lilith'e baktım. 

'Evet evet.' dedikten sonra İzel'e baktım. Telefonu kendimden uzaklaştırıp "sen napıcan bugün" diye sordum. 

"Arıkan'ın yanına gidicem. Mezuniyet işlemlerini halledicez beraber, sonra akşam yemek yicez, onda kalıcam noldu ?" 

"Arallarla buluşucaz bugün. Lilith'i napıcaz" dediğimde Aral telefondan bağırdı. 

'LİLİTH'İ kabul eden bir yerde otururuz canım. Ama göğüs tasmasını alın nolur nolmaz' diye ikaz ettiğinde İzel'e gülümseyerek baktım. 

"Göğüs tasması mı ?" diye sorduğunda evet anlamında başımı salladım.

..

Evden zor bela çıkmıştık. Havalimanına girdiğimiz sırada Janset aradı.

'Nerdesiniz, size doğru geleyim' 

'İzel geliyor seni almaya, biz kızımla arabada bekliyoruz' dediğimde kıkırdayıp telefonu kapattı. 

"Ben gideyim içeri o zaman. Telefonumu da alayım. Sen bekle burda" diyip arabadan indi İzel. Güldüm. Telefonu elime alıp tekrar instagrama girdim.

 Telefonu elime alıp tekrar instagrama girdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kapat IşıklarınıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin