Hatırlatma
Jm : Özrünü bir şartla kabul ederim
Rs : Neymiş o
Jm : Bir özür öpücüğü
Dedi ve bana doğru yaklaşmaya başladı . Şaşırmıştım çünkü böyle bişey beklemiyordum. O bana doğru her bir adım attığında ben de geriye doğru bir adım atıyordum . Ağacın içine girmeme çok az kalmıştı. Dudağıma doğru yaklaştı ve dalga geçer gibi gülmeye başladı.
Jm : Seni gerçekten öpüceğimi mi sandın
Jm : Seni görmeye , sesini duymaya bile tahammül edemezken
Hiçbir şey söyleyememiştim .Tamam bu biraz acıtmış olabilir kalbimi . Belki de haklıdır kendi öz annem beni sevmemişken ben kendimi sevmemişken başka birinin beni sevmesini nasıl bekleyebilirdim ki .Bana son bi kaz alaycı bi bakış attı ve gitti.
Orda tek başıma kalmıştım . Hiçbir şey yapmadan öylece duruyordum. En sonunda eve doğru yürümeye karar verdim. saat sabahın altısıydı .
Umarım evdekiler uyanmamıştır . Dün akşam ki şeyden sonra onları gördüğümde olacak şeyleri az çok biliyordum . Bana aynı şeyleri söyleyip konu kapanmış gibi davrancaklardı . Her zaman aynı şey olurdu . Bugün okula gitmemeye karar verdim . Bütün günü kendime ayırıp toparlanmalıydım.
Çantamı aldıp içinden kitapları çıkarıp birkaç kıyafet , aburcubur ve para koydum . Yanlış anlamayın evden kaçmıyordum . Sadece kafamı toparladıktan sonra geri gelicektim. Hemen üstüme bişeyler geçirdim ve evden çıktım .
Rose un Giydiği
Evden hızlıca çıktım . Şehir çok sessizdi ve ben sessizliğe bayılırdım. Kulaklığımı taktım ve yürümeye başladım .
Kolayca bunalıyorum.
Anksiyetem beni suskunlaştırıyor
Konuşmaya çalıştığımda.Sözler üzerime , üzerime geliyor.
Kendim değil , başka biriymiş gibi Hissediyorum.
Bunalıyorum.
- Overwhelmed
Bu şarkı sanki bana yazılmış gibiydi .
Biraz daha yürüdükten sonra ayaklarım beni yine aynı yere getirmişti . Ne zaman kendimi kötü hissetsem buraya gelirdim . Bir zamanlar kendimi en mutlu hissettiğim yere.Öz ailemle bu ormana pikniğe gelirdik . Tabi o zamanlar beni severlerdi . Ya da ben öyle sanırdım . Ama artık burası piknik alanı değil , sadece ıssız bir ormandı . Kimse olmazdı . Bura hala anılarımdaki gibiydi . Çantamı kenara bıraktım ve gölün kıyısına oturdum . Ayakkabımı çıkardım ve ayaklarımı suya soktum . Huzuru bulduğum tek yer olabilirdi.
Huzurum iki dakika sürdü sadece. Bianda telefonum çaldı . Arayan kişi lisa ydı. Kahretsin ona okula gelmiyeceğimi söylemeyi unuttum . Kesin kapının orda beni bekliyordur. Telefonu açmazsam beni öldürürdü. Açınca da ölücektim o yüzden açmaya karar verdim.
Rs :Aa en sevdiğim arkadaşım aramış
Ls : Gerizekalı nerdesin sen , ailen ne kadar merak etti haberin var mı
Yalan söylediğini biliyordum . Ben bile ne halde olduğumu merak etmezdim . Sadece beni önemsediklerini düşünüyüm diye böyke söylemişti .
Ls : Rose orda mısın
Rs : Yalan söyleme lisa , beni merak etmediklerini biliyorum
Ls : Neden yalan söylüyüm , Sen benim en yakın arkadaşımsın
Rs : Beni merak etmenize gerek yok , ben iyiyim
İşte şuan yalan söyleyen kişi bendim .
Ls : Çabuk nerde olduğunu söyle , yanına geli-
Daha cümlesini bitiremeden tae telefonu elinden almıştı.
Tae : Rose beni bu mallarla bırakıp nereye gittin
Ls : Sensin o mal , ver telefonumu bana
İkisinin tartışması komiğime gitmişti. Ve istemsiz güldüm gülmemde iki saniye sürmüştü ki telefondan başka bi ses duydum.
Jm : İlgi çekmek için intihar bile eder bu gerizekalı kız
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın ♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sorry | Jirose
General FictionJm : Bir şartla özürünü kabul ederim Rs : Neymiş o Jm : Bir özür öpücüğü