0.1

1.2K 138 606
                                    

Sevdiğiniz kısımlara 💙 bırakmayı unutmayın. Umarım severek okursunuz 💕

Yayım Tarihi: 17.09.2020

Sizlerde okuduğunuz tarihi bırakın lütfen 💙

İyi okumalar

***
GERÇEK BİR OLAYIN KURGU HALİDİR.
***
Bu kadar çok ağlamazdım ben, gözlerimin altı mosmor şimdi. Yorgun gözüküküyormuşum üstelik. Cesedim dahi sahipsiz bırakılmış... 🍃

***
 
Kalbi bütün bedeninini titretecek şekilde sarstıntıyla atarken telefonu sıkı tutmaya gayret gösterdi. Aylar önce ona biri böyle bir şey yapacağını söylese, güler geçerdi ancak işler şuan çok farklıydı onun için. Çevresinden çok ailesine karşı bakışı çok değişmişti mesela, artık kendisini iyi hissedecek sebepler bulamıyordu.

Dudağını hafiften ısırdı, bir hastane odasında annesi koltukta pek de halinden memnun olmayan bir şekilde uyurken o, aylardır hayranlıkla takip ettiği kişiye mesaj atacaktı. Kim derdi ki tesadüfen girdiği canlı yayında görür görmez kalbinden vurulacağı kişiyi göreceğini? Veyahut kim derdi ki aylardır sessiz sedasız onu takip ederken hakkında her şeyi öğreneceğini ve mesaj atsa kolaylıkla görülebileceğini, çünkü az takipçili biri olduğunu...

Şans ve biraz kaderin kendisiydi onu tanımasına sebep olan. Ancak vedaları, kader yerine kızın tercihine bağlıydı.

'Aşkın Dışında Kalanlar' hesap adına bakıp tebessüm etti, onu ilk tanıdığı hesap bu olsa da o, kişisel hesabını yazıp mesaj kısmına girdi ve kalbi kulaklarında atarken parmaklarını gezdirdi.

'' Kalbim acıyor... '' kaşlarını çattı, yazdığını sildi.

'' Keşke 'biz' olabilme şansı-... '' yazmadan sildi. Bir an durdu ve ne yazacağından emin oldu.

'' Sesinle intihar edebilir miyim? '' beklemeden mesajı gönderdi, çünkü biliyordu ki beklese vazgeçebilirdi. Ve çok iyi biliyordu ki artık vazgeçemezdi, geriye dönüşü yoktu. Her sabah uyandığı bu hali artık tahammül edilmeyecek bir hale bürünmüştü, sanki her soluğu kendinden daha çok nefret eder hale getiriyordu onu.

Telefonun ekranını kapattı ve derin nefesler aldı, aklına telefonundaki fotoğraflar geldi. Hani canlı yayınına her girdiğinde aldığı ekran görüntüleri... 'Keşke' diye geçirdi içinden, 'Keşke o hayran olduğum ses şimdi burada olabilseydi de, mesaj atmak yerine canlı canlı dinleme şansım olsaydı.'' güldü kendine acı acı.

Stresten kendine gelmek için yüzünü yıkamak içinden gelse de bacaklarına bakıp vazgeçti. İki hafta oluyordu bacağı kesileli fakat alışmak kenarda dursun, o günden sonra her şey değişmişti onun için. Protez bacağını takmak için efor sarf ediyordu, o bununla uğraşırken annesi dahil ona acıyarak bakan bütün gözlerden nefret ediyordu. Hayat ondan kanatlarını almıştı, bu da yetmezmiş gibi bir de umudunu da yanında götürmüştü. Eskisi gibi koşmak veya voleybol oynamak bile uç isteklerdi artık onun için.

Bütün bunlar bir köşede asılı kalsın, belki ailesi yanında olsaydı böyle kötü hissetmeyecekti. Sanki onların kızı değilmiş gibi hissediyordu hep, onu masraf olarak görüyorlardı. Belki annesi o uyurken,

'' Ölecek mi ölmeyecek mi, belli bile değil. O kadar ameliyat oluyor ama sonuç bize pahalıya patlayacak gibi duruyor. '' demeseydi eğer, aldığı kemoterapilerden ötürü böyle düşündüğünü kendine söyler ve ikna ederdi kendini. Ancak babası her yanına geldiğinde bakışlarıyla bunu oldukça hissettiriyordu, protez bacağının pahalı oluşu hakkında uzun uzun nutuklar çekmişti zira. Oysa bunlar onun kabahati değildi ki, o da istemezdi ailesine yük olmayı.

Tutsak / Tek Bölümlük Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin