12.

359 17 6
                                    

Chanyeol: Sence o çocuk kim poke?
Poke: (Chanyeol'un sesiyle) Seni aldatıyor.
Chanyeol: Olabilir Poke, ama emin değilim. Öyle bir şey yapmaz asla. Yapar mı?
Poke: Yapmaz da o zaman o kimdi?
Chanyeol: Of of bende bilmiyorum.
Yuna: Ben biliyorum galiba Poke.
Chanyeol: Yuna ne zaman geldin?
Yuna: Poke ben asla sevdiğimi aldatmam. Joon'dan bahsediyorsun galiba Poke.
Poke: Evet. O kimdi?
Yuna: O bizim fotoğrafçımız, aramızda az bir yaş farkı var. Ama arkadaş gibi konuşmamızı istedi. Çekimden sonra kafeye gittik. Eternity artı Joon.
Poke: Eternity kim?
Yuna: Bizim grubun adı. Peki Poke sen bana küs müsün?
Poke: Yani çok kızgın değilim ama sakin de değilim. Neden fotoğrafçınız ile kafeye gittiniz?
Yuna: Teklif etti bizde kırmadık. Sonra da şirkete gidip ses çalıştık.
Chanyeol: Öyle olsun ama yine de bana bunu önceden söyleyebilirdin, mesela seni aradığım zaman!
Yuna: Üzgünüm o anda kafede bir sürü kişi vardı, seni de Chanyeol ❤️ diye kaydettim. Telefon masa da duruyordu. Bir anda ne yapacağımı şaşırdım. Üzgünüm zaten bugün kızlar ile de kısa bir şekilde tartıştık.
Chanyeol: Neden? Ne oldu?
Yuna: Jimin Oppa'nın beni iğrenç insanlardan sandığını onlara söylemedim, sadece öyle olması gerekti dedim. Dün Jimin açıklayınca neden söylemediğini sordular.  Kısaca biraz tartıştık ama şu anda iyiyiz. Kızma ama Joon'un da muhabbeti iyi. İyi birisi.
Chanyeol: Yuna aşkım herkese böyle güvenme, nasıl birisi olduğunu bilemezsin. Ve bir daha başkaları ile bir yere gidince bana da yaz veya söyle bende aramamayım. Tamam mı?
Yuna: Hayır istediğin zaman ara. Sen yanımda yokken sesini duymak iyi geliyor. Zaten açıklamayacak mıyız?
Chanyeol: Onu seninle konuşmak istiyorum. Bebeğim açıklamayabiliriz, bu senin ve şimdiki kariyerin benim ve benim kariyerim için de doğrusu bu olabilir.
Yuna: Ama biz ne olacağız? İnsanların aşkımız öğrenmesi daha doğru olmaz mı?
Chanyeol: Bak şimdilik saklayalım. Daha fazla nefret alabilirsiniz, biliyorsun nefretleri sonu nadiren de olsa intihar ile bitiyor. Lütfen canım bekleyelim debutunuz olacak sen Jimin'e sarılıp nefret alıyorum diyip ağlayan kişi değil misin?
Yuna: Evet öyle ama-
Chanyeol: Nefret almanı en çok ben istemem, sevdiğim insanın nefret alması yerine kendim nefret alırım. Ama bak debutunuz olacak sana neler diyeceklerini sen biliyorsun.
Yuna: Peki aşkım ama lütfen istediğin zaman beni ara, istediğin zaman mesaja at. Yanımda olduğunu hissetmek istiyorum.
Chanyeol: Tabiki de aşkım. Bunu sana aldım Poke.
Yuna: Ayy çok teşekkürler bunu her yere götüreceğim. Bunu görünce seni hatırlayacağım.
Chanyeol: Seni seviyorum ve seni istiyorum.
Yuna: Bende hemde her anımda istiyorum.

Chanyeol kalktı kapıyı kilitledi bana pis pis bakmaya başladı.
Yuna: Ne yapıyorsun Chanyeol?
Chanyeol: Ne yapmak istediğimi biliyorsun, sende istiyorsun.
Yuna: Chanyeol abartma daha sevgili olmamızın üstünden bir gün geçti.
Chanyeol: Bekle burada geliyorum.

Kapıyı açtı aşağı indi. Bir kaç dakika sonra geri geldi. Kapıyı tekrar kilitledi. Bana doğru yürümeye başladı, bende korkudan geriye doğru gidiyordum. En sonunda duvar da beni yakaladı. Öpüştük uzun bir süre öpüştükten sonra üstümüzü çıkartıp işimizi hallettik.

Bir saat sonra sırayla duşa girdik. Üstüme onun bir tişörtünü giydim altıma da bir şort giydim. Onun gelmesini beklemeden salona indim. Hiç birinin yüzüne bakamıyordum.
Kai: Noona naber?
Yuna: İyi işte.
Kai: Aç mısın? Size de yemek ayırdık.
Chanyeol: Teşekkürler, tabi bizde yorulduk yemeğe ihtiyacımız var.
Chen: Utandırmayın kızı. Yuna gel sen ben sana yemeğini vereyim. Chan sende gel ye istersen.

Yemeğimi alıp salona gittim, film açtık. Hem film izliyordum hem de yemek yiyordum. Baekhyun yanıma geldi, bana sarıldı. Yemeğimi yedim kalktım tabakaları yıkarken  Kyungsoo bana seslendi.
Kyungsoo: Yuna telefonun çalışıyor.
Yuna: Chan aşkım telefonuma bakar mısın?
Chan: Jungkook arıyor.
Yuna: Tamam sen aç.

Tabağı yıkadım. Yanlarına gittim. Chan çoktan sohbete dalmıştı.
Yuna: Chanyeol aşkım istersen ver telefonu ben de konuşayım.
Chanyeol: Tabiki. Görüşürüz Jungkook. Görüşürüz Chanyeol.
Yuna: Naber küçük?
Jungkook: Gerçekten mi? Hala mı ya?
Yuna: Sen her zaman benim küçüğüm olacaksın. Bunu böyle bil. Eee ne oldu neden aradın?
Jungkook: Sesini özledim Noona. Bunlar benimle ilgilenmiyor canım sıkılıyor.
Yuna: Öyle desene küçük, o zaman istediğin kadar konuşuruz.
Jungkook: Teşekkürler Noona.  Eee siz nasılsınız Chanyeol ile? Bugün yorulmuşsunuz beraber bir saat boyunca.
Yuna:Ne-ne ne demek yorulmuşsunuz?
Jungkook: Anladın işte Noona, yemek yemeden önce odada yorulmuşsunuz.
Yuna: Anlattı mı yani? Bak eğer sende onun gibi olursan, böyle pis olursan gelir seni döverim ona göre. Takılma sen Chanyeol ile. Yoksa Noona'nan falan olmam bilmiş ol.
Chanyeol: Neden benimle takılmıyormuş?
Yuna: Seninle sonra görüşeceğiz! Anladın mı Jungkook?
Jungkook: Peki Noona, sevgili yapmayı düşünürsem ilk önce kızı seninle tanıştıracağım.
Yuna: Evet.
Jungkook: Neyse Noona teşekkürler benimle konuştuğun için.
Yuna: Lafı bile olmaz. İstediğin zaman ara. Görüşürüz.
Jungkook: Görüşürüz.
Telefonu kapattım Baekhyun'un bacaklarına uzandım.

Chanyeol: Aşkım benim bacaklarıma uzansana!
Yuna: Hayır. Sen onu bugün olanları gidip Jungkook'a anlatmadan önce düşünseydin. Jungkook bütün gruba gider söyler.
Baekhyun: Nasıl yani sizin sevi*tiğinizi Jungkook'a mı anlatmış? Oha!
Chanyeol: Ya tamam söyledim ama çok fazla söylemedim. Üstü kapalı söyledim. " Biraz önce Yuna ile benim odamda çok yorulduk" dedim. O kadar.
Yuna: Of of ben yatmaya gidiyorum. Kai bugün senin odanda uyuyabilir miyim?
Kai: Olur.
Chanyeol: Ama aşkım!
Yuna: İyi geceler herkese. Yarın görüşürüz.
Xiumin: Yarın yeni şarkımız çıkıyor unutma.
Yuna: Kaçta çıkıyor?
Suho: Öğleden sonra 3'te.
Yuna: Tamam. İyi geceler.

Koşturarak Kai'nin odasına gittim. Yatağa atladım ve uyumaya çalıştım. En son hatırladığım Chanyeol'un beni terk etmesi ve orada öylece kalmam. Kanlar içinde.

Sabah uyanıp Chanyeol'un odasına gittim. Bebek gibi uyuyordu, onu uyandırmak istemedim ama korkuyordum. Bende hemen yanına atladım.
Chanyeol: Sen  kim- Aaa bebeğim sen mi geldin? Gel.
Yuna: Aşkım çok iğrenç bir kabus gördüm. Sen beni terk ettin, beni orada bıraktın o adamlar ile. Yerlerde kanlar vardı. Chanyeol beni bırakmayacaksın dimi?
Chanyeol:Tabiki de asla bırakmam. Sen gel sarıl bana. Hh şöyle bir daha da bensiz uyuma sana yaramıyor. Bu sadece bir kabustu asla gerçekleşmeyecek bir kabus. Seni asla bırakmam sen benimsin ve bu sonsuza kadar böyle kalacak.
Yuna: Hep yanımda ol söz mü?
Chanyeol: Söz. Gel buraya benim bebeğim.

Beni kendine çekti ve dudaklarımdan öptü, o anın hiç bitmesini istemedim. Keşke şu anda zaman dursa ve biz hep böyle kalsak. - Biraz iğrençleşelim, okumak istemeyen diğer paragrafa geçsin- Dilini benim ağzıma soktu, ilk başta çekingen davrandım ama daha sonra benim de bunu istediğimi fark ettim. O kadar sert dudağımı ısırdı ki dudağım kanadı. Bir yandan da elini belime doğru indiriyordu. Şortumu çıkardı, daha sonra eliyle tişörtümün içinde gezinmeye başladı. Her yerime dokunuyordu, bedenimi sonuna kadar  keşfetmek istiyordu. Bende bunu kabul ettim. Daha sonra dudağını benden ayırıp boynuma getirdi ve kendinden izler bırakmaya başladı. Her bir iz de canım daha da acıyordu ama eğlenceliydi ve sonuna kadar bende bunu istiyordum.

Bir saati böyle geçirdik daha sonra duşa girdik, ben biraz makyaj yaptım. Salona inerken bana baktı.
Chanyeol: Ya sanki biraz fazla iz bırakmışım.
Yuna: Hala mı gözüküyor. Ben makyaj yapmaya gidiyorum.

Aynanın karşısına geçip makyaj yaptım. İzleri artık gözükmüyordu ama dudağım hala kanıyordu. Onunla uğraşmadan salona indim.

BTS + Exo & Y/NHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin