BTS + Exo & Y/N

2.

Y/N: Ben eşyalarımı almaya gidiyorum. Biriniz bana evin konumunu atabilir mi?
Jungkook: Ben atarım. Attım, istersen seninle geleyim yardım edeyim.
Y/N: Yok gerek yok zaten fazla bir eşyam yok. Sen ay pardon diğerlerini unuttum. Siz gidin ben gelirim.
Taehyung: Zaten seni bekleyecek değiliz.
Y/N: O gün ağlayan grup bunlar olamaz neyse gidin.

Eşyalarımı alıp eve gittim, Jin kapıyı açıp içeri girdi. Çokta umrumdaydı, J-Hope yanıma gelip beni odama götürdü, eşyalarımı yerleştirip salona indim.
Y/N: J-Hope Oppa yemek yediniz mi?
J-Hope: Yemedik daha.
Y/N: Tamam ben şimdi hazırlayacağım. Beraber bir yemek yiyelim.
Jungkook: Teşekkürler Noona. Yardım ister misin?
Y/N: Olur eşyaları bulmam uzun sürecek.

Beraber mutfağa girdik, ben güzel bir yemek yapıp tabaklara koyup masaya yerleştirdim. Ben yokmuşum gibi konuşmaya devam ettiler.
Suga: Ya tamam kızı tanıyoruz ama hareketlerinden belli altımıza girmek istiyor.
Namjoon: O kadar hareketlerinden belli değil ama bence de.
Jungkook: Hyung abartmıyor musunuz?
Jin: Sen karışma Jungkook. Sen zaten neden onu korkuyorsun? Onu bir türlü anlamadım.

O anda öksürdüm, elimle tabakaları işaret ettim. J-Hope Oppa ve Jungkook masaya oturdu. Beraber yemek yedik, daha sonra ben odama gittim. Bilgisayarı açıp film izlemeye başladım. Sonra Jungkook içeri girdi.
Jungkook: Y/N biz biraz dışarı çıkıyoruz gelmek ister misin?
Y/N: Yok ya keyfim yok, ben film izleyeceğim.
Jungkook: Sen bilirsin Noona. Sen Hyung'larımı kafaya takma. Alışacaklar sana.
Y/N: Merak etme kafama takmadım. Neyse size iyi eğlenceler.

Onlar dışarı çıktı, bir kaç dakika sonra mutfağa gittim. Beş tane kirli tabak vardı. Yemek tenceresinin dibi gözüküyordu. Kendi kendime güldüm, mutfağı topladım. Salona gittim, televizyon da film aramaya başladım koltuktan kalktım buzdolabını açtım bir not vardı.

" yemek için teşekkürler, aç olduğumuzu için yedik. Yani bir yerlerin havalanmasın!!"

Zaten ben neden sevindiysem, yürüyen ego hepsi. Sakinleşip koltuğa uzandım. Film bittiğinde kapı açıldı. Ellerinde torbalar vardı.

Jungkook: Noona uyumadın mı sen daha?
Y/N: Uykum yok ya. Neyse gelsene film izleyelim. İron Man var.
Jungkook: Neee kay çabuk yana. En sevdiğim film.
Y/N: Biliyorum. Zaten başladığını görünce aklıma direk sen geldin.
Jungkook: Tabiki de başka kimse gelemez.

Gülüştük, sonra oturup filmi izledik. Film bitince Jungkook omuzumda uyuya kalmıştı. Onu taşımak istedim çok ağırdı. Bende koluna girdim onu yatağına yatırırken bende yatağa düştüm o anda Suga Oppa'yı gördüm.
Suga: Ben dedim altımıza girmeye çalışıyor diye, bak Jungkook'dan başlamış.

Önüne geçtim. Boyumuz aynı olsun diye parmak ucumda duruyordum.
Y/N: Senin o beynin de düşündüğün şeyleri aklımdan bile geçirmedim. Ve eğer öyle birşey yapmaya istekli olsam bu halimiz de hepiniz ile yapardım. Nasıl olsa hepiniz sarhoş olmuşsunuz.
Suga: Ben dedim istiyorsun diye. Ama dinleyen yoooo-

Üstüme düştü, aynı boyda olduğumuzu için dudağı dudağıma deydi. O anda Jimin önümüzden geçti.
Jimin: Birdi yetmedi iki mi oldu?

Suga Oppa'yı üstümden çektim, sonra Jungkook'un yanına yatırdım. Jimin'in karşına geçtim.
Y/N: Sana ne yoksa sende mi beni öpmek istiyorsun? Bunu söylemeyen yeter.
Jimin: Iyy pislik seni!
Y/N: Eğer şu anda karşımda o gün tanıştığımız Jimin olsaydı, bunu dediğim de hiç de gerçeklik payı oldmadığını bilirdi. Ama gerçekten şöhret sizi çok değiştirmiş yürüyen ego olmuşsunuz hepiniz.

Ayağına basıp J-Hope Oppa'nın yanına gittim, yanağını öpüp odama çıktım. Uyumak istiyordum ama olmuyor beynim gereğinden fazla dolu. Ağlamaya başladım, ben onlara ne yaptım? Neden beni yanlış anlıyorlar? Benim ne suçum var? Ben ki gruba girmek istedim? Ama ben sadece önüme odaklanacağım, onlar umrumda değiller. Bütün gece ağladım, bu beni rahatlatmıştı. Sabah kalktım hemen kendime bir şeyler hazırlayıp şirkete gittim, yoga yapmaya başladım. Bu beni sakinleştiriyordu. Daha sonra pratik yaptım. Bütün gün kimse beni aramamıştı. Bu benim de işime geldi, odaklanarak pratik yaptım. Rap de çalıştım. Daha sonra ne kadar ayaklarım ters gitmek istese de yurda döndüm. Kapıyı çaldım, kapıyı Jimin açtı, açtığı gibi bana sarıldı. Sesi ağlamaklıydı.
Jimin: Y/N seni ne kadar merak ettik haberin var mı? Neden kimseye haber vermeden evden ayrıldın?
Y/N: Bunları söyleyen kişi benim altınıza gireceğimi düşünen kişi mi? Yoksa yanlış mı görüyorum?
Jimin: Evet, çünkü sen bizim grubun her ne kadar istemesek de bir üyesisin. Ve seni merak etmememiz normal. Yoksa egon kabarmasın.
Y/N: Bunu evet seni çok merak ettik, neden haber vermedin, senin için endişelendik diye algılayıp günüme devam ediyor olacağım. Neyse hepiniz uyuyordunuz ki bu normal dün gece hepiniz içip eve geldiniz. Neyse bende şirkete gittim, yoga ve pratik yaptım. Yani sizin anlayacağınız şekilde konserler de falan sizi kötü göstermemek için çalıştım.
Namjoon: Aferin iyi aklı etmişsin.
Y/N: Teşekkürler oppa, şimdi ben yemek yapayım nasıl olsa dün tencereyi bitirmişsiniz. Kızmayın onlara ben tabakaları gördüm. Siz oturun ben mutfağa giriyorum.
Jin: Sen git odana dün zehirleniyorduk lan.
J-Hope: Sen onları önemseme, çok güzle olmuştu yemek.
Y/N: Teşekkürler oppa. Ben odamdayım, yemeğe beklemeyin diyeceğim zaten beklemeyeceksiniz. Ben yiyip geldim.

Hemen odama girdim, bugün ki konuşmamız daha iyi geçmişti hafta sonu konser vardı. O yüzden yakın zamanda beraber pratik yapmamız gerekiyordu. Duşa girip aşağı indim, kendime tost yapıp yedim.
Y/N: Bence yarın beraber pratikte yapalım. Jungkook ve J-Hope Oppa, sizce uygun mu?
J-Hope: Bütün grup beraber çalışalım. Hafta sonu konser var, beraber çalışmalıyız. Sen şarkılarda ki yerlerini biliyor musun?
Y/N: Evet bugün ona da çalıştım. Yavaş yavaş onları da ezberliyorum. Yarın söylerim dinlersiniz. Olur mu?
Jungkook: Olur sesini merak ediyorum.
Y/N: Jungkook Avengers izleyelim mi? J-Hope Oppa istersen sende gel.
J-Hope: Siz ister misiniz?

Taehyung ister gözler ile bakıyordu, diğerlerini bakınca hemen başını eğdi.
Y/N: Tamam hadi gelin, benim odada izleyelim. Daha rahat oluruz.

Benim odama çıktık. Yatağa atladık. Beraber film izledik sonra J-Hope Oppa lafa girdi.
J-Hope: Y/N gerçekten üzülüyor musun onların dediklerine?
Y/N: Nereden çıkardın Oppa?
J-Hope: Dün geceki sesleri duydum. Ağladın bütün gece. Bak eğer üzülüyorsan ben onlar ile konuşurum.
Y/N: Tamam dün gece ağladım. Çünkü bunu neden yaptıklarını bulamadım. Bütün gece düşündüm. Neden? Neden beni öyle birisi olarak düşünüyorlar? Hepiniz ile önceden zaten tanışmışlığımız var, benim öyle birisi olmadığımı biliyorlar ama neden yaa?
Jungkook: Noona üzülme, onlar sana alışacaklar. Sen sadece sabret.
Y/N: Umudumuzu kaybetmek istemem ama bence öyle bir şey olmayacak. Beni hep öyle birisi olarak düşünüyorlar. Bugün Jimin ağladı, üzüldüm mü dedim. Hayır dedi üzüldüğü belli ama kendine itiraf edemiyor.