Malfoy

2.1K 176 115
                                    

Dışarda birkaç gün önce gördüğü ağacı tekrar gözüne iliştirdi. En son olan garip olayı unutmaya çalışarak ağacın gövdesine doğru yürüdü.

Gidip yavaşça ağacın dibine çöktü.

Burası fazla huzurluydu. Yani, Harry'nin hayatına göre fazla sakin ve huzurluydu. Yaprak gölgelerinin koyu ve açık yeşil halleri Harry'nin üstüne ve çimenliklere yayılmıştı. Güvende hissettiren bir görüntü oluşturuyorlardı.

Burası geldiğiniz zaman ayrılmak isteyeceğiniz son yer olmalıydı.

Harry bunları düşünürken tüy kalemini, parşömenini vesaire eşyalarını çıkardı. Malûm Snape ödev verince, o kadar kolay olmuyordu.

Hogwarts karşısındaydı, ona gelen Hermione de öyle.

Hermione giderek yaklaşıyordu. Harry'i yeni farketmiş ve el sallayarak yanına oturdu.

"N'apıyorsun Harry?" Dedi gözlerinin Harry'nin parşömeni üzerinde gezdiren Hermione.

"Snape'in geçen gün verdiği ödevi unuttun sanırım Herm." Dedi Harry küçük bir sırıtışla.

"Ah, doğru ya, Malfoy alaycısı ile geç kalmıştın değil mi? Evet."

Harry arkasındaki ağaca bakıp "bu ağacın ne kadar güzel olduğunu az önce farkettim, sence de çok hoş değil mi?"

Oğlan ağacı büyülenmişçesine izlerken genç kız ona deliymiş gibi bakıyordu.

"Harry?"

"Efendim?"

"Biz şuan boş bir tepede oturuyoruz da... Hangi ağaçtan söz ediyorsun?"

Harry ikinci seferinde şaşırmadı. Bu ağacı gören tek kişi olduğunu az çok çözmüştü.

"Uhm, herneyse bir benzetmeydi zaten saçma oldu, boşver sen"

Hermione daha kesin bir ifade ile yerdeki çimlere bakıyordu.

"Ee, peki, ne ödeviydi bu?"

Hermione rol yapıyordu. Yalan söylemekte o kadar berbattı ki. Harry bir çırpıda anladı. Zaten Hermione'nin yanında çantası olmadan dolaşması hayli garipti.

Harry karşısındaki kıza 'ben biliyorum' ifadesi ile dönüp "dökül Herm" dedi.

Yakalandığını anlayan Hermione yerinde kıpırdadıktan sonra Harry'i baktı.

"Harry, öncelikle Ron ile birlikte özür diliyorum, son günlerde sana biraz kötü davranmış olabiliriz. Bunun için cidden üzgünüm. İkincisi, iki dakika önce kesinleşti ki, sen eşini bulmaya çok yakınsın. Sana verdiğim kitapta yazan bir semptom; Olmayan varlıklar görmek. Daha doğrusu sadece iki eşin görebileceği şeyler. Seninki de sanırım bahsettiğin ağaç."

Harry Hermione'den aldığı kitabı okumadığı için kendini parçalama düşüncesinden kurtulmaya çalıştı. Nasıl olur da okumayı unutmuştu?

Sadece karşısında rahatlamış bir ifade ile ona bakan kıza, bir de gözünün önündeki varolmayan ağaca bakıyordu.

"Bu ağacı benden başka gören bir kişi daha mı var diyorsun? Onu nasıl bulacağım?"

"Ruh eşleri de böyle işler zaten, belki onu bulman yıllarını alır, belki saatlerini"

Bunları da söyledikten sonra ayağa kalktı

"Sadece bunları anlatmaya gelmiştim, eh, bu da bittiğine göre görüşürüz Harry-"

"Bekle, Ron nerede?"

Mate | DrarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin