Yeni Nesil - Victoire'ın Hikayesi

215 6 0
                                    

13 Ağustos 2014

"VICTOIIIIIIIIRE!" Kapısının üst üste tam altı kez ısrarla tıklatmasıyla genç kızın artık uyuyor numarası yapması imkânsız sayılırdı.

Çoğu hayran kurgusu böyle başlardı.

"Dominique gitmiş," dedi ada tezgâhın etrafını bilinçsizce dolaşan çocuk. Elinde büyük ihtimalle annelerinin saklamayı unuttuğu kocaman bir çikolata tableti vardı. "Yine."

Kız merdivenlerden şimşek hızıyla indi ve "Ne zaman?" diye sordu gayet sakin bir sesle. Sıra dışı bir olay değildi ne de olsa.

"Bilmiyorum, sabah kalktığımda gitmişti işte!"

"Tamam, ben onu bulurum," dedi kendine bir bardak su doldurmadan hemen önce. "Annemler neredeler, iki gündür evde yoktum?"

"Gabrielle Teyze'in doğum günü var ya, Fransa'ya gittiler."

"Her zamanki gibi... Ve sen Dominique'in kaçtığını anneme değil de bana söylüyorsun?" diye azarladı çocuğu Victoire. "Sana o telefonu niye aldık sanıyorsun; tüm gün süpürge resimlerine bak ve savaş oyunları oyna diye mi? Büyü artık, bebek surat."

Louis omuz silkti.

"Hey –sabah kahvaltısından önce çikolata yiyemezsin, ver onu bana!" Kardeşinin elindeki fıstıklı çikolatayı boy farkıyla almayı başardı ve onu tezgâhın uzak bir köşesine fırlattı. "Ben gidip Kızıl Kafa'yı getireyim, sen de ben çıktıktan sonra kapıyı kimseye açma ve yiyecek bir şeyler bul, oldu mu?"

"Gelirken buzlu çay alır mısın, karpuzlu, hani reklamlara çıkandan?"

"Eğer uslu bir çocuk olursan." Victoire, kendinden beş yaş küçük kardeşinin yumuşak saçlarını okşadı ve asasını arka cebine koyup kapıya doğru ilerledi. "Dediklerimi yap; kapıyı açma..."

"Tamam, anne!" dedi Louis gülerek. "Bu arada, o kıyafetlerle mi Dominique'i bulmaya gidiyorsun?"

On dört yaşındaki kız bir süreliğine boş bulundu ve bakışlarını kuzulu pijamalarına kaydırdı.

"Bundan kimseye bahsetmeyeceksin."

"Özellikle de Teddy'ye, değil mi?"

"Kapa çeneni." Victoire bunu söyledikten sonra Louis'e sırıttı ve evden çıktı.


13 Ağustos 2015

"Bak, önce böyle sarıyorsun," kıvırcık saçlı siyahi kız gözlerini karşıdakinden ayırmaksızın yaprağı sarmaya başladı ve "sonra da dudaklarının arasına sıkıştırıyorsun," diye fısıldadı. "Gerisini zaten biliyorsun –hadi dene bakalım."

Dominique Weasley, kuzeni Roxanne'in uzattığı ince sargıyı teşekkür ederek aldı ve çakmağını kullanarak ateş yakıp ilk kez tadına baktı.

"Merak etme," dedi Roxanne, Dominique'in duman öksürmesine karşılık, "yakında alışırsın. Bana da Jackie göstermişti. Sürtük."

"Merlin, o evde hiçbir şey yapmama izin vermiyorlar!" diye haykırdı üstünde geniş, yırtık bir kot ve asker yeşili parka olan kız. "Annem ve o sinir bozucu kardeşim tüm hareketlerimi denetliyor ve bir gün nefes almamı bile yasaklayacaklar diye düşünüyorum! Nihayet her yıl yaptıkları gibi Gabrielle Teyze'nin doğum gününe gittiler –elbette ki bizi götürmediler– ve ablam da tatil diye saat beşe kadar hayvan gibi uyur, yani bütün gün birlikte takılabiliriz; sanırım hayatımda ilk defa özgür olabilirim." Dominique sigarayı parmakları arasına aldı ve dumanın şafak vakti ışığında ince bir yolu takip ederek kaybolmasını seyretti. "Biliyor musun, artık istediğim türden müziği dinlememe bile izin vermiyorlar. Victoire dedi ki, eğer istersem onun Taylor Swift CD'lerini ödünç alabilirmişim. Yok, kalsın, erkek arkadaşlarının isimlerini aklında tutamayan bir sarı çıyanın yazdığı şarkıları dinlemekten daha ciddi işlerim var benim."

"Yuh yani!"

Dominique bilmiş bilmiş başını salladı ve Roxanne ile birlikte en sevdikleri tepede güneşin doğumunu izlerken, twenty one pilots mırıldanmaya başladı.

"DOMINIQUE, HEMEN BIRAK O SİGARAYI!"

13 Ağustos 2016

"Lucy, lütfen, onu bana verir misin?" Molly kız kardeşinin elindeki telefonunu almaya çalıştı ama bu sırada sarışın kız masaya çıkmıştı. "Lucy, hadi lütfen."

"Yine şu Archer denilen çocukla mesajlaşıyordun, değil mi?"

"Bu bir ödev hakkında, hadi ver şu telefonu artık!"

"Ben de seni seviyorum, Archer. Keşke seni bir gün daha görebilseydim. Bu hiç de ödev gibi durmuyor, değil mi?" Lucy Weasley ellerini beline koyduğunda Molly artık ne yapacağını bilmezmiş gibi telefonunu almak üzere elini uzattı ve kız kolunu havaya kaldırdı. "Yalancı. Yalan söylüyordun."

Molly gözlerini devirdi. "Lucy, annemi çağıracağım."

"Çağır da görelim."

Molly ellerini yumruklarını sıkarak sesini kontrol altında tutmaya çalıştı. "Bak, Lucy, bu konuları anlamak için henüz çok gençsin ve..."

"Ben küçük değilim!" diye bağırdı sekiz yaşındaki sarışın kız. "Hogwarts'a başlıyorum üç yıl sonra ve büyü yapmayı öğrenince seni lanetleyeceğim Molly!"

"Abla."

"Molly."

O sırada tartışmalarının son anına şahit olmuş anneleri içeri girdi ve "Yine mi tartışıyorsunuz, kızlar?" diyerek iç çekti. "Molly –Molly hayatım bana bağırmayı kes, Lucy..."

"Ama anne artık çok fazla olmaya başladı..."

"...Lucy, sen de in o masadan, ablana telefonunu geri ver ve hadi gel birlikte pasta yapalım."

"Ama anne, Archer ile mesajlaşıyordu, Archer ile mesajlaşıyordu!"

"Ablan büyüdü artık, Lucy, bunu kabullenmelisin." Audrey Weasley küçük kızının elinden tuttu ve onu sakinleştirmeye çalıştı, Molly ise telefonunu geri almış ve pencere önündeki yatağına geçmişti tekrar. "Hadi, Lucy. Aşağı inelim, sana bir sürprizim var. Babanın Tokyo'dan gelirken getirdiği KitKat'lara bakalım..."

Annesi ve kız kardeşi odadan çıktıktan sonra Molly tamamen gittiklerinden emin oldu ve mesajlaşma penceresinden Victoire (üç kalp) ismini bulup derin bir nefes aldı.

M: Müsait misiniz?

Cevabın gelmesi uzun sürmedi.

V: Dominique'i yakaladım, Roxanne'le birlikteydi, sigara tüttürüyorlardı. Sence de her yıl Gabrielle Teyze'nin doğum gününde annemler gittiğinde bunu yapması bana yönelik bir isyan girişimi mi?

M: Olabilir, tahtını korumaya al Marie Antoinette!

V: Beni deli ediyorlar. Şimdi ise odasında ve son ses rap müzik dinliyor ve adam her küfür ettiğinde Louis'in kulaklarını tıkıyorum.

M: Şarkıları ezberledin yani?

V: Kaçış yok!

M: Lucy ise sanırım ergenliğe giriyor. Archer ile olan mesajlarımı gördü, onlar için fazla küçük ve şükür ki hiçbir şey anlamadı.

V: ☺

M: Buluşmak ister misin? Vizyondan kalkmadan Suicide Squad'ı izlemezsem ÖLÜRÜM!

V: Beş saniye içinde oradayım, Puding.

Küçük Harry Potter HikayeleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin