11.Bölüm

737 74 17
                                    

Sanırım bir bölüm texting bir bölüm normal olarak gitcek. Yani ben karar vermiyom gidişat öyle..

-----

HARİKA YAZARIN (!) konuşmasından sonra Kyungsoo adeta delirmişti. 

Çünkü o gece, konuşmadan hemen sonra yeni bir hikaye atmıştı yazar. Kısaca özet geçeyim size.

Bir adam, vampir konulu hikayeler yazan bir yazara hayranmış. Öyle ki, yayımladığı bütün kitapları almış, kütüphanesinde sırf o kitaplara yer ayırtmıştır.

Deli gibi o yazarla tanışmak istemektedir adam. Bir gün imza gününde tanışırlar ve dikkatini çekmeyi başarır. Konuşmaya başlarlar ve adam, yazarın vampir olduğunu öğrendiğinde ondan korkar. Kaçmak istese bile yazar onun peşini bırakmaz ve kanını emerek onu öldürür.

"Bu çok saçma, biliyorsun değil mi?" Dedi Sehun yanında oturan arkadaşına. "Endişelenme. Sana bir şey olmasına izin vermeyiz."

Kyungsoo Sehun'a baktı. Başından sonuna kadar her şeyi bilen tek kişiydi. "Ya gecenin bir vakti gelirse yine?" Diye sordu Kyungsoo. Eğer o gece gelmiş olmasaydı asla o adamdan korkmazdı.

Sehun'un gözlerinden bir parıltı geçti ve hemen ardından piçimsi bir sırıtma..

"Madem bize köpek diyor, kötü koktuğumuzu söylüyor.." dedi gülüşünü bozmadan. "O zaman bizde sırayla senin evinde kalırız."

Kyungsoo aynı şekilde arkadaşına güldü. "Onu kendi silahıyla vuracağız yani?" Kahkaha attı. "Tanrım çok zekisin!"

Sehun alayla güldü. "Biliyorum."

*****

O gece gerçektende Sehun eşyalarını alıp eve geldi. Salonda yatacaktı, zira başka yatacak bir yeri yoktu.

"Gece bir şey olursa çığlık atman yeterli, anında odandayım."

Kyungsoo güldü. "Kız gibi çığlık atacağım." Dedi.

Tam odasına gideceği zaman Sehun'un telefonuna mesaj geldi. İçinden bir şey durmasını ve beklemesini söylüyordu.

Sehun'un yüzü düşmüştü. Hızla birkaç tuşa basıp telefonu kulağına götürdü ama aynı hızla geri indirdi.

"Kapalı." Dedi yüzünde ki aynı ciddiyetle. "Telefonu kapalı."

"Ne oldu Sehun?"

"Gitmem lazım." Dedi bir anda kalkarken. Hızla pantolonunu giydi ve bunlar 10 saniyenin içinde gerçekleşmişti. "Geri dönücem söz veriyorum ama gitmeliyim."

"Ne ol-" cümlesini tamamlayamadı çünkü Sehun kapıdan çıkmıştı bile. O kadar hızlıydı ki..

Kyungsoo'nun içini bir anda korku kapladı.

Ne olmuştu bu kadar önemli? Bir iki saniyelik açıklama yapamayacak kadar önemli olan neydi?

Sehun'a hazırladığı yatağın içine girdi.

İşte, tek başınaydı.

Kapının çalmasıyla irkildi. Sehun geri mi gelmişti?

Bu kadar çabuk mu?

Hızla kalkıp kapıya koştu ve kapıyı açtı.

Fakat Sehun değildi.

Siyah şapka, siyah maske, siyah gömlek ve siyah pantolonla karşısında bir yabancı vardı. Sadece koyu kahve gözleri gözüküyordu.

"Kimsiniz?"

Adam elindeki zarfı uzattı. "Size gelmiş."

Gecenin bu vaktinde bir zarf için mi gelmişti yani?

Hızla mektubu alıp teşekkür etti ve kapıyı kapatarak içeri geçti.

Mektubu hızla açtı. İçinde bir resim ve bir kağıt vardı.

Resimdeki Luhan idi, Sehun'un sevdiği ama bir türlü konuşup açılamadığı çocuk. Bağlıydı.

Kağıtta ise şu yazıyordu, 'Sorumluluk almadığın her gün, cezayı başkaları ödeyecek.'

'

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
I'm A Vampire // KaiSooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin