Uzun zamandan sonra hayata yeniden başlamak böyle bir şey sanırım.2 ay önce doğup büyüdüğüm yerden herkesi ve her şeyi bırakıp annemle beraber İstanbul'a geldik.Şu son 1 senede o kadar çok şey yaşandı ki..Sanırım yaşananlar beni de değiştirdi.Ne olursa olsun affedebilmeyi öğrendim mesela.Yaşanan acılar dersler verir.İnsanı olgunlaştırıp,düşündüğü şeyleri daha anlamlı kılar.Aniden verdiğimiz kararlar yerine bin defa düşünüp bir defa söyleyeceğimiz sözler çıkar ağzımızdan.***************************
Balıkesir'den geldiğimiz günden beri buralara pek alıştığım söylenemez.İnsanları bile farklı gibi.Bazıları çok iyi bazıları ise nedensizce kötü olabiliyor.Neyse ki karşı komşumuz çok iyi.Buraya tanıştığımız günden bu yana bize çok yardımcı oldu.Bir kızı var ve oğlu var.Kızın adı Rüya.Benimle yaşıt.Uzun siyah saçları ve samimiyetle bakan koyu kahve gözleri var.Tam birbirimize alışamasakta anlaşıyoruz.Sevimli bir kız aslında.Bana Beşiktaş'ı gezdirdi.O olmasaydı marketin nerede oldğunu bile bilmiyordum.Okulların açılmasına da çok az bir zaman kaldı.Ben hangi liseye gideceğimi araştırırken Rüya onların lisesine gidebileceğimi söyledi.Annemle de öyle karar verdik artık Rüya'ların okuluna gideceğim.Hem tanıdık birinin olması iyi olur herhalde...
****************************
15/09/14
Bugün okulun ilk günü.Günlerdir bu günün nasıl olacağını düşünüyordum.Hiç bilmediğim insanlar , belki de hiç alışamayacağım ortamlar olacak.Ama her şeye rağmen babama verdiğim sözü tutmalıyım.
Annem sabah erkenden kalkıp hazırlamış kahvaltıyı.Bundan daha 1 yıl öncesinde hayatımızın ne kadar güzel olduğunu, okulun ilk günleri babamın sesiyle uyandığımı hatırladım.Babam okulların açıldığı ilk gün her zaman kahvaltıyı kendisi hazırlardı.Sonra da beni okula bırakıp işe giderdi.Bazıları ailesi onunla beraber okula geliryor diye utanırken ben babamın benimle gelmesini çok severdim.Keşke babam yine yanımda olsaydı da beni hergün okula bıraksaydı.
Kafamı sallayıp aklımdaki düşüncelerden kurtulmaya çalıştım.Annem sofrada beni beklerken zil çaldı. Gelen Rüya olmalıydı.Dün akşamdan konuşmuştuk yarın okula beraber gidecegiz diye.Kahvaltı yapmadan çıktım evde.Zaten istemiyordum da. Çünkü okulun ilk günlerinde babamın yaptığı omletin yerini kralların sofrasındaki kuş sütü bile tutamazdı.
Rüya'yla yarım saatlik yürüyüşün ardından Ziya Gökalp Lisesi'nin önüne geldik.Rüya'nın arkadaşları onu görünce yanına geldiler.Rüya onları benimle de tanıştırdı.Tanışma faslından sonra bahçeye doğru yürümeye başladık.Bahçeden içeri girince sanki herkes bana bakıyormuş gibi hissettim.Ne zaman yabancı bir ortama girsem böyle olur.Her okulda olduğu gibi müdür yine saçma "okulun ilk günü konuşması"nı yaptı ve bize başarılar diledi.Müdürün diğerlerinden tek farkı kel ve şişman bir adam yerine gayet güzel ve alımlı bir bayan olmasıydı.Zil çaldığında herkes sınıfına gitti.Ben hangi sınıfta olduğumu bilmediğim için müdürün odasına gittim.Kaydım 2 hafta önce yapılmıştı ama sınıfım belli değildi henüz.Müdürün odasının kapısını çaldım ve içeri girdim.
"Merhaba ben Alâ Aydın."
"Merhaba tatlım."
"Bu okula yeni geldim de hangi sınıfta olduğumu bilmiyorum."
"Tamam canım bakıyorum...Hah tatlım 11/A sınıfındasın gel beraber gidelim"
Müdürle koridorda yürürken çok güzel ama dip boyası gelmiş çakma bir sarışın olduğunu fark ettim.Hayır onca yıl okuyup müdür olmuşsun insan bir kuaföre gider diye geçirdim.Ama sevmiştim kadını.
Müdür "Alâ'cım sınıfın burası gel içeri girelim" diyince kafamı salladım ve içeri girdik.Müdür sınıftaki hocaya yeni geldiğimi söyledi ve iyi dersler dileyip gitti.Sınıftaki hoca Edebiyat hocasıymış.Adı Serpil. Sıcak bir gülümsemeyle "Hoşgeldin Alâ'cım" dedi
"Teşekkürler hocam."
"Kendini tanıtır mısın?"
"Ben Alâ Aydın.Balıkesir'den buraya taşındık.Bu kadar :)"
Serpil Hoca boş sıraları gösterip istediğim yere oturabileceğimi söyledi.Şöyle bir göz gezdirince Rüya ile aynı sınıfta olduğumuzu gördüm.Yanı boştu gidip yanına oturdum.Diğer derslerde de hocalar yine kendimi tanıtmamı istedi. Bundan nefret ediyorum. Eski okulumda olsa herkesi tanırdım. Sürekli "ben Alâ" demek zorunda kalmazdım .Ama herkesin yüzüme acıyla bakmasına da dayanamazdım. Herhalde be Alâ demek hiç kimseye anlatamadığım acımdan daha iyidir.
**********************************
Rüya ile aynı sınıfta olmamıza sevinmiştim ama yine de yanlız kaldım.Tabi onunda arkadaşları var ve onlarla takılmak istemesi normal. Benim yanıma da gelip gidiyordu. Zaman bir türlü geçmek bilmedi sanki.
Sonunda son derse geldik. Hocalar ders işlese bu kadar sıkılmazdım belki. Yanımda en yakınım olmayınca kendimi bomboş hissediyorum. Şimdi yanımda Elif olsaydı beraber mutlaka yapacak bir şeyler bulurduk. İnsan en yakınından başka kimseye açamazmış kalbini. Yanındakinin değerini kaybedince çok iyi anlarmış. Elif benim her anımda yanımda olan, yaşadığım onca kötü şeye rağmen sıkılıp benden gitmeyen, kardeş kelimesinin vücut bulmuş hali .Onu bırakıp İstanbul'a gelmek çok zor oldu.
Kulaklığımı takıp müzik dinledim biraz ve nihayet zil çaldı.Rüya'yla toparlanıp aşağı indik.Rüya'nın yakın arkadaşlarından Hazal :
"Sen nerede oturuyorsun Alâ?" diye sordu.
"Tabiki evde."
Kız bir daha konuşmadı benimle. Sanırım ilk günden kötü bir espriydi .Rüya aynı binada oturduğumuzu söyledi.
Rüya ile beraber sohbet ederek giderken okul dışında okulda görmediğim kişiler vardı. Rüya bazılarının bizim sınıfta olduğunu söyledi. Daha sonra onların arkasından yürümeye başladık.Önümüzdeki çocuğun sigarasının külleri sürekli Rüya'nın kıyafetine geliyordu.Eve gelene kadar biraz daha sohbet ettik ve vedalaşıp evlerimize girdik.Annem:
"Hoşgeldin kızım.Okulun nasıldı ?, Hocaların iyi mi ?" vb sorular sordu.
"İyiydi" dedim ve biraz yorgun olduğumu söyleyip odama gittim.Her ne adar affetsem de anneme olan kızgınlığım içimde var hala.Bunun için onunla saatlerce konuşup dertlerimi anlatamıyorum artık.Müzik dinlerken uyuya kalmışım ve sabah 4'te uyanıp duş aldım.Nasıl olsa yapacak hiçbir şey yoktu.Biraz kitap okuyup zamanın geçmesini bekledim. Saat 6 gibi annem yine kahvaltıyı hazırlamıştı.Dün hiçbir şey yemediğim için kurt gibi acıkmıştım.Sonra Rüya geldi ve beraber okula gittik.
Dün görmediğim bir çocuk vardı bugün sınıfta.Bakışlarını üzerimde hissettim.Ne de olsa okula yeni gelmiştim dolayısıyla bana bakıyor olmalıydı.Yine Rüya'nın yanına oturdum.o çocukta önüme oturdu.Bir daha hiç bana bakmadı.Adını henüz bilmiyorum ama nedensizce merak ettiim.Tenefüslerde sürekli yanına birileri geldi.Sanırım okulda popülar biri.
Bir oğlan seslenirken duydum.Adı Mirza'ymış. MİRZA...
ARKADAŞLAR 20 VOTE DEN SONRA YENİ BÖLÜM GELECEKTİR.UMARIM BEĞENİRSİNİZ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİLMEZDİM
RomanceAlâ içinde yaşadığı acılarla hayata kapılarını kapatmıştır. Kendisini yeniden hayata bağlayacak bir nedeni olmadığını düşündüğü anda Mirza'ya olan merakı ve ilerde babasından sonra yaşayacağı en büyük aşkı ona yeniden dünyanın yaşanabilir bir yer ol...