Bütün hayatım boyunca yaşayabileceğim felaketleri bir haftaya sığdırmıştım ve felaketler ardı ardına gerçekleşmişti. Enkaz altında gibiydim. Sesimi duyuramıyordum, kimse tarafından fark edilmiyordum. Hayatım, kurbanının başına silahı dayamış katil y...
Herkese seelam. Biraz geciktirmiş olabilirim ama bundan sonra her cuma yeni bölüm geliyor.
Multimedia; Katniss
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
*** Ardı ardına kesilmeyen korna seslerinden annemi herbir saniye daha çok kızdırdığımı fark ettim.
Aynada son kez kendime bakıp hızlıca odamdan çıktım.
Arabaya bindiğimde gözleri ateş saçan annemi rahatlamak için duygusuz bir gülümseme gönderdim.
Annem yol boyunca söylenmemesi ve nasihat atmaması için arabanın radyosundan rastgele bir müzik kanalı açtım. Elimi yanağıma bastırıp kafamı cama yasladım. Annemin yakın arkadaşlarından birinin yeni açtığı moda tasarım evine gidiyorduk.
Annem müziğin sesini kısıp "somurtmayı kes artık" dedi.
Bakışlarımı üzerinde sabitleyip " hala neden beni peşinden sürüklediğini merak ediyorum" dedim.
"Alessi seni de görmek istedi."
-Geçen ay kocasından boşanıp aldığı tazminatla moda tasarım evini açan- Alessi'nin beni görmek istediğine şaşırmıştım. Yıldızımız pek barışık değildi.
Uyuyarak ve dizi izleyerek geçireceğim pazarım artık Alessi'nin anlatacağı boş konularla geçicekti.
Annem park etmek için uygun bir yer ararken moda tasarım evinin önünde duruyordum. Annem gelmesini beklerken tabelaya baktım. Büyük harflerle yazdığı yazının rengi neon pembeydi ve etrafına çektiği beyaz ledler yazıyı ihtişamlı kılıyordu. Yazıyı bu şekilde yapmayı Alessi düşünmüş olamazdı. Dünyayı sadece krem renginden ibaret görürdü.
Boyuna inşa edilmiş beş katlı ve hoş bir yerdi. Alessi kocasından yüklü bir tazminat almış olmalıydı.Moda tasarım evinin adının 'Dolunay' olması nedense hoşuma gitti.
İçeriye girince bizi karşılayan Alessi'ydi. Sarı saçları omuzlarından dökülen, yeşil gözleriyle insanı büyüleyen, ince vücuduna giydiği pembe dar elbiseyi kırmızı ayakkabılarıyla tamamlamıştı.
Annem "hey Alessi" deyip, öne atılıp Alessi'ye sarıldı. Alessi annemle sarılma faslını bitirdikten sonra beni incelemeye koyuldu. "Sanırım bu Alicia" deyip gülümsedi.
İsteksizce "merhaba Alessi" dedim.
"Merhaba Alicia. Beni takip edin"
Annem saatlerce Alessi'yle saatlerce sohbet etti. Saatlerimi moda dergilerine bakıp ve oflayarak geçirdim. Annem birkaç parça elbise aldıktan sonra moda tasarım evinden ayrıldık.
Anneme arabada "pazarımı heba ettin" diye söylendim.
"Uyuyarak geçirecektin zaten. Hayatında hiçbir şey değişmiş olmadı"
