ERURİ (Erwin x Levi ) Hayatta Kalma İçgüdüsü

Konuşma

     Levi elinde tepsi pür dikkat Erwin 'e bakıyor ,Erwin de sonunda Levi 'yi gözleriyle bulmanın sevincini yaşıyor . Bu sevinç dudaklarını havaya kaldırıyor . Herkes sessizce ona baktığı için daha fazla böyle duramazdı . Erwin gözlerini Levi'ye kenetleyerek şu cümleleri kuruyor :

-Sizleri onbaşı Levi'nin terfisi için bölüyorum askerlerim . Beni ,duvar dışında komuta ettiğim ilk seferimde talihsiz bir şekilde titan yemi olmaktan kurtaran ve bu güne kadar beşi anormal yirmi iki titanı indiren en yetenekli askerimiz Levi artık onbaşı değil yüzbaşıdır!

     Eline masadaki bardağı alıyor ve Levi 'ye doğu indirip kaldırıyor , kutlarım dermişcesine . Bu hareketle herkes birden Levi 'ye dönüyor . Levi ne yapacağını bilmez bir şekide elinde tepsi ile dikilmekte . Hayatı boyunca hiç bu kadar sinirlendiğini hatırlamıyor ,tepsiyi sıktığı yerler çatlamış .Bu sessizliği tek bir kişinin alkışı bölüyor . Ses zayıf olsa da gelen yer öyle değil . Hange'nin başalttığı alkışa Franz 'ınki ,bu alkışlara da birkaç askerinki katılıyor . Ve kısa bir süre sonra Levi 'nin adı alkışlarla bağırılıyor . Herkes Levi 'ye ,Levi Erwin 'e bakıyor . Erwin dudaklarını oynatarak ''bir -bir ''diyor ve gülümsemeye devam ediyor . Levi kendi adını duydukça daha da fazla sinirleniyor ve elinde can çekişen tepsi ortadan ikiye ayrılıyor . Bağırış çağırışlar bu hareketle bıçak gibi kesiliyor . Levi yere saçılan sebze çorbasına bulanmış ekmek ve elmaya garip bir sakinlikle bakıyor . Herkesin gözü hala Levi 'de .

- Daha önce tepsi kıran bir yüzbaşı görmediniz mi ? Yemeğinize dönün !

     Herkes bu emre çok hızlı bir şekilde uyuyor ve yemeklerine yumuluyor . Aptal Erwin ne yaptığını sanıyordu böyle . Yerdeki yemeklerden toplayabildiğini topluyor ve kırık tepsinin üzerine diziyor bunları yemekleri aldığı yere koyup yemekhaneyi terk ediyor . Hiddetle odasına çıkıp kapıyı çarpıyor ve kendini odanın köşesindeki sandalyeye bırakıveriyor . Lanet ki rahat oturamıyor ve rahat pozisyonu bulana kadar sandalyede adeta kıvranıyor . Bacak bacak üzerine atarmış gibi yapıp gevşediği bir pozisyonda sinirli bir şekilde düşüncelere dalıyor .

     Levi 'nin tepsi kırarak yemekhaneyi terk etmesi herkes gibi Erwin 'i de şaşırtmış durumda . Ama tepkisini dizginleyerek yanına bir asker çağırıyor . Erwin yanına gelen askerin kulağına bir şeyler fısıldarken herkes normale dönmüş durumda . En azından konuşacak yeni bir konu buldular . Kimi masalardan ''kaçık bu adam '' nidaları yükseliken, kimi masalardan ''hak etti çok yetenekli '' nidaları yükseliyordu .Ama azımsanmayacak sayıdaki masalara ''böyle garip insanları yüzbaşılığa yükselterek ne amaçlıyorlar '' sesleri hakimdi . Hepsi Erwin 'in kulağına gelse de tepki vermiyordu . Levi 'nin ne kadar yetenekli olduğunu herkese kanıtlayacaktı . Asker yanından ayrılırken oturuyor ve yemeğine devam ediyor .

    Levi zor da olsa sinirini yatıştırabilmişti . Gözlerini kapatmış sessizce otururken odasının kapısı çalıyor .

-Gireceksen gir !

-Yüzbaşı Levi ,size komutan Erwin 'den mesajım var .

-Biliyorum ,dökül .

- Tam olarak anlamadım ama ''kaybedilen savaşlar iyi bir diplomasiyle masada  kazanılabilir '' dedi ,efendim .

-Anladım ,yemeğine dönebilirsin .

-Siz gelmeyecek misiniz efendim ?

-Bana bir daha ''efendim '' dersen dilini kopartıp kahvaltı olarak veririm . Asker korkak adımlarla odadan çıkarken Levi biraz bekleyip Erwin 'in odasına gitmek için odasından ayrıldı .