*8 Ay Sonra*
Hastane odasında uzanırken Yağızın elini sıkıca tutmuştum. Karşımda duran Elçin anneye bakılırsa çocuk bugün doğuyordu. Elçin anne eli başında bir o yana bir bu yana gidip duruyordu.
"Anne sakin ol artık! Kızı korkutuyorsun!" Yağızın annesine bağırmasıyla elini biraz daha sıktım.
"Berfin kızım, bebeğin çantasında herşey tam değil mi?"
"E-evet."
"Sevgilim bakma sen anneme, sadece kontrole geldik. Tamam mı? Daha 1 ay var."
"K-korkuyorum Yağız." diye fısıldadığımda kalktı ve annesinin kolunu sıkıca kavradı.
"Anne dışarı çıkar mısın lütfen?"
"Çıktım ben, siz bebeğiniz hakkında konuşun. Ayy torunum geliyor." Elçin anne bu şekilde söylenerek odadan çıktığında Yağız tekrar yanıma döndü ve elimi sıkıca kavradı.
"Miniğim, sakin ol tamam mı? Eğer bir şey olursa ben yanındayım. Ne olursa olsun beraber yapacağız."
"T-tamam." derken doktor odaya geldi.
"Evett, düşük tehlikesi olduğu için son 8 ayda buna benzer sancıları zaten yaşamışsınızdır diye düşünüyorum. Bu sefer ki biraz daha fazla. Şöyle söyleyeyim. Çocuğunuzun doğmasını istiyor musunuz?"
"Ne!"
"Bu nasıl soru doktor bey? Tabii ki istiyoruz."
"O zaman şimdi Berfin hanımı ameliyata almak zorundayız. Bebek belli ki rahat durmayacak. Düşük tehlikesi şuan fazla yüksek. 2 Saatiniz var. Karar verin ve ameliyata alalım." doktor odadan çıktığında Yağızla dolu gözlerim karşılaştı. Onun gözleri de dolmuştu.
"Yağız?"
"Gi-girmek istiyor musun?"
"B-ben...k-korkuyorum Yağız. Çok korkuyorum." gözümden bir damla yaş akınca bana sıkıca sarıldı.
"Şş ağlama meleğim, ağlama. Bak ben burdayım, doğuma girsen de seni asla yalnız bırakmayacağım söz veriyorum. Sakin ol tamam mı?"
"Ne-neden erken geliyor Yağız?"
"Bilmiyorum güzelim..."
"Ya o-ona birşey olursa?"
"Olmayacak Berfin. Kötü şeyler düşünme güzelim. Bak kızımız gelecek. Lü-lütfen gir ameliyata."
"G-gireceğim." Yağız elimi öpüp geri çekildi. Gözlerimi kapatıp açtığımda ameliyat zamanı gelmişti. Başımda doktor ve Yağız. Karşımda Elçin anne, Ecem ve Barış duruyordu.
"Sedyeye yavaşça koyuyoruz."
"B-ben.. Beni de alacaksınız içeri!"
"Yağız bey! İsterseniz saçmalamayın! Berfin hanım doğum yapacak!"
"Lütfen o da gelsin ahh!"
"Miniğim! Miniğim noldu?" Yağız hızla yanıma geldi ve elimi sıkıca tuttu.
"Canım acıyor Yağız! Ahh, lütfen eşimi de alın içeriye!"
"T-tamam, ameliyathaneye!" ben sedyede uzanırken Yağız da başımda elimi tutuyordu. Ameliyathaneye geldiğimizde beni masaya yatırdılar. Doktor son kez konuşmaya başladı.
"Bunu size söylemememiz isteniyordu ama... M-masa da kalma tehlikeniz var." bu cümleden sonra Yağızın gözünden yaşlar akmaya başladı. Hemen başını başka yere çevirdi ve elimi daha da sıkı tuttu. Birkaç saniye sonra doktorlar başlamak üzereyken Yağız konuşmaya başladı.
"İ-istemiyorum! Eğer eşime zarar gelecekse, e-eğer onu kaybetme ihtimalim varsa istemiyorum bu bebeği!"
"Ya-Yağız saçmalama."
"Elimizden geleni yapacağız Yağız bey! Buradan dönemezsiniz. Biraz daha başlamazsak bebeği de anneyi de kaybedeceğiz!" doktorun cümlesiyle gözlerimden yaşlar almaya başladı. Tek korkum kızıma zarar gelmesiydi. Kardeşi gibi bizi bırakmasına dayanamazdım.
"Yağız sana tek birşey söyleyeceğim ahh! E-eğer bana birşey o-olursa, kızımızı sakın yalnı- ahh! Yalnız bırakma. O-ona yokluğumu hisset-ah!"
"Berfin şşş, öyle birşey olmayacak miniğim." o konuşurken gözlerim yavaş yavaş kapanıyordu.
"Berfin hanım gözlerinizi açık tutmaya çalışın, kızınız için!" ne kadar zorlasam da olmuyordu. Son duyduğum şey ise Yağızın kulağımda yankılanan cümleleri...
"Berfin seni çok seviyorum! Benim tek miniğim sensin! Lütfen bırakma beni Berfin! Sen benim h-herşeyimsin, beni bırakamazsın."
Şimdi ise gözlerim kapalı, karanlık, kapkaranlık bir yerdeyim. Burası simsiyah, hiç bir şey yok. Sadece beyazlarla kaplı bir yatak, sanki oraya uzanmamı bekliyordu. Orada sonsuz bir uykuya dalmamı. Karşımdan gelen küçük, minik bir kız. Yağıza benziyordu. Yanıma yaklaştı. Beyaz mini bir elbisesi vardı.
"Bizi bırakacak mısın?"
"S-sen kimsin?
"Anne. Bizi bırakma." Karşıma baktığımda buraya doğru gelen Yağız. Gözlerinden sayısız yaşlar süzülüyordu. Beyaz takım elbiselerin içindeydi.
"Berfin bizi bırakma."
"Yağız?"
"Bak kızımız burada, bende buradayım. Lütfen gözlerini aç Berfin."
"A-ama benim gözlerim açık."
"Bırakma bizi Berfin. Bırakma. Sensiz yaşayamam."
"Yağız ben buradayım."
"Bırakma bizi anne, babam seni çok seviyor."
"Bırakma beni Berfin, bırakma!"
"Bırakmayacağım."
"Bırakma"
"Bırakma"
"Bırakma Berfinim."
![](https://img.wattpad.com/cover/241264770-288-k610479.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
(BerYa) Miniğim'
Teen FictionYağız ve Berfin... Aralarında bir zamana kadar öğretmen ve öğrencisi ilişkisi dışında bir şey gerçekleşmeyen iki insan. Bir gün Berfin Yağızın hassas çizgisini biraz aşmasıyla, bu ilişkiyi değiştirir...