Bir kaç dakika sonra alışveriş merkezinin önünde durduğumuzda arabadan indim. Yağızın da inmesini bekledikten sonra beraber içeriye girdik ve bir bebek mağazası seçtik. İçeri girip biraz dolandıktan sonra elime bir zıbın alarak Yağızın yanına gittim.
"Baksana çok güzel değil mi?"
"Evet güzelim. Çok güzel :) Şurada ki pembe elbiseyi de alalım mı?"
"Hayır Yağız, daha cinsiyeti belli değil. Ortak renkli bir şeyler almalıyız. Mesela şurada ki turuncu tişört çok tatlı :)"
"Alalım o zaman miniğim." Yağıza gösterdiğim turuncu renkli, üzerinde havuç olan tişörtü elime alıp Yağızın yanına döndüm. Öyle böyle gezerek onlarca kıyafet aldık. Fiyatlarını ödeyip bebek mağazasından çıktık. Biraz etrafa göz gezdirdiğimde karşımızda duran iç çamaşırı mağazasını gördüm, sanırım kendime bir kaç parça gecelik baksam iyi olacaktı.
"Yağız, bak sen şurda ki kafede bekle. Bende birkaç yere bakıp geleceğim."
"Hayır, bende seninle geleceğim." üstelemek ve onu sinirlendirmemek için mağazaya doğru yürüdüm, sırıtarak peşimden geliyordu.
"Bak şurada ki kırmızıyı da al, gece giyersin."
"Yağız!"
"Tamam, hadi al da çıkalım." Birkaç parça gecelik alıp o mağazadan da çıktık. Arabaya bindik, eve doğru gitmeye başladık.
"Yağız."
"Efendim?"
"Yeni eve mi taşınsak?"
"Neden güzelim?"
"Bilmem, daha büyük bir ev bebeğimiz için daha güzel olmaz mı? Hem bizim nikahımız da yok."
"Haklısın, bebek büyümeden nikah kıymamız gerek. Ben bu gece nikah tarihi alırım, sonra balayına gideriz. Daha sonra da yeni ev bakarız."
"Olur." bir süre ikimizde konuşmadığımız sırada sessizliği ilk bozan ben oldum.
"Bana iyi davranıyorsun... Dün olanlardan sonra."
"Dün? Noldu dün?"
"Tahmin ettiğim gibi. Sarhoş muydun?"
"Evet, sana birşey yaptım mı? Canını mı yaktım?"
"H-hayır, sen sadece... B-bana.. Organını yalattın."
"Özür dilerim, hatırlamıyorum güzelim. Bundan sonra sen istemeden saçının bir teline zarar vermeyeceğim." ona baktım ve gülümsedim. Başımı cama yaslayıp gözlerimi kapattım.
Dakikalar sonra eve varmıştık, içeriye girip bebek için aldığım şeyleri poşetleriyle beraber komidinin yanına koydum. Odaya çıktık, ben banyoda elimi yüzümü yıkayıp geri döndüm. Yağız yatakta uzanmış telefonuyla ilgileniyordu.
"Yağız."
"Güzelim?"
"Biraz konuşalım mı?"
"Olur :)" telefonu komidine bıraktı ve doğrulup bana döndü. Bende onun yanına oturdum ve sırtımı yatak başlığına yasladım. Konuşmaya başladım.
"Okul ne olacak?" sorumla beraber ciddileşti.
"Okula gitmek istiyor musun Berfin?"
"İ-istemeli miyim?"
"Karnın büyüyene kadar gidebilirsin ama eski okula değil."
"Neden?"
"Okuldan bir kaç kişi bu yaşadığımız şeyleri öğrenmiş. İkimizde okuldan atılmışız. Sana başka bir okul buluruz. Ben artık ofiste çalışacağım."
"Ne ofisi?"
"Babamdan kalan bir ofis, tasarım falan filan. Tamam mısın sen bu plana?"
"Olabilir..."
"Tamam güzelim. Sana yeni bir lise bulalım."
"Yağız."
"Efendim?"
"B-beni se-seviyor musun?"
"Nerden çıktı şimdi bu?"
"Y-yani...ben senin bebeğini taşıyorum."
"S-seviyorum Berfin."
"Ge-gerçekten mi?"
"Evet. Sen?"
"Seni çok seviyorum :)" gülümseyerek kucağına çıktım ve başımı boynuna gömüp emmeye başladım. Bunu neden yaptığımı bilmiyorum ama o an kendime engel olamadım.
"Berfin yapma."
"I-ıh" emmeye devam ediyordum. Kendimden geçmiş gibiydim. Kokusu huzurdu. "
"Berfin... Kendime engel olamıyorum, yapma güzelim. Bebek için" hiç bir şey söylemeden emmeye devam ettim. Bir süre sonra oradan ayrılıp dudaklarına geldim. Dudaklarını kendimden geçmişçesine öpüyordum. Yağız beni hızla altına aldı ve tişörtümü çıkardı. Daha sonra kendi tişörtünü de çıkardı ve göğüslerimi yalamaya başladı. Bir süre sonra beni tamamen soydu ve vücudumu yalamaya başladı. Kendimi ona bırakmıştım. İlk defa zevk alıyordum. Onu hissetmek huzurdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
(BerYa) Miniğim'
Novela JuvenilYağız ve Berfin... Aralarında bir zamana kadar öğretmen ve öğrencisi ilişkisi dışında bir şey gerçekleşmeyen iki insan. Bir gün Berfin Yağızın hassas çizgisini biraz aşmasıyla, bu ilişkiyi değiştirir...