5. Bölüm

1.8K 231 110
                                    

Merhabalar! Nasılsınız? Umarım çok çok çok iyisinizdir. Hiçbir şeye canınızı sımamaya çalışın. Hiçbir şey ve hiç kimse sizden daha önemli ve değerli değil.

Upuzun bir bölüm yazdım sizler için. Umarım beğenerek okursunuz. 🌸🖤

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

Keyifli okumalar.

Keyifli okumalar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

__________

Gözlerimi kırpıştırarak açtığımda rahatsız bir uykudan uyanmıştım. Bakışlarımı etrafta gezdirdiğimde kendi evimde olmadığımı anlama ile telaşla yattığım yerde doğrulmaya çalıştım. Çalıştım diyorum çünkü karnımdaki ağrılıktan dolayı bunu başaramamıştım.

Bakışlarımı karnımın üzerine çevirdiğimde gördüğüm yüz ile irkilmeden edemedim. Tamam yüzü gözükmüyordu ama uykudan uyanınca biri ile göz göze geldiğinizi düşünsenize.

"Kalksana Mahir." Dediğimde hızlıca kafasını karnımdan kaldırmış ve benden biraz uzaklaşmıştı. Ben de oturduğum yerde üzerime çeki düzen verdim. Bütün gece boyunca böyle mi uyumuştuk cidden? Uyuşan bedenimi esneterek düzeltmeye çalıştım.

"Ben seni izlemedim Melisa, gerçekten. Aynı anda uyandık, uyuyordum yani." Dediğinde dudaklarımdan bir kıkırtı yükselmişti. Ne saçmalıyordu bu? Tam bunun önemli olmadığını söyleyecekken tekrar konuştu.

"Bir daha gülsene."

"Ne?"

"Yani, gülmek güzeldir."

Aklıma gelen şey ile hızlıca oturduğum yerden kalktım ve telefonumu bularak saate baktım. İş saatime tam yirmi dakika vardı.

"Eyvah! Geç kaldım, inşallah yetişirim." Dedikten sonra saçımı yeniden toplamaya başladım.

"Sakin ol Melisa, yetişirsin." Dediğinde oturma odasından çıktım. Çantamı almayı da unutmamıştım. Ayakkabılarımı giydikten sonra hızlıca doğruldum. Tek kolum ile Mahir'i kendime çektim ve iki saniyelik bir sarılmanın sonrasında ondan ayrıldım.

"Geç kalıyorum Mahir, kusura bakma lütfen. Görüşürüz." Dedikten sonra merdivenleri inmeye başladım.

"Görüşürüz Melisa." Dediğini son anda duymuştum.

Binadan çıktıktan sonra koşar adımlarla fabrikaya doğru yürümeye başladım. Sanırım daha on dakikam vardı. Yok muydu yoksa? Düşüncelerim ile koşmaya başladım ve kısa süre sonra fabrikaya vardım.

İyi haberi veriyorum, geç kalmadım.

Kötü haber yoktu.

Soyunma odasına girerek üzerime tulumumu giydim ve başıma da bonemi taktım. Soyunma odasından hızlıca çıkarak çalışma yerime geçerek sandalyelerden birine oturdum. Çok geçmeden Ayşe'de gelmiş ve yanıma oturmuştu.

Yara Bandı FabrikalarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin