Mühür ~ bxb

Aşkın Olayım

Medya Simge ft. Deniz Aygül - Aşkın Olayım

Alkım

Sesamut Pastanesi'nde Yekta ve  Bulut babalarıma yardımcı olduğum güzel bir gün daha. Çağıl babam ise Elvin'i okuldan almaya gitti, henüz gelmelerine var.

Bulut babamın 'Oğluşum bana sarılmayacak mı ?' demesiyle kıkırdayıp yanına gittim ve babama sarılıp  'Oğluşun neredeyse on dokuz yaşında, biliyorsun değil mi ?' diye sordum.

Dudağını büzerek Yekta babama baktı ve 'Yaşlandık değil mi ? Baksana minik gökkuşağımız bile on sekiz yaşına geldi çoktan. ' dedi.  Yekta babam da gülümseyerek 'Olsun Elvin oğlumuz daha yedi yaşında, onu pofuduk olarak seversin üzülme canım.' diyerek takıldı.

Bulut babamsa uzun bir sessizlikten sonra 'İkisini de severim pofuduk gibi. Sonuçta onlar bizim canlarımız.' diyerek sırtımı okşadı ve kolları arasından çıkmamı sağladı.

Aklıma Elvinle ilgili ilk konuşmamız  geldi bir anda...

flashback

~ Alkım 10 yaşında ~

YekÇağLut babamlar beni karşılarına almış sakince oturuyorlardı yani pofuduk babam hariç. 

Babam heyecanlı olduğu zaman yaptığı gibi   elini kalbinin üzerine koymuş dudağını dişliyordu.

Yekta ve Çağıl babama göz ucuyla bakan pofuduk Bulut babam en son olarak  bana bakarak 'Oğluşuum' dedi. Karşılarında oturduğum koltuktan zıplayarak pofuduk babamın yanına geldim ve dizine oturdum.

Elimi yanaklarına koyup  'Efendim pofuduk babacım.' dedim. Babalarım kıkırdarken  'Merak ettim ama baba, söyle hadi lütfeeeen.' dedim.

Pofuduk babam yanaklarımı öptükten sonra 'Oğluşum... Acaba bir kardeşin olsun ister misin ? Yani bizimle aynı evde kalacak, sen onun  abisi olacaksın böyle seninle birlikte  onu parka götürürüz, oyun oynarsınız. Ne dersin minik gökkuşağımız ?' dedi.

Babamın dediklerini düşünürken   minik bir bebiş hayal ettim  böyle  minicik elleri var, tontiş yüzü, onunla oyun oynamamız... Gözümde canlanan sevimli bebekle 'Ne zaman gelir ki bebiş bize baba ?' diye sormadan edemedim.

Sahiden ne zaman gelirdi bebiş bizim eve ?  Hemen gelse de abi olsam. Ama abi olunca çok mu büyümüş olurdum ya da babalarım beni... Hayır hayııır, babalarım beni hep severdi ve çok severdi ki, ben abiş olsam da yine çook severler.

Yekta ve Çağıl babalarım da beni sarıp sarmalarken pofuduk babişimi sarılma yumağına almıştık bir yandan da.

Yekta babam 'Sen ne zaman istersen onu görmeye gidebiliriz ve kısa bir süre sonra eve getiririz onu.' derken Çağıl babam Bulut babama 'Neyseki artık bize de sorun çıkartmıyorlar ve evlat edinebiliyoruz.' demişti ama dikkatim onu görmeye gidebilecek olmamızdaydı.

'Hemen hemen gidelim nolur.' dedim dudağımı büzerken Çağıl babamla Yekta babam 'Aynı Bulut gibi dudak büzüyor bebekliğinde olduğu gibi,  kopyala yapıştır  pofuduğumuzla minik gökkuşağımız.' dediler ve hem beni hem  de pofuduk babamı yanaklarımızdan öptüler.

Sevgi yumağıyken 'Hadi onu görmeye gideliim.' diyerek ayağa  kalktım ve onu  görmeye gitmek için  babalarımı koltuktan kaldırdım.

flashback end

Kalan poğaçaları toplayıp kuşların yiyebileceği kadar minik parçalara böldüm ve pastanenin dışından astığımız kuş evinin içine yerleştirdim minik poğaça parçalarını.