~ Tamamlandı ~
BİS devam kitabıdır, bağımsız okunabilir.
Alkım'ın aklı bir anda hayatına giren dövmeli, sarı saçlı çocuk yüzünden karışıktı. Neden onunla vakit geçirmek bu kadar hoşuna gidiyordu, neden hep onunla olmak istiyordu ? Tüm bu hissettikl...
Bizimkilerle Gökmen'i adam akıllı tanıştırırken biraz endişelensemde , aslında çok, pastanedeki olay hiç konuşulmadan sıfırdan alınan güzel bir tanışma oldu ve tanışmadan sonra yemeğe kadar odamda oturmaya geçtik az önce.
Gökmenle birlikte odamdaki koltuğa oturduktan sonra 'Güzeldi. Ailenle tanışmam iyi geçti.' dedi Gökmen. İçimden ailemizin hepsi bu kadar değil birde hepsiyle aynı anda tanışsan diyerek kıkırdarken dışımdan 'Evet güzeldi.' diyerek kafamı omzuna yasladım.
Gökmen kolunu belime sararak aramızdaki santimleri de yok etti. Saçıma kondurduğu öpücüklerle kıkırdamaya başladım.
'Bebeğim çok mu sevmiş öpücük işini ?' diyerek kafamı kaldıran Gökmen'le göz göze olmak bile kalbimi zorluyordu.
Dudakları beni kendine çekerken 'Evet, çok sevdim.' diyerek dudaklarına dokundurdum dudaklarımı ve öylece bekledim.
Gökmen hızlı hareketlerle bacaklarımdan kavrayarak kucağına oturmamı sağladı ve kısa süreliğine ayrılan dudaklarımızı buluşturarak uzun bir öpücüğün içine çekti bizi.
Nefeslenmek için dudaklarımızı ayırırken boynuma, çeneme ve yüzüme öpücükler kondurmayı sürdürüyordu Gökmen ve kalbim pır pır atarken öpücüklerinin keyfini çıkarıyordum.
. . .
Yatağımda uzanan Gökmen'in hemen yanına kıvrılmış kısmen üzerine uzanmış bir şekilde yüzünü keşfe çıkmıştım. Gökmense belimdeki elleriyle beni sıkıca tutmuş ara ara burnuma öpücük konduruyordu.
Kapının çalmasıyla hızla doğruldum yatakta ve 'Geliyorum içeriyeee' diyen Bulut babama 'Gelebilirsin pofuduk baba.' diye yanıt verdim.
Gülümseyerek odaya giren Bulut babamın elindeki tepsiyi fark edince 'Neden haber vermedin ben gelip alırdım.' diyerek ağır tepsiyi elinden alıp masama koydum.
'Bir şey olmadı oğluşum. Hem size pasta ve çay getiremeyecek kadar yaşlanmadım değil mi, hım ?' dedi Bulut babam. 'Tabi ki yaşlanmadın pofuduk babam benimm.' diyerek sıkıca sarıldım.
Babamda bana sarılıp saçımı okşadıktan sonra 'Hadi ben çıkayım siz güzelce yiyin pastaları. Unutmadan Burak ve Bulut da gelecek belki eğlenmeye çıkarız beraber, yani siz de gelmek isterseniz. ' diyerek odadan çıktı. Heyecanlıydı bir şey için ama tam çözememiştim.
Masanın yanında ayakta dururken acaba eğlenmeye gitsek mi, Gökmen'e uyar mı diye düşürken bir anda arkamdan bana sarılmasıyla irkilsemde karnımın üzerinde birleşen ellerini tutup sarılışına karşılık verdim.
Birkaç dakika aynı pozisyonda durduktan sonra Gökmen 'Hadi pastaları yiyelim yoksa seni yemeye başlayacağım.' diyerek kollarını belimden ayırıp sandalyeye oturdu.
'Hadi gel bakalım. Birlikte yiyelim güzelce.' diyerek kucağına çekti beni. İki tabağı ve çayları önümüze getirerek sağ bacağına oturdum, ben tamamen kucağındayken yemesi daha zor olurdu çünkü.
. . .
Babamlarla ve Burak ile Bulut amcayla eğlenmeye gelmek sahiden iyi bir fikir miydi diye düşünmeden edemiyordum.
Çağıl babam ve Yekta babam ilk kez içki içen pofuduk Bulut babamı oturduğu dans pistinden kaldırmaya çalışırken Burak ve Bulut amcalar ise Eren'i görüntülü aramaya çalışıyordu telefonu tutmak için birbirlerine ihtiyaç duyarken. Galiba bu gece herkes kendine izin vermişti. Ailemin bu hali bile yüzümde gülümseme oluşturuyordu.
Ailemi ilk kez sarhoş olmuş şekilde görürken kıkırdamadan duramıyordum. Sarhoş halleri ayrı bir tatlı olmuştu. Gidip Bulut babamı öpmek istesem de Yekta ve Çağıl babamlar bu işi yaptığı için Gökmen'e sarılmış bir şekilde oturuyordum. Ben hiçbir şey içmemiştim Gökmen de sadece bir kadeh içmişti.
Ara ara dudaklarımızın birleşmesi ve nefessiz kalarak öpüşmemiz beni zorluyorken daha fazlası için Gökmen'in kucağına geçmemek için kendimi zor tutuyordum. Utanmasam beni kucağına almasını söyleyecektim neredeyse.
Özel kısımda olduğumuzdan kimse yoktu en azından da daha rahat edebiliyorduk. Yoksa Bulut amcanın her koşulda Burak amcayı kucaklayıp buradan götüreceğine emindim ki biz daha küçükken başka yerlerde bunu görüp yaşamıştıkta.
Gözlerim kapanmaya başlayınca kafamı Gökmen'in boynuna saklayıp kokusunu solumaya başladım. Gökmen belimi okşayıp arada da saçıma öpücükler kondurmaya başlamıştı. İyice mayışsam da Gökmen'in boynuna minik öpücükler konduruyordum.
. . .
Gökmenle elimizi yüzümüzü yıkayıp gelerek yeniden yerleştik yerimize. Çağıl babam ile Yekta babam pofuduk Bulut'umuzu pistten alarak üçü yan masadaki koltuğa oturduklarında Bulut babam uyudu uyuyacak gibi dursa da Elvin'in uyku saatinin geçtiğini artık uyuması gerektiğini söylüyordu.
Sarılma yumağı haline geldiklerinde her zamanki gibi çok tatlı görünüyorlardı. Elvinse Toprak, Erdem, Mark amcalar ve Justinle birlikteydi ki çoktan uyumuşlardı muhtemelen.
Kapının büyük bir gürültüyle açılmasıyla herkes gibi bende kapıdan içeri giren Eren'e ve yanındaki kişiye odaklandım. Eren'in yanındaki kişi hem sert hem sevimli görünüyordu, kendine has özel biri olduğunu ilk görüşte anlamak mümkündü.
Gökmen 'Çok baktın ama, birazda bana bak bebeğim.' diyerek çenemden tutup gözlerimizi buluşturduğunda 'Koca bebek seni.' diyerek yanağına büyükçe bir öpücük bıraktım.
Gökmen hareketimle kıkırdarken BuBu çifti oğullarının yanına gidip yeni kişiyle tanıştılar, ardından babamlar da tanışmaya katılınca Gökmen'in kolundan tutup ayağa kalktım ve yeni kişiyle tanışmak için adımladık kol kola.
. . .
Herkes evlere dağılırken ben bu gece izin alarak Gökmen'le birlikte onun evine doğru adımlamaya başladım.
El ele ilerlerken yirmi dakikaya vardık Gökmen'in evine. Gökmen kapıyı açıp beni kucağına alınca küçük bir çığlık kaçtı dudaklarımın arasından. Birden bire beni kucaklayacağını nereden bilebilirdim ki ?
Kapıdan geçip ayağıyla kapıyı örttükten sonra odasına geçerek beni yatağına bıraktı. Dolabından pijama takımı çıkartıp yatağa bırakınca 'Hadi bebeğimi giyindirelim.' diyerek alnımı öptü.
'Seni de giyindirelim ama. Tabi önce üzerimizi çıkartmamız lazım.' dedikten sonra kıkırdarken sırt üstü düştüm yatağa. Gülmemi durduramazken Gökmen yüzüme öpücükler kondurup açılan göbeğime minik ama sulu bir öpücük bıraktı.
Üzerimizi çıkarmış tamda diğer pijamayı giyecekken alt tarafımdaki ağrı ve karıncalanmayla sızlanmaya başladım dudağımı dişlerken.
Gökmen neler olduğunu anlamaya çalışırken erekte olmuş penisimi gizleme çabam boşunaydı ki ellerimi tutup çekince görmüştü de zaten.
Sonrası birbirimizi keşfetmemizle devam etmişti...
Ekstra
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
