HER BÖLÜMÜN SONUNDA SİZLERELE BEĞENDİĞİM BİR SÖZ VEYA BİR ŞİİR PAYLAŞACAĞIM. UMARIM BEĞENİRSİNİZ...
Alışmıştım düşüp kalkmaya. Her zorlukta kalkmak için zorlansam da artık eskisi kadar hissetmiyordum acıyı. Çoğu zaman yalnız kalmayı seviyordum. Yalnız dolaşmayı, yalnız düşünmeyi, yalnız kalabilmeyi... Her sahil kenarına geldiğimde düşünüyordum acaba hala güçlü müyüm. Çok kötü olaylar yaşamış olsamda her zaman yanımda olan, her zorlukta birbirimize kenetlendiğimiz, her zorlukta daha güçlü savaştığımız biri vardı hayatımda. Onunla 13 senedir tanışıyordum. Hayata devam edebilmeyi her zorlukta ayağa kalkabilmeyi o öğretmişti bana. İkimizde zor günlerimizi birlikte atlatmıştık.
Düşüncelerimi telefonumun çalması bölmüştü. Taha arıyordu. Kesin merak etmiştir beni. Ona iyi olduğuma dair mesaj atıp telefonu kapattım. Sahilden gelen rüzgarlar saçlarımın içinden geçip etkisini kaybederken üşüdüğümü hissettim. Montuma daha sıkı sarıldım ve arabama doğru yürümeye başladım. Arabayı park ettikten sonra arabadan indim. Evin kapısını açıp içeriye geçtim. Eşyalarımı koltuğa koyduktan sonra duş almak için odama geldim. Duş aldıktan sonra üstüme rahat bir şeyler giydim. Yanıma para ve telefon alıp tekrar evden çıktım. Yarın okulun ilk günüydü ve biraz alışveriş yapmak istiyordum. Arabayı çalıştırdıktan sonra hızla bir alışveriş merkezine sürdüm. Birkaç kıyafet aldıktan sonra eve geldim. Yatağa yatıp kendimi uykunun kollarına bıraktım.
-o-o-o-o-o-o-o-o-o-o-o-o-o-o-o
Gözlerimi gün ışığının odama dolamasıyla birlikte açtım. Alarmın çalmasına 1 saat vardı. Hemen elimi yüzümü yıkadıktan sonra üstüme spor kıyafetlerimi giydim. Yanıma telefon ve bir miktar para alıp evden çıktım. Sahil zaten evime yakındı. Yürüyerek sahile geldim. İlk önce biraz oturup güneş ışınlarının gri gökyüzünü aydınlatışını izledim. Bir süre böyle oturduktan sonra kulaklığımı takıp sahil boyunca koşmaya başladım. Yorulduğuma karar verdikten sonra eve doğru yürümeye başladım. Eve gelip hemen duş aldım. Duş aldıktan sonra dolabımın karşısına geçip ne giyeceğime karar vermeye çalıştım. Normalde bu kadar düşünmezdim ama bugün okulun ilk günüydü ve belki de yeni avımı seçecektim. Kıyafetimi giydikten sonra saçlarıma da biraz şekil verdim. Hafif bir makyaj yapıp ayakkabılarımı giydikten sonra çantamı,telefonumu ve arabanın anahtarlarını alıp evden çıktım. Arabayı etrafı ağaçlarla çevrilmiş park alanına park edip arabadan indim. Erkeklerin her zaman ki bakışları altında sınıfa doğru ilerledim. Sınıfa geldiğimde bizimkilerin de geldiğini gördüm ve hemen onların yanına doğru ilerledim.
Arya''Günaydın''diyerek gülümsedi.
''Günaydın''
Kutay''Bu ne güzellik Mayıs Hanım'' diyerek beni etrafımda döndürdü.
''Teşekkür ederim''
''Yeni avlar peşindesin yine.'' Okan'ın bunu demesi üzerine hepimiz güldük.
''Buket nerede?'' diyerek yanlarına oturdum.
Okan''Bana neden soruyorsun? Ben nereden bileyim?'' diyerek kızgın bir şekilde bana bakmaya başladı.
Ben ise şaşkın bir ifadeyle''Okan sana sormadım ki herkese sordum'' diyerek güldüm.Okan'la Buket pek birbirini sevmez,sürekli kavga ederler ama bence birbirlerinden hoşlanıyorlardı.
Samet''İyi insan lafın üstüne gelirmiş'' diyerek kapıyı işaret etti Okan'ın ''yine geldi şeytan'' demesiyle hepimiz güldük.
Buket de''Günaydın'' diyerek yanımıza oturdu
Arya ise''Sana da günaydın bizde tam senden bahsediyorduk''diyerek imalı imalı Okan'a baktı.
''Kim kim oturacağız?'' diyerek gülümsedim.
Okan ise''Ben bununla oturmam''diyerek Buket'i gösterdi.
Buket'in ise ''Ben sana çok meraklıyım sanki'' demesiyle hepimiz güldük. Benimle Kutay, Okan'la Arya, Buketle de Samet oturmuştu. İlk ders Edebiyatmış. Edebiyat dersini severdim. Kaan hoca disiplinli bir hoca olsa da, o da beni çok severdi. Bana güvendiği için de bazı sorumlulukları bana verirdi. Sınıfın sorunlarıyla ilgilenmek, kendisi olmadığında sınıfa hakim olmak gibi... Telefonumu açıp gelen mesaja baktım. Mesaj Taha'dandı.
''İlk gününde başarılar uslu durmayı unutma''
''Bakarız'' diyerek telefonu tekrar çantama koydum..Hoca'nın sınıfa gelmesiyle bütün sesler kesildi.
''Günaydın''
Bütün sınıf ''Günaydın'' diyerek hocayı bekledik.
Hoca'nın''Oturabilirsiniz'' demesiyle herkes oturup tekrar konuşmaya devam etti. Kapının çalınmasıyla tüm sesler kesilip bütün gözler kapıya dönmüştü. Hoca'nın ''gel'' demesiyle içeriye bir çocuk geldi. Bu sene sınıfa yeni biri gelmiş. Hoca'nın ''şimdilik en arkaya geç'' demesiyle bütün gözler hocaya çevrildi. Hoca kendisine çevrilen bakışlardan anlamış olacak ki,
''Oturma planı düzenleyeceğiz bu yıl ki danışma hocanız benim'' demesiyle sınıftan itiraz sesleri yükseldi. Hoca aldırmayıp yerleri değiştirmeye başladı. Beni sevdiği için benim yerimi değiştirmez diye düşünürken,
''Mayıs yeni arkadaşının yanına geçer misin kızım?''
''Ama hocam...''
''İtiraz istemiyorum''
Hoca'ya sinirle baktıktan sonra eşyalarımı alıp tam ayağa kalkmıştım ki Kutay kolumdan tutup,
''Sakin olmaya çalış Mayıs,sakin...''
Hoca'nın gösterdiği yere oturup sessizce beklemeye başladım. Bütün ders boyu hiç konuşmadım. Hoca'nın bana seslenmesiyle tekrar hocaya döndüm.
''Mayıs bugün arkadaşını sen gezdireceksin''
''Hocam olmaz...''
''Gezdireceksin dedim o kadar.'' Erkeklerle olan hiçbir şeyi sevmiyordum ve onlara yardım etmekten nefrek ediyordum.
Zil sesini duyunca tam ayağa kalkıp gidiyordum ki adını bilmediğim yanımda oturan çocuk,
''Beni gezdirmezsen hocan daha çok sinirlenir.''
Ona sinirle baktıktan sonra bütün okulu gezdirdim, işim bitmişti.
''Sana yeni okulunda başarılar benim gitmem gerek'' diyerek sahte bir gülümseme yolladım. Tam arkamı dönmüş gidecekken, kolumun tutulmasıyla tekrar arkama döndüm.
''Efendim?''
''Sahte gülümseme! Sahte gülümsemeleri sevmem.''
Ona biraz daha yaklaşarak ''Aslında bende sahte gülümsemeleri sevmem ama hayatımda yeri olmayan insanlar için kullanıyorum.''
''Aşk her şeyin başlangıcı ortası ve sonudur.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mayıs Sineği
Novela JuvenilSevgisiz büyüyen İKİ BEDEN , Birbirine zıt İKİ İNSAN , Ama , Birbirini tamamlayan İKİ HAYAT , Ve Sonu bekleyen İKİ KALP... ---Aşkın mutsuz sonunu değil, mutsuz sonun küllerinden doğan aşkı anlatır---