time machine • liskook

Chapter 5

- Jeon Jungkook -

Aynadaki görüntüme kaşlarımı çatmış bakarken, kapım aniden açıldı. Gelen kişi babamdı. Bu dünyadaki babam, kendi dünyamdaki babamla aynı kişiydi...

"Hazır mısın Kook?" Başımı salladım ve tekrar aynaya döndüm. Cüce kıyafetlerimi giymiştim ve gerçekten çok komiktim. Babam bana bakıp gülümsedi. "On ikiden önce evde ol, tamam mı? İyi eğlenceler." Ardından kapıyı kapatıp odadan çıktı.

Derin bir nefes alıp verdim ve aynadan gözlerime baktım. Pekala, hayatımda ilk defa arkadaşlarımla Cadılar Bayramı kutlayacaktım. Bunun bir paralel evrende oluyor olması çok garipti...

Üzerimi düzelttim ve koşarak evden çıktım. Lisa'yla evin önünde buluşacaktık. Yine heyecanlanırken ellerim terlemeye başlamıştı.

Ve işte geliyordu... Üzerinde koyu kırmızı pelerini, kırmızı lensleri,kırmızı koyu ruju ve yapay dişleriyle göz alıcıydı. Ağzım açık ona bakarken yanıma geldi ve gülümsedi. "Gidelim mi?"

"Çok güzel olmuşsun." dedim elini tutup. "Yuh yani." Utanarak gülümsedi ve başını omzuma yaslayıp yürümeye başladı. "Teşekkürler. Sende çok tatlı olmuşsun."

"Çok uyumsuz bir çift olduk, keşke bende vampir olsaydım."

"Hayır böyle çok daha eğlenceli." Kıkırdadı ve gözlerime baktı. Gülümsedim ve bir anda koyu kırmızı dudaklarından öptüm. Gözleri kocaman olurken geri çekildi. "Ya! Sokağın ortasında yapma şöyle!"

"Bir vampiri öptüm, ölmediğime göre şanslıyım." Güldüm ve elini tutup yürümeye başladım. "Bakalım diğer cüceler ve prensesimiz ne yapıyor?"

×××

"GÜLMESENİZE!"

Taehyung bize bilmem kaçıncı kez bağırırken hepimiz sessizce gülmeye devam ettik. Pamuk Prenses olmak isteyen kendisiydi, ama gerçekten çok komikti. Prenses elbisesi giymişti ve saçlarında da kırmızı bir taç vardı. Gülünmeyecek gibi miydi yani...

Herkes kostümlerini giymişti. Jennie, Jisoo ve Chaeyoung yüzlerine korkunç bir makyaj yapmış, cadı kıyafetleri giymişti. Taehyung ellerini çırptı ve köşedeki sepeti eline aldı. "Pekala cücelerim, takılın peşime. Şeker avına başlıyoruz!"

"EVEET! GİDELİM!" dedi Jin heyecanla ve Jisoo'nun yanağından öpüp Taehyung'un arkasına geçti. Bizde peşine takıldık ve GROOM'un yerinden ayrıldık.

Onlarla birlikte olduğum için kendimi çok mutlu hissediyordum. Kendi dünyamda sadece Chaeyoung ve Jimin vardı. Orada hiç Cadılar Bayramı kutlamamıştık... Şimdi böyle eğlenmek beni çok mutlu hissettirmişti.

Taehyung güldü ve şarkı söylemeye başladı. Bizde gülerek ona eşlik ettik. Birkaç ev gezip şeker topladıktan sonra, kaldırıma oturup etraftaki insanları izlemeye başladık.

"Herkes çok eğleniyor." dedim kocaman gülümseyip. Gerçekten havalara uçacaktım şimdi... Hoseok da bana katıldı ve şekerlerini yemeye devam etti.

Taehyung ayağa kalktı ve ellerini çırptı. "Hadi bakalım, biraz daha şeker toplayıp GROOM'un yerine geri dönelim. Bir saate sahne alacağız!"

"Doğru, hadi." dedi Yoongi ve tatlı bir şekilde koşmaya başladı. Ona güldüm ve peşine takıldım.

Etrafta tam anlamıyla Cadılar Bayramı havası hakimdi. Her yerde süsler vardı ve bütün insanlar kostüm giymişti. Keşke kendi dünyamda da Cadılar Bayramı kutlasaydık. Gerçi, döndüğüm zaman yapabilirdik. Tabi dönmeyi başarırsam...