-2023-
"Ah Jeongguk! Oğlum!" Bayan Lee, yatağında uzanmış neredeyse bir aydır kayıp olan oğlu için ağlıyordu. Zayıflamıştı, saçlarında beyazlar çıkmıştı ve doğru düzgün uyumuyordu.
Chaeyoung ve Jimin, oturma odasında oturmuş, gergin bir şekilde bekliyorlardı. Bir aydır yaptıkları gibi...
Bay Jeon uyanmamıştı. Doktorlar onun bitkisel hayata geçtiğini söylüyorlardı. Sebebini ise hâlâ öğrenememişlerdi.
Chaeyoung, tırnaklarını yerken, gözleri masanın üstündeki fotoğrafa kaydı. Üçünün olduğu son fotoğraftı bu...
Gözleri dolduğunda başını yastığa yasladı. Jungkook neredeydi... Polisler bir aydır deli gibi her yeri inceliyor, araştırıyor, didik didik ediyordu ama Jungkook'tan en ufak bir iz yoktu.
Sanki yok olmuş gibiydi.
"Chae," Jimin Chaeyoung'un elini tuttuğunda, Chaeyoung'un gözlerinden birer damla yaş yanaklarına doğru süzüldü. Sevgilisine sıkıca sarıldığı an da ağlamaya başladı. "Onu özledim Jimin. Neden hâlâ bir şeyler bulamıyorlar?"
Jimin'in belindeki elleri sıkılaştı. "Sana söylemiştim. Biz bir şeyler yapmalıyız. Gördün Chaeyoung. Zaman makinesi çalışmış... Ya Jungkook bir yerlerde bizim ona yardım etmemizi bekliyorsa?" Chaeyoung ona sarılmayı bırakıp Jimin'in gözlerine baktı.
"Tamam o halde, ne yapacağız?"
"Zaman makinesini tekrar çalıştırmanın bir yolunu bulmakla başlayacağız."
×××
Görkemli Kim malikanesi, 1940 Seul'ünde en zengin ailelerden yalnızca biriydi. Taehyung ve Jennie, abileri Hoseok'un aksine oldukça bencil ve zorbaydılar. Evin hizmetçilerine hep kötü davranırlar, onları aşağılarlardı.
Lalisa Manoban, Jeon Jungkook ve Kim Namjoon. İşte bu üçlü malikanenin zavallı uşaklarındandılar.
Jennie, köpük banyosunun ardından bornozuna sarılıp, kaşlarını çattı. "LALISA!"
Lisa, Jennie'nin ona seslendiğini duyduğunda bütün vücudunu panik sardı. Acele ederek kucağına malzemeleri topladı ve koşarak Jennie'nin odasına geldi.
"Buyurun Matmazel Kim?" Jennie, ona burun kıvırarak baktıktan sonra, makyaj aynasına oturdu. "Saçlarımı kurut, sonra da bakım yapacaksın."
"Tabii Matmazel." diye mırıldandı ve kucağındaki saç malzemelerini masaya koydu. Herkesin ona matmazel diye seslenmelerini isterdi.
Jennie'nin saçları ipek gibiydi. Buna hep özenirdi çünkü onun saçları bakımsızlıktan yıpranmış, kısacık kalmıştı.
Özendiği saçları yine özenle kuruturken, malikane her zaman ki gibi sessizdi. Sanırım Taehyung gezintiye çıkmıştı...
Jeon Jungkook ise... Yüzündeki şokla aynadan kendine bakmakla meşguldü. "Hadisene," dedi gözlerinin içine bakarak. "Çık ortaya." Bu dünyadaki kendisini bulmaya çalışıyordu ancak saatlerdir bir şey olmamıştı.
Sonunda pes edip, ocaktaki yemeğe yöneldi. Bütün bu olanlara inanamıyordu. Neden sürekli evrenler arası yolculuk yapıyordu? Daha kaç yere gidecekti?
Elleri titrerken, yemeği karıştırdı. Aşık olduğu kız da buradaydı ancak onunla bir türlü konuşma fırsatı yakalayamıyordu. Taehyung veya Jennie görürse, çok fena azar yerdi.
Henüz bir gündür bu malikanedeydi ancak sanki yıllardır buradaymış gibi bıkmıştı. Taehyung ve Jennie, onun tanıdığı gibi değillerdi. Melek gibi kişiliklerinin yerini, şeytan almıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
time machine • liskook
FanficBir bilim adamı icat ettiği zaman makinesini oğlu üzerinde denerse neler olur? Not: Buradaki her şey, tamamen benim hayal ürünümdür. Ayrıca bu kurgu, BTS'in ON Mv'sinden ortaya çıkmıştır. Kurgu Tarihi; 29 Şubat 2020