Merhaba tüm okuyucularım.Bu benim ilk kitabım umarım beğenirsiniz.kurgusu diğer kitaplara göre biraz farklı okursanız eğer sizlerde görüceksiniz :)
İnşallah beğenirsiniz...
Usul usul dökerken insan gözyaşlarını kimse olsun istemez yanında.Hani gecenin sokakları büremesi gibi hüzünde bürer insanın her bir yanını.
işte o an sadece kendinle baş başa kalıp ağlamak istersin.Kimse görmesin güçsüzlüğünü,duymasın feryatlarını.Yanlızca ağlamak,içinde yana ateşi söndürmek istersin gözünden akıttığın yaşlarınla...
Evet söndürürsün ateşi için yanmaz artık ama ateşin buraktığı yara,işte o,ona hiç bir gözyaşı deman olamaz.
Yine güçsüzdüm işte.Bir çift laf bile,kalbimi sızlatmaya,gözlerimin buğlanmasına yetiyordu.
Bunlar aklımda dolanırken güçsüzlüğüme daha çok öfkelenerek hışımla kalktım.Bir anda dengemi sağlayamadım,gözümün önünün kararmasıyla aciz bedenim kaya kadar sert olan yerle buluşmuştu.
Artık gözyaşlarıma ve hıçkırıklarıma hiç engel olamamak ayrı bir canımı yakıyordu.Yerden kalkıcak bir güç bile bulamadım kendimde.Yere daha rahat edebileceğim bir şekilde uzandım.
Soğuğun iliklerime kadar işlemesine izin verdim.İçimin ateşinden al al olan yanaklarımın, yerin soğuğuyla ferahlaması beni rahatlatıyordu.Artrık ağlamamanın verdiği bir rahatlıkta vardı içimde.Sadece derinden iç geçirmelerim yankılanıyordu odamda.
Yere uzanmış iç geçirmelerimin sonuna beklerken ezan sesi doldurdu odamın içini.Beni çağırıyordu Rabbim nasılda gitmezdim.
Hemen toparlandım,dünyayı bir kenara itip abdest almaya lavaboya girdim.Aynaya baktığımda "Bu ben miyim" dedim içmden.
Ağlamaktan kızaran gözler,dertlerin ateşinden kavrulmuş yanaklar...
Ne zamandan beri dünyalık işler yıratıyordu beni bu kadar.Kendimi toparlayıp soğuk suyu açtım.Yüzümü üçten fazla yıkadığımı artık hissetmeyince fark ettim.Yetmemişti yerin soğuğu.o kadar mı yanmıştı içim.Neydiki beni bu kadar üzen.
Bu düşüncelerimi hiç çıkarmamak üzere beynimin en ücra köşelerine sakladım.
Artık abdestimi alıp namazımı eda etmek istiyordum.Namaz için olan feracemi giydikten sonra en sevdiğim zümrüt yeşili olan namazlığımı serdim ve artık sadece ben ve namazım vardık...