Gitmeyeceksin!

105 2 0
                                    

Gerçekten Hamza nın bana ne dıyceğini merak etmiştim ama boktan zil çalmıştı normal bir zamanda olsa zilin çalmasına sevinirim ama şimdi sinir olmuştum.neyse zaten bodrumdan çıkınca ben hemen sınıfa gitmiştim.buket bana 'noldu'diye sordu ben de artık dayanamayarak her şeyi ona anlattım.ve buket in dediği tek şey şuydu 'bence Hamza senden hoşlanıyor yoksa o çoculara niye bağırsın ki 'dedi ama ben nedense onun gibi bir öküz ün beni sevebileceğine inanmıyordum.ve hemen buket e dönüp'hayıır!'dedim tam bana bişey diycektiki öğretmen sınıfa girdi.ve bende derse dinleyecek halde olmadıgmdan başımı sıraya gömdüm ve sonra zil çaldı.bizim tayfayla beraber kantine indik bu arada baya kişiydik sürü gibiydik ve dışardan bakınca komik duruyordu neyse kantine gelince ben direkman görkem reis in yanına oturdum çünkü pınar cenk le damla buğra yla buket de kaan la yan yana oturuyordu aslında buket le kaan çıkmıyordu ama hep yan yanalardı aslında çıkabilirlerdi haa çünkü yakışıyorlar ayy ben ne kadar fesatım yaa fesatlık foreverr!!yeahh! hemen bunu buket le konuşayım deyip aklımın bir köşesine not adım.tayfada sevgilisi olmayan ben ve görkem vardık ama masal ın var mı bilmiyorum çünkü böyle bişeyden hiç konuşmamıştık.neyse onunlada bu konuyu konuşurum eğer sevgilisi yoksa bir ayarlarız sorun olmaz yani hahaa çöp çatan ben.neyse ben, bu düşünclerden ayıran görkem in anırmasıydı'hilalozkiii hayatta olduğuna emin misin? 'bende hemen kendimi taparlayıp'tamam görkem burdayım işte'dedim o sırada yanımıza erkin geldi hanı şu sınıfın komik çocuğu allahı var taş çocuktu ne diyom ben yaa neyse erkin 'naber hilal'diyerek yanıma oturdu bende 'iyii senden 'dedim o'iyii 've 'okuldan sonra bir planın yoksa kafeye gidelim mi?'diye sordu.ilk kabul etmekte kararsız kaldım sonra düşündüm amaan neyse kabul edeyim nasıl olsa arkadaşız değil mi yani sonra erkin ne dönüp'tamam gideriz'dedim bana gülümsedi ben de ona gülümsedim sonra kantinin kapısısndan bize bakan bir adet sinirli Hamza gördüm neden böyle bakıyordu acaba onu ne sinirlendirmiş olabilir ki..

Hamza nın ağzından:

Kantine geldiğimde Hilal erkin le konuşuyordu buna sinirlenmiştim neden olduğunu bende bilmiyorum ama bunu erkin piçine soracaktım tabii neyse önce ne konuştuklarını öğrenmem gerek tabi o yüzden hemen onların masasına doğru yürüdüm hilal bana anlamaz bakışlar atıyordu ona aldırmadım ve 'Hilal konuşmamız gerek'dedim ve cevap vermesini bile beklemeden kolundan tutup kantinin dışına çıkardım.hemen 'ne konuşuyordunuz o piçle'dedim Hilal sinirli bir şekilde'sanane 'dedi buna daha çok sinirledim ve 'ne konuşuyodunuz hemen söyle 'diye bağırdım ve birkaç kişi bize bakmıştı onları aldırmadım hilal de korktu benden korkuyordu korkmamalıydı çünkü ne olursa olsun ona zarar vermezdim hilal bana dönerek'bugün okuldan sonra kafeye gitmeye davet etti ve bende kabul ettim buydu konuştuğumuz tamam mı!'diyerek bağırdı bu benim daha çok sinirlenmemi sağladı bide kabul etmiş ah erkin bittin sen oğlum bir elime geçirirsem ölmek için bana yalvarıcaksın hemen hilal le dönüp'gitmeyeceksin'diye bağırdım hilal de 'gidicem hem bundan sanane 'diye bağırıp koşarak yanımdan gitti

Hilal ın ağzından;

'Gitmeyeceksin'diye bağırdı hemen ona dönüp'gidicem hem bundan sanane'deyip koşarak sınıfa gittim.hem bana ne hakla karışıyor yaa onane istediğim yere istediğim kişiyle giderim niye o kadar sinirlendi anlamıyorum sevgilim değil bişeyim deyil acaba gerçekten buket in dediği gibi benden mi hoşlanıyordu yok bee o öküz kimseyi sevmez.neyse sınıfa girdiğimde buket yine kaan ın yanındaydı yine fesatlık yapıyordum bu halde bile yaa ama napam fesatlık forever!her zaman dediğim gibi hemen bu kaan işini buket lekonuşmalıydım.şükürler olsun ki son dersti başımı yine sıraya gömdüm ve zilin çalmasını bekledim ahh sonunda zil çalmıiştı hemen eşyalarımı topladım bugün aras la birlikte eve gidicektik ve onu okulun kapısının önünde beklemeye başladım zil çalalı 10 dakikka falan oluyordu ama bizim kuzi ortalarda yoktu ve bende okulun kapısına doğru yürümeye başladım ve orda ne görem masal ve aras sarılıyorlardı ov may gatt ve ben bunların sevgili olduğunu bilmiyordum adi biçız masal hemen buna onun hesabını sormalıydım tabi diğer adi kuzim aras ada neyse hemen yanlarına gidip 'aras nerdeyse yarım saat oldu kuzi yaa nerdesin sen'dedim aras beni gördüğüne şaşırdı aynı şekilde masal da siz durun benden çekeceğiniz var adiler masal tam bişey söyliycektiki izin vermeden aras ı kolundan tuttup süreklemeye başladım o da bana 'dursana kzım ya kolumu kopardın resmen'dedi ona aldırmyarak yürümeye devam ettim sonunda aras ın arabasının önüne geldik hemen arabaya bindim aras da sürücü koltuğuna bindi.bu konuyu onunla evde konuşcaktım o yüzden bisey demeyip arabanın camından dışarıyı seyrettim aras ta müzik açtı faydee can't let go açmıştı bu şarkıyı severdim içimden şarkıya eşlik ederek dışarıya bakmaya sürdürdüm.arabanın durmasıyla eve geldiğimizi anladım arabadan indim aras la beraber evin kapısına doğru yürüdük kapıyı hizmetli bir kız açtı sonra bana 'babanız sizle konuşmak istıyor'dedi off yaa ben aras a işgence çektircektim neyse yaa onu da başka gün yaparım diyerek içimden geçirdim ve babamın odasına gittim acaba benimle ne konuşacaktı..

sadece bizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin